İnanırsa Mayıs'ı da görür

Bu kadar eleştirilen Fenerbahçe, bir de önemli eksikleri (Servet, Serkan, Deniz, Van Hooijdonk, Serhat) varken Prag'dan nasıl üç puanla döndü?
Oyun planın doğru ise olur. Burada yaptığın işler önemli; kiminle yaptığın o kadar önemli değil. F.Bahçe Şampiyonlar Ligi'nde bu mantaliteyle Lyon'a acemice kaybetti. Deplasman itibarıyla söylüyorum. Manchester'a zaten bütün avantajları vererek oynamıştı. F.Bahçe Şampiyonlar Ligi'nde son iki deplasmanında mükemmel bir takım savunması ile bu organizasyonda nasıl oynanması gerektiğini gösterdi. Takım savunmasını iyi yapınca rakipten fazla gol pozisyonu bulacağınızı unutmamanız lazım. Takım savunmasını iyi yapan bir takım çabuk çıkışlarla rakibini sürklase de edebilir. İstanbul'da bu mantıkla Lyon oynamıştı.

Fenerbahçe savunma ağırlıklı mı oynadı?
Hayır; savunma oynamak başka bir şey, takım savunmasını iyi yapmak çok farklı bir şey. Takım savunmasını kalenizden çok uzakta da yapabilirsiniz. Savunmanın kalenize yakın yapılması önemli değil, takım olarak yapılması önemli. Bu savunmayı rakip sahada, hatta rakip ceza alanının içinde dahi yapabilirsiniz. Fenerbahçe bu maçta bu düşünceyi pratiğe çevirerek uyguladı. Puan kaybetse yazık olurdu.

Bugüne kadar Önder için hep olumlu ifadeler kullandınız ve asıl yerinde oynama şansı pek bulamadığını vurguladınız. Önder'i stoperde nasıl buldunuz?
Fevkalade başarılı. Önder, uzun süre sonra devamlı oynadığı yerde görev yaptı. Ve Fenerbahçe, Türkiye Ligi ile Şampiyonlar Ligi'nin farklı mantıklarla, farklı adamlarla oynanması gerektiğini mecburiyetten olsa da öğrendi. Şampiyonlar Ligi'ne Lyon maçından sonra baktığın zaman Fenerbahçe'de 34 tane farklı isim görüyorsun.

Bu kadro UEFA'da iyi yerlere gelebilir mi, takviye gerekir mi?
Özellikle Lyon ve Prag deplasmanları gösterdi ki, Fenerbahçe dış sahadan galibiyet alabilecek düzeyde bir futbol anlayışına erişti.
Artık bu grupta oynadığı takımlardan daha güçlüleriyle karşılaşmayacak. Gruptan çıkmanın felsefesi şuydu: İçerideki maçları kazanacaksın, dışarıdan da mutlaka puan veya puanlar getireceksin. Fenerbahçe UEFA'da içerideki maçları kazanabilir. Ama bu mantaliteyle bu mücadeleyi sürdürürse dışarıdaki maçları daha da rahat kazanabilir.

Mayıs'a kadar yolu var mı Fenerbahçe'nin?
İnanıyorsa olur. Bu takım Prag'dan galibiyetle dönerek, Lyon karşısında iki gol bulup, şanssız bir şekilde, hatalar sonucu yenilerek bu grupta kalıyorsa, UEFA'da yolunu rahatlıkla uzatabilir. Lyon ve Prag maçları Fenerbahçe'nin oyun olarak "Ben de varım" sözünü kendine adapte edebileceği iki oyun oldu. Hemen kaseti geriye saralım. İstanbul'daki Lyon maçını hatırlayalım. Dışarıdakinde çok daha başarılı oynamıştı F.Bahçe. Ama düşünce olarak, oyun planı olarak, F.Bahçe'nin içerideki Lyon maçını kazandığını bir düşünüp grupta bir puanlama yapın. Tabloyu görün. Son maçlar final olurdu. Fenerbahçe, dışarıdaki oyun felsefesini buldu ama içeride zorlanıyor.

UEFA'da da ilk maçları dışarıda çekse daha mı iyi olur?
Fark etmez. Çünkü Fenerbahçe birinci planda nasıl oynanması gerektiğini öğrendi artık.