kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yavuz Semerci @ SABAH
 

Yüzde 100 başarı AB yolunu tıkardı!

AKP, Brüksel Zirvesi'nde taviz verdi mi? Siyasi analizcilerin birbiriyle çelişen yorumları var. Ben ise olabilecek "en iyinin" gerçekleştiğini düşünüyorum.
Olabilecek en iyi senaryo şuydu: Türkiye'nin AB'ye üye olacağına inananlar haklı çıkmalıydı. Çıktılar. Diğer yandan Türkiye'yi AB'de görmek istemeyenler, korkanlar da haklı çıkmalıydı. Onlar da haklı çıktılar.
Biz, AB'ye girecekmişiz gibi yaptık. AB'de bizi kabul edecekmiş gibi davrandı. Bu mişli vurgular, geçiş sürecini yumuşattı ve herkesin işine geldi. Diyelim ki, Avrupalı siyasi liderler, Türkiye'de 7'den 70'e herkesi mutlu edecek şu kararı aldı: "Türkiye'nin Kıbrıs'ı tanımasına gerek yoktur. Bu uluslararası bir sorundur. Türkiye müzakereler nasıl sürerse sürsün, AB'ye tam üye olacaktır. Serbest dolaşım hakkını kısıtlamayacağız. Türkler AB'nin istediği ülkesinde serbestçe çalışma iznine sahip olabilir." Tayyip Erdoğan bu sonuçlarla ülkeye dönmüş olsaydı işte o zaman korkmalıydık.
Çünkü bu kararları alan Avrupalı liderler ilk seçimde yerlerini Türkiye düşmanı liderlere bırakırdı.
Teknik bilgi olacak ama Fransızlar'ın sadece yüzde 32'si, Almanlar'ın ise yüzde 33'ü bizi destekliyor. Bu ülkelerde işsizlik oranı ise artıyor.(Almanya yüzde 9.9, Avusturya yüzde 5.4, Fransa yüzde 9.7.) Yani bırakın kültür farkını, ekonomik gerekçeler şu anda Türk düşmanlığını körüklemek için çok müsait. Ayrıca "Miş"li tanımlar, Avrupa Anayasası halkoylamaların da Türkiye odaklı kampanyaların da kısmen önünü kesti.
Liderler, "Türkiye bu toplulukta yer alamaz" diye seçim meydanlarında bağıracak rakiplerine koz vermediler. Hem koz vermediler, hem de Türkiye ile müzakare sürecini başlatma kararı alarak, Türk insanına, kendi geliştirdikleri ve her seferinde hayranlıkla takip ettiğimiz standartların uygulanma hakkı tanıdılar. Her seferinde tekrarlanan klasik ama önemli cümlenin altını çizmek istiyorum. Türkiye ne yazık ki, kendi başına tüm kurum ve kurallarıyla iyi işleyen serbest ve sosyal piyasa mekanizmasını oluşturamıyor. Havasını, suyunu, yolunu toplumun layık olduğu standartlara getiremiyor. Farklı ideolojileri referans noktası olarak alan ama son tahlilde hep bu ülkeyi karanlık dehlizlere sokan pek çok direnç noktasını (Buna oligarşik yapılar da denilebilir) aşamıyor.
Kabul. AB ekonomik olarak geleceğin parlayan yıldızı gibi durmuyor. Ekonomileri istenilen ölçüde büyümüyor. Hali hazırda kimlik tartışması devam ediyor. Bazı ülkelerin iç çekirdek, bizim gibi bazı ülkelerin ise dışsal ülkeler olması gerektiği üzerine planlar yapılıyor.
Ne gam! Önemli olan, değişen ve çağa uyan yeni mevzuata kavuşacak olmamız. Son birkaç yıla bakın. Siyasiler ne derse desin, bireysel haklarımızı koruyan, demokratik açılımların hemen hepsi AB'ye üye olmak için yapıldı. Bundan sonra olacaklar da bu.
Yolun sonu AB'ye çıkmaz ise ne olur? Milli geliri 15 bin doların üzerine çıkmış, işsizlik oranı AB standartlarına inmiş, demokratik bir ülkede yaşadıktan sonra AB ile yollarımızın çakışması gerekmiyor. Ayrıca giderek yaşlanan ve yaşlandığı için milli gelirleri gerileyeceği bilinen AB'nin genç, eğitimli 100 milyon nufüsu olan, hukuk düzeni oturmuş bir Türkiye'yi nasıl göz ardı edebilecek? Bize zaman gerekiyordu. Erdoğan bu zamanı aldı. Biz bir süre daha "AB'ye girecekmişiz" gibi yapacağız. Fakirliğin kader olmadığı, zenginleşmenin, hayat standartlarını yükseltmenin mümkün olduğunu (AB mevzuatını uygulayarak) öğrendiğimiz gün, "miş" takılarını atacağız ve onlara "Siz bilirsiniz" demeye başlayacağız. Buna inanıyorum...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 17 yıllık kıdeme, 1 trilyon liralık tazminat az mı?   / 22-12-2004
 Erken seçim mantıklı mı?   / 19-12-2004
 Yıllık 1825 faiz çalışma düzenimizi bozdu!   / 15-12-2004
 BNP Paribas ve Çolakoğlu neye karar verdi?   / 14-12-2004
 Çolakoğlu küçük yatırımcıları üzdü   / 11-12-2004
 '64 milyon dolar getirdik'   / 10-12-2004
 Thames Water'a bu ödül yetmez!   / 07-12-2004
 Kanyon inşaatında CHP'nin ileri sürdüğü rant nedir?   / 05-12-2004
 Sarıgül olayında bu detayı atlamışsınız...   / 04-12-2004
 Sarıgül'e yönelik iddialar gerçeklerle örtüşmedi...   / 03-12-2004
İLKER SARIER
"O" kafalar!
Başlıktaki sözün telif hakkı tecrübeli...
YAVUZ SEMERCİ
Yüzde 100 başarı AB yolunu tıkardı!
AKP, Brüksel...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Borsadan 6. büyük çıkışa devam
Mali piyasalarda 2001...
ŞELALE KADAK
Bir gelenek bozulmadı!
"Sevgili Şelale...
Sahte bilete suçüstü
Zeytinburnu'nda bir matbaada piyasaya sürülmek üzere hazırlanmış 504...
'Dev' olduğunu bir kez daha kanıtladı
Türkiye Haluk'u 12 dev adamdan biri olarak tanıdı. Sonra kayboldu...
Genelkurmay'a 'toplu mezar' için soru listesi
Genelkurmay'a 'toplu mezar' için soru listesi
Meclis İnsan Hakları Komisyonu 1993'te Kulp'ta kaybolan 11 kişiye ait...
Kurtlar 40 yıl sonra neden dağdan indi?
Kurtlar 40 yıl sonra neden dağdan indi?
Hakkari milletvekilleri bu soruya çarpıcı teorilerle yanıt veriyor:...
IMKB
E: 24,525 D:% 2.00
DOLAR
S: 1,394,000 D:% -0.43
EURO
S: 1,864,000 D:% -0.43
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu