kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ülke küçük ama etkisi çok büyük
Ülke küçük ama etkisi çok büyük


Brüksel, Türkiye'nin geleceği açısından çok önemli. Belçika'nın tamamında bu hissediliyor. Türkler en canlı halleriyle sokaklarda.

Türkiye için AB'ye giden yol Brüksel'den geçiyor. AB'nin tüm önemli organ ve kurumlarının merkezleri burada. Ciddi bir Türk nüfusu da barındıran bu küçük ve sevimli ülke, sanki Türkiye'nin 21. yüzyıldaki kaderini saptama özelliğine sahip gibi duruyor. Brüksel'i kısacık bir ziyarette gezerken, bu hissediliyor. Sokaklarda "Türkiye" diye Türkçe yazılmış kocaman panolar, kentte süregelen Türkiye festivalini haber veriyor. En önemli etkinlik, Brükselliler'in sanki Beaux-Arts sözcüğünü Türkçe okuyarak kısaca 'Bozar' dedikleri güzel sanatlar merkezindeki görkemli sergi; tam adıyla "Anneler, Tanrıçalar ve Sultanlar" sergisi. Kim hazırlamışsa elleri dert görmesin... Türkiye'nin dört bir yanındaki müzelerden gelmiş sayısız eser, Anadolu topraklarında tarih boyu varolmuş çeşitli uygarlık ve kültürlerin kadın kimliğine verdiği önemi belirliyor. Bırakınız yabancıları, bizler için bile topluca görülmesi imkansız şeyleri barındıran harika bir sergi. O enfes katalogu almayı da ihmal etmiyoruz. Ayrıca daha bir sürü etkinlik var. Ama sanki sokaklarda, en canlı haliyle de yaşıyor Türkiye ve Türkler... Sultans of Kebab adlı büfe zincirindeki döner kebabın önünde hep kuyruk var. Bindiğimiz iki taksinin şoförü de Türk çıkıyor; gerçi biri Azeri, ama Türkçesi mükemmele yakın...

AĞIZ TADININ BAŞKENTİ

Brüksel'de görülecek ve yaşanacak çok şey var. Kent, katedral, kilise, meydan ve müze kaynıyor. Bir özelliği de, çizgi romanın en yaygın ve başarılı olduğu bu ülkede, bu dala verilen önem. Bir çizgi roman müzesi var, vitrinlerde ve hatta kimi duvarlarda Belçika kökenli çizgi roman kahramanları gülümsüyor: Asterix'ten Tenten'e ve ondan Lucky Luke'a (bizde Red Kit) kadar... Belçika, Avrupa'nın belki en iyi yemek yenen yeri aynı zamanda... Menülerin zenginliği, porsiyonların büyüklüğü, yemek süresinin uzunluğu ve yenenlerin lezzeti belki başka hiçbir ülkede yok. Bir-iki fikir vermek için, ıstakozun bu ülkede en ucuz ve bol deniz ürünlerinden biri olduğu söylenmeli. Başlıca adres de Quai des Briques - Tuğla Rıhtımı boyunca uzanan lokantalar, özellikle de en eskisi olan Rugbyman 1 ve 2. Ama başka yerler de var. Metropol otelin eski dekorunu soylulukla korumuş Metropol Cafe'sinde bir kahve içmek ya da yemek yemek büyük keyif. Rue Neuve'ün sayısız mağazasında alışverişten yorulduktan sonra, kendinizi civardaki Brasserie Falstaff'a atarsanız, 20. yüzyıl başından kalma dekorda nefis bir yemek yiyebilirsiniz. Özellikle soğan çorbası, Arlequin usulü tavşan ya da midye çeşitlerini deneyin. Bu ülkeye has ve kaza eseri bulunmuş (!) 'chicon-şikon' denen kendine özgü sebzeyi de tatmayı unutmadan.... Elbette Brüksel'in kalbi ve belki söylendiği gibi dünyanın en güzel meydanı olan Grande Place - Büyük Meydan'ı sakın unutmayın. Burada, diyelim ki "İspanya Kralı" adlı tarihi mekanda mutlaka oturup bir şeyler içmek şart. Hele geceleyin... Brüksel'de antika alışverişi dünyanın en zevkli şeylerinden biri. Her cumartesi, Sablon meydanındaki kilisenin eteklerinde kurulan pazarda, sayısız güzel eşya makul fiyatlara sizi bekliyor. Biblolardan kitap ve gravürlere, ahşaptan taşa, yorganlardan yastıklara, resimden heykele binbir çeşit malzemeden yapılmış binbir çeşit güzel eşya... Ama daha da iyisi var. Ki onu ancak bu kenti iyi bilenler biliyor. Yine cumartesi günleri, "Place du Jeu de Balle" denen büyük meydanda bir 'bit pazarı' kuruluyor. Ve inanılmaz ucuz fiyatlara sayısız güzellik, tezgahlarda bile değil, yerlerde sergileniyor. Sablon'daki antikacılar bile gelip buradan aldıklarını üç-dört misli fiyata satıyormuş. Tüm pazar yeri, Faslıların elinde. Ve yerlerdekiler, yakın zamanda ölmüş ve yalnız yaşayan insanların haraçmezat satılmış eşyası. Böylece, 4 metrekare bir bez parçasının üstünde, kimi zaman tüm bir hayat yatıyor. Alıyor, ama alırken de üzülüyorsunuz.

BİR GÜNDE BRUGES VE GENT

Bir gün içinde Bruges (Brüj) ve Gent'a (Gan) gidiyoruz. Bruges'de yatan ve bizim için çok aziz olan bir hanımın mezarını ziyaret etmek için... Bir saatlik tren mesafesindeki "Kuzeyin Venedik'i" diye anılan bu kente gitmişken, bir saatte tüm kenti gezdiren turist otobüsüne binmekten de kaçınmıyoruz. Bruges, nefis meydanları, son derece estetik mimarisi, hiç bozulmamış uyumu içinde görmelere seza bir kent. İnsanı rahatlatan ve mutlu eden kentlerden... Orada da güzel bir öğle yemeği yedikten sonra, öğleden sonrayı Gent'da geçiriyoruz. Brüksel'e trenle yarım saat olan Gent, yine nefis dini mimari örnekleri barındıran hoş bir kent. Ünlü katedralinin 'kript' denen yeraltı bölümünde enfes bir sergi var; çağlar boyu dini eserler sergisi. Oralı bir dostumuz, bizi akşam yemeğine, biraz uzakta Lys Nehri üzerindeki çok moda bir lokantaya götürüyor. Au Bain Marie'de, hayatımın en güzel yemeklerinden birini yiyorum. Av mevsimi nedeniyle özellikle tavsiye edilen 'faisan' (sülün), tavukla hindi arası nefis leziz bir et. Küçük bir ülke olan, trenle çok rahat seyahat edilen ve her kasabası, hatta köyü görmeye değer olan Belçika, küçük bir tatil için son derece uygun bir yer. Ve gördüğünüz gibi, kültürden alışverişe, sanattan yemeğe çok şey sunabilen ülkelerden biri.
DİĞER HOBİ HABERLERİ
 İşte tribünün efendileri
 Sanırım şimdi 4 tane keçi alıp Etiler'de gezeceğim
 Doğu'nun tanrısız dini Batı'da yükselişe geçti
 Aile boyu opera keyfi
 İflah olmaz romantik
 İç hat yolcusuna özel salon
 Avrupa'daki ilk resmi elçilerimiz
 Birbirinden güzel iki kardeş otel
 Uçağa Mercedes'li servis
 Pasaportlu dünyaya tarihsel gezi
 İmkansız bir sefer
 Hem herkesten şişman hem dersine çalışmamış
 Otomobil dünyasının doğuşu
 İstanbul'u marka yapma fantezileri
 Chirac Ve Blair
 Hava yolcu ve kargo trafiği arttı
 Süpersonik yolculuklar yakın
 Paris'te Veda
 Top ense, süzgün gözler, vişne kravat
    Aktüel Pazar Yazarlar
    Güncel
  » Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
ÖNCEL ÖZİÇER
Kadın dediğin narsist olur!
İngilizler Kutsal Kase'yi...
REFİK DURBAŞ
Kültüre yatırımda Kipa
Daha dün gibi, 15-20 yıl önce...
GÜNTAY ŞİMŞEK
Boya küpüyle uçağa binilir mi?
Özellikle sonbahar ayları...
Vücudun sinsi düşmanı
Vücudun sinsi düşmanı
Karınlık ve sıcak ortamı seven mantar, vücudumuza gizlice yerleşir.
Çapkın erkeklerin kansere yakalanma riski daha fazla
Çapkın erkeklerin kansere yakalanma riski daha fazla
Son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre, gençken çok fazla cinsel...
Her sabah güne Demirel ailesi ile başlıyorum
Ankara Diyabet Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aylin Cesur, 4 yıldır...
Gömlek değiştiren adam
Faşist geçmişinden utanan İtalya'nın yeni Dışişleri Bakanı Gianfranco...
100 milyon dolarlık yalı Türk alıcıları korkutuyor
Türkiye'nin en pahalı konutu olan 100 milyon dolarlık Şehzade Burhanettin...
Evangelistlerin hayallerinde kıyamet var
Dünyadaki pek çok insan Amerikan politikalarını artık İncil'deki kehanetlerin...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.