|
 |
 |
 |
'Bir yüzüğü bile bana çok gördüler'
Eşini 20 Kasım'da kaybeden 62 yaşındaki Ümit Zeytinci, öldüğünde eşinin çantasında olan alyansın kaybolmasını bir türlü kabullenemiyor.
O gün Levent'teki SSK Dispanserinde doktorla randevusu vardı 52 yaşındaki Gültaç Zeytinci'nin. Sabah eşi Ümit Zeytinci ile kahve içerken "Sen de benimle gel" dedi. Ümit Bey ise, "Kahvemi içeyim biraz bekle" yanıtını verdi. Ancak Gültaç Zeytinci beklemedi... Dispanserin kapısına geldiğinde ise onu terör yakaladı. Gültaç Hanım'dan geriye bir yüzük kalacaktı ama o da ortada yok. Patlama anında kaybolduğu söylendi. Şimdi Ümit Zeytinci, eşinin öldüğü gün yanında olan o yüzüğün bulunmasını istiyor ve "Sadece yüzük değil, eşimin o gün üzerinde olan herhangi bir şeyin bulunması benim için bir hatıra olacak" diyor.
FOTOĞRAFLARLA AVUNUYOR
Uzun yıllar bir turizm şirketinde genel koordinatör olarak çalışan 62 yaşındaki Ümit Zeytinci, 30 yıllık eşini kaybettiği 20 Kasım 2003 tarihinden itibaren hiçbir şey yapmadığını söylüyor. Evinin duvarları eşinin fotoğraflarıyla dolu. Onu anlatırken, gözleri doluyor, toparlanmaya çalışıyor. Ve Zeytinci, "15 Kasım'da yaşanan patlamada küçük bir kız ölmüştü. Onu izlerken eşimle gözlerimiz dolmuş, 'Çocuğun ne günahı vardı' demiştik. Aynı şey 20 Kasım günü bizim başımıza geldi" diyor. Bütün yaşanan acıların olaydan 10 gün sonra unutulduğunu belirten Zeytinci de tıpkı diğer, yakınlarını kaybeden aileler gibi yetkililerin ilgisizliğinden yakınıyor. Eşini patlamanın olduğu gün gece saat 22.30'da morgda bulduğunu belirten Zeytinci, "Eşimden geriye hiçbir şey kalmadı" diyerek, şunları söylüyor: "Eşimin ölümü ansızın oldu. Elbisesinden başka hiçbir şeyi bulunamadı. Daha sonra bir iki gazetede eşimin yanında olan yüzük ile ilgili haberler çıktı. Kızım Gaye, Alinur Velidedeoğlu'nun asistanı. Velidedeoğlu'nun 'Article' adlı sergisinde SEX adlı tabloda Love kelimesinin 'O'su için kızıma alyans gibi düz bir yüzük yaptırmasını söylemiş. Kızım da çok büyük bir yüzük yaptırmış ve içine Alinur Bey'in adını yazdırmış. Alinur Bey, sergiden sonra, Bu yüzük sende kalsın' demiş. Gaye de yeni yüzