kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
45 yıl aradan sonra
45 yıl aradan sonra

Türkiye 45 yıl sonra, AB ile hedefi tam üyelik olan müzakerelerin başlaması yönünde net bir tarih alabilmeyi bekliyor..

Türkiye, o dönemdeki adıyla Avrupa Ekonomik Topluluğu'na (AET) ortaklık başvurusunda bulunduğu 31 Temmuz 1959 tarihinden 45 yıl sonra, Brüksel zirvesinde, bugünkü adıyla Avrupa Birliği (AB) ile hedefi tam üyelik olan müzakerelerin başlaması yönünde net bir tarih alabilmeyi bekliyor.

AET ile Türkiye arasında 4 yıl süren müzakereler sonucunda 12 Eylül 1963'te imzalanan ve 1 Aralık 1964 tarihinde yürürlüğe giren Ankara Anlaşması, Türkiye ile AET'nin Gümrük Birliği'ne gitmesini ve Türkiye'nin adım adım tam üyeliğe hazırlanmasını öngörüyordu.

AET-Türkiye ilişkileri, Ankara Anlaşması'nın yürürlüğe girmesinden bugüne kadar inişli çıkışlı bir görünüm sergiledi. Ortaklık Anlaşması'nda öngörülen Hazırlık Dönemi sorunsuz geçti, ancak Geçiş Dönemi'nin hemen başında, 1973 yılından itibaren, Türkiye-AB ilişkileri dalgalı bir seyir izlemeye başladı.

1974 Kıbrıs Barış Harekatı, 1978'de Türkiye'nin Katma Protokol yükümlülüklerini dondurma kararı, 1980 askeri müdahalesi ve AB'nin 22 Ocak 1982'de ilişkileri dondurma kararı, bu dalgalanmada rol oynayan başlıca olaylar oldu. Aynı süreçte AB, 600 milyon ECU tutarındaki IV. Mali Protokolü de askıya aldı.

TAM ÜYELİK BAŞVURUSU

Türkiye-AB ilişkilerinde 1982-1986 yılları arasındaki durgunluk, 16 Eylül 1986 tarihinde Türkiye-AET Ortaklık Konseyi'nin toplanmasıyla yeniden canlanma sürecine girdi. Bu sürece daha da fazla ivme kazandırmak isteyen Türkiye, 14 Nisan 1987'de tam üyelik başvurusunu iletti.

Başvurudan iki yıl sonra AB Komisyonu, Türkiye ile ilgili görüşlerini yansıtan raporunu tamamladı. Bu raporda, Türkiye ile AB arasındaki ekonomik ve sosyal bazı farklılıklara dikkat çekildi, AB'nin 1993 yılında tamamlamayı hedeflediği İç Pazar Projesi'nden önce
genişlemeyi gündeme almayacağı belirtildi.

Öte yandan, AB Komisyonu'nun Türkiye ile ilişkilerin, gümrük birliği, mali yardımın artırılması, sanayi işbirliği ve güçlü siyasi diyalog temelinde geliştirilmesini içeren planı, Konsey tarafından kabul edildi.

Bu dönemde yaratılan ivmenin de etkisiyle karşılıklı yükümlülükler, hızlandırılmış bir takvim çerçevesinde yerine getirilerek, 1 Ocak 1996 tarihinde Gümrük Birliği resmen yürürlüğe girdi.

LÜKSEMBURG'DAN HELSİNKİ'YE

AB'nin Aralık 1997'de yapılan Lüksemburg zirvesi, genişleme süreci bakımından önem taşırken, Türkiye için büyük hayal kırıklığı oldu. Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaristan, Polonya, Slovenya, Romanya, Bulgaristan, Litvanya, Letonya, Estonya ve Kıbrıs Rum kesiminin tam üyelik için aday ülkeler olarak belirlendiği zirvede, Türkiye'nin adının adaylar arasında anılmaması Türk kamuoyunda tepkiyle karşılandı.

Bu zirvede AB, Türkiye'nin adaylar arasında yer almayışına, ''insan hakları ihlalleri'', ''Kıbrıs sorunu'' ve ''Türk-Yunan anlaşmazlığı'' gibi konuları gerekçe gösterdi. AB'nin tavrını protesto eden Türkiye, AB ile belirli alanlardaki siyasi ilişkilerin askıya alındığını açıkladı.

AB'nin Cardiff, Viyana ve Köln zirvelerinde atılan bazı olumlu adımlara karşın Türkiye'nin adaylığının resmen teyit edilmesi Aralık 1999'daki Kopenhag zirvesinde mümkün oldu.

YENİ DÖNEMEÇ: MÜZAKERELERİN BAŞLAMASI

Türkiye-AB ilişkilerinin 2000'li yıllarda karşı karşıya kaldığı sorun, Türkiye ile müzakerelere başlama tarihinin belirsiz kalışı oldu.

İspanya'nın Seville kentinde 21-22 Haziran 2002'de yapılan zirvede devlet ve hükümet başkanları, Türkiye'nin hayata geçirdiği reformların memnuniyet verici olduğunu vurguladılar, ancak yapılan reformların yürürlüğe sokulması gerektiğinin altını çizdiler.

Böylece Seville zirvesinde de Türkiye'nin müzakerelere başlama tarihi belirsizliğini korudu. Brüksel'de 24-25 Ekim'de yapılan olağanüstü zirvede, Türkiye'nin katılım müzakerelerine yaklaştığı kaydedildi. Türkiye'nin reformlara devam etmesi gerektiğini belirten Brüksel sonuç bildirgesinde, Kopenhag zirvesinde, Türkiye'nin adaylığının bir sonraki aşaması konusunda karar alınacağı kaydedildi.

KOPENHAG ZİRVESİ

Kopenhag'da 12-13 Aralık 2002 tarihlerinde yapılan Avrupa Konseyi zirvesi sonucunda 10 aday ülkenin 1 Mayıs 2004 itibariyle üye olmaları kararı verildi.

Zirvenin sonuç bildirgesinin Türkiye bölümünde, Konsey'in 2004 yılı İlerleme Raporu ve Komisyon'un görüşleri ışığında, Aralık 2004 tarihli zirvede, Türkiye'nin Kopenhag siyasi kriterlerini karşıladığı kararını alması halinde müzakerelerin gecikmeden başlatılacağı
belirtildi.

Kıbrıs konusunda ise Güney Kıbrıs Rum kesiminin, taraflar arasında anlaşma sağlansın ya da sağlanmasın, katılım müzakerelerinin tamamlanmış olmasına bağlı olarak, diğer 9 aday ülke ile birlikte 1 Mayıs 2004 tarihinde AB'ye üye olarak kabul edileceği kaydedildi.

Bununla birlikte, Avrupa Konseyi ''bütünleşmiş'' bir Kıbrıs'ın AB'ye girmesi yönündeki tercihini vurgularken, bu bağlamda Kıbrıs Rum ve Türk kesimlerinin 28 Şubat 2003 tarihine kadar, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın önerisi üzerinde müzakerelere devam etmek konusundaki taahhütlerini destekledi.

Türkiye 2003 yılında AB ile uyum süreci çerçevesinde reform paketleri hazırlamayı sürdürdü. Bu çerçevede Siyasi Partiler Kanunu, Basın Kanunu, Dernekler Kanunu olmak üzere toplam 16 ayrı yasada değişiklik yapıldı.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları doğrultusunda yargılamanın iadesine gidebilme konusunda önemli değişiklikler getirildi.

Ayrıca Terörle Mücadele Yasası'nda değişiklik yapılarak, terör suçu yeniden tanımlandı ve farklı dil ve lehçelerde yayın hakkı verildi.

19-20 Haziran'daki Avrupa Konseyi zirvesi Selanik'te yapıldı. AB Dönem Başkanlığının Yunanistan'dan İtalya'ya devredildiği zirveye aday ülkeler gözlemci olarak katılırken, zirvede Türkiye, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül tarafından temsil edildi.

AB Komisyonu 5 Kasım'da Türkiye'nin üyelik yönünde attığı adımları siyasi, ekonomik ve müktesebat uyumu kriterleri açısından değerlendiren 2003 Türkiye İlerleme Raporu'nu ve Strateji Belgesi'ni yayınlandı.

Raporda, son 12 ayda Türkiye'nin Kopenhag siyasi kriterlerini karşılama yönünde etkileyici adımlar attığı, fakat özellikle yargının bağımsızlığı, temel özgürlüklerin kapsamı, asker-sivil ilişkilerinin AB standartlarına yükseltilmesi, kültürel haklar ve Güneydoğu Anadolu'daki durum gibi konularda daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği ifade edildi.

