|
Uzanlar'ın şifreli konuşmaları
Hakan, dıbırdıgıntıları bıdırdattın mı?
- Hııı?
- Zızzzzt Singapır. Pötürge valisini seçtin mi?
- Keriman menapoza girmeden o iş yaş Cem.
- Amaaan... Yaş mı da kuru mu be Hakan'ım. Godfather'a selam...
- Macar salamı...
***
- Ay akşamdan ışık mıdır?
- Şafak görünmüyor.
- Yaylalarda keklik avlanmaz, düz ovada belki...
- Kafam bulaşık teli oldu... Mevzu neydi?
- Scotch-brite.
- Abi yapma gözünün yağını yiyeyim. Kafam karıştı diyorum. Şifre şifre, nereye kadar?
- Kafanı önüne çıkan ilk duvara vur. Kendine gelene kadar da beni arama.
***
- Kızılcıklar oldu mu, selelere doldu mu? Hey.
- Sibopların Efendisi yan çiziyor. Elimde silgiyle silip doğrusunu gösteriyorum.
- Anlamadım.
- Şifre arama. Alkollüyüm de biraz. 2 büyük Smirnoff Ice içmişim ki...
- Kurukahveci Mahmut Efendi ve mahdumlarını bul, siloları kerevizle doldur.
- Rembetiko yaparken Oliver Stone'un ayağına da basayım mı?
- Gene anlamadım.
- Konuş abi, durma... Ben seni anlıyorum ya... Hıck!! Süper kafa yapıyor sözlerin.
- Zeus tependen baksın, e mi?
***
- Kartuşlar bitti, doldurtayım mı abi?
- Oğlum gecenin kaçı? Gene mi alkollüsün?
- Printıra elimi kaptırdım, ne yapayım?
- Meme yapmıştır, oje sür biraz.
- Meme mi? Ohhhşşş...
- Yat zıbar, sabah konuşuruz.
- Amman sabahlar olmasın...
- Bitirdiniz lan beni baba-oğul...
- Bu şifreler de beni bitirdi.
***
- Kramponları gönderdin mi?
- Hakan, sıkıyorsun ama...
- Kramponlar sıkıyor olmasın sakın...
- Sesin bi acayip? Hakan?
- Alaattin ben Alaattin. Sinan'la konuşamıyoruz artık böyle. Hakan arayıp yardım istedi.
- Öldürücem lan o zibidiyi...
- Kızma kızma... Çocuğun dengesi bozulmuş.
- Yanlış anlama ama Opera'daki Konçertolar çalarken o sibobun havasını indiriecem.
- Şişman kadın çıkmadan opera bitmez Cemim.
- Eyvallah abi...
- Alooo... Tahin tamam, pekmez hakiki Antep olsun.
- Canııııım
- Dobermanların yemini yüksek atma. Zencefilli kurabiyeye yer kalsın.
- Canıııımmmm... -
Hakan ne diyorsun oğlum cevap versene...
- Canıııımmm...
- Bırak ulan Banu Alkan taklidi yapmayı.
- Tamam abi ya, ne kızıyorsun. Biraz eğlenelim dedik.
- Neyse, sen balları kuytularda bülbüllere içir. Gerisini ben hallederim.
- Okey. Semaver kaynasın, hemen.
***
- Al da at dercesine pas attım geldi mi?
- Pardon!!!
- Can erikler diyorum mevsiminde tuzlanırsa yemeye doyum olmaz.
- Ne diyorsun kardeşim?
- Tamtamlar şarkımızı çalıyor duymuyor musun Hakan?
- Ben Şakir kardeşim. Hakan falan yok burada. Yanlış numara!
- Madem yanlış numara ne açıyorsun lan o zaman. Kapa kapa...
***
- Cem, banyoda sabuna bastım. Çok kötü düştüm.
- Okey, tarhana çorbasının altını kıstım, maymunları bekliyorum.
- Hakan, oğlum cidden düştüm lan. Bacağım çok acıyor.
- Rönesans öncesi orta çağ karanlığı...
- Bak hâlâ ne diyor ya. Cem ayağımı kırdım oğlum lan. Şifre yok. Doktor yolla buraya.
- Pencere açıldı, Bilal oğlan piştov patladı.
- Hay piştovunun da... Aghhh ayağım...
***
- Cem Bey?
- Kimsin?
- Ömer Çelakıl. Kuran'ın şifreleri kitabının yazarı.
- Nerden buldun lan telefonumu, Sevil Berberi düşmanı.
- Kardeşinizle aranızdaki şifreli konuşmalar çok ilgimi çekti. Bununla ilgili değişik sonuçlara vardım. Şöyle ki, sibop, opera ve konçerto kelimelerindeki 'O' harfleri 4 tane. Dört vakte kadar gözaltına alınıyorsunuz, sorguya götürülüyorsunuz, sonra hakim huzuruna çıkarıyorlar sizi...
- Çelakıl sus. Aklımı çelme. Bir sen eksiktin.
- Cem Uzan'ın şifreleri kitabı çok satacak Cem Bey. Büyük para var hadisenin ucunda...
- Öyle desene. Bunu telefonda konuşmayalım. Adresini ver, geliyorum oraya...
|