AB'nin yıl sonundaki Brüksel zirvesinde AB Konseyi, Komisyon'un raporu ve tavsiyeleri temelinde, 2004 Aralık ayında yapılacak olan zirvede alınacak karar ışığında Türkiye ile birlikte çalışacağı taahhüdünü vurguladı.

Konsey ayrıca, tam üyelik müzakerelerine başlanabilmesi için yapılan hazırlıklar çerçevesinde kaydedilen önemli ilerlemelere dayanarak, Türkiye'yi teşvik ettiğini belirtti.

2004


Türkiye, 9 Ocak'ta idam cezasının kaldırılmasını öngören Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 13. protokolünü imzalarken, 19 Şubat'ta Annan planı çerçevesinde görüşme konusunda uzlaşmaya varan taraflar, Kıbrıs'ta müzakerelere başladı.

Kıbrıs süreci çerçevesinde 24 Nisan'da adada referandum yapıldı. Kıbrıs Türk halkının yüzde 64.9'u Annan planını onaylarken, Kıbrıs Rum kesiminde halkın yüzde 75.83'ü planı reddetti.

1 Mayıs'ta, AB'nin 10 yeni üyeyi kapsayan (Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Slovenya, Litvanya, Letonya, Estonya, Malta, Kıbrıs Rum Kesimi) beşinci genişlemesi gerçekleşti.

22 Haziran'da, Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi Türkiye üzerindeki denetim sürecini sona erdirdi, 7 Temmuz'da Avrupa Komisyonu Kıbrıslı Türklerin izolasyonunu sona erdirmek için kapsamlı öneriler açıkladı.

AB Komisyonu'nun 6 Ekim'de yayımladığı Türkiye raporuna göre, Türkiye'nin hayata geçirdiği önemli yasal düzenlemelerin ışığında, komisyon, Türkiye'nin siyasi kriterleri yeterince karşıladığına kanaat getirdi ve müzakerelerin başlamasını tavsiye etti.

Türkiye ile müzakerelerin başlamasının Türkiye'de reformların devam etmesi açısından çok önemli olduğu, ancak müzakereye başlamanın tek başına yeterli olmadığı kaydedilen belgede, ''Bu sonu açık bir süreçtir, sonuç baştan garanti edilemez'' ifadesi kullanıldı.

Rapora göre, komisyon, AB anlaşması ve Avrupa Anayasası ile uyum sağlamayan özgürlük, demokrasi, insan haklarına saygı ve temel özgürlükler ve hukukun üstünlüğü ilkelerini tehdit eden ciddi ölçüde ihlaller tespit etmesi halinde, müzakere sürecinin askıya alınmasını tavsiye edebilecek.
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Barroso: Türkiye'ye evet deme zamanı
 AP, Türkiye raporunu oylayacak
 Gül: Türkiye üzerine düşeni yaptı
 Anketlere göre Türkiye üyeliği hakediyor
 'AB Türkiye'yle güçlenecek'
 Zirvede Türkiye ağırlığı
 AB-Türkiye ilişkilerinde önemli tarihler
 Kopenhag kriterleri 11 yaşında
 En büyük destek İspanyollardan
 Tam üyelik için net tarih bekleniyor
 Türkiye'nin AB'ye muhtemel etkileri
 AB yeniden yapılanıyor
 Savcılığın itirazı reddedildi
 FB'li Serkan'ın ehliyeti sahte çıktı
 AB'ye son mesaj
 ABD'den 3 sitem ve Kuzey Irak sözü
 Meclis AB bildirisi yayınlayamadı
 'Tabandan gelen tek lider benim'
 Meclis kürsüsünde bir molla
 'Ticarette dini isim kullanmak yanlıştır'
ERDAL ŞAFAK
Yaslı gittik şen geldik
Çok uzaklardan...
UMUR TALU
Yanlış anlama!
Bazen, "yanlış anlama" olmasın...
ASLI AYDINTAŞBAŞ
Başbakan'ın ruh hali
Son günlerde Ankara'da en merak...
Kaptan Erdoğan AB defansına çalım atıyor
Guardian gazetesi Başbakan'ın futbolcu geçmişi ve siyasi kariyerini...
Komşu için en popüler Türk lider Erdoğan
17 Aralık günü için Türkiye'nin yanı sıra Yunanistan'da da...
İtalyan stili
İtalyan stili
Beşiktaş'ın İtalya tecrübeli iki yıldızı Okan ve Pancu, Parma'yı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu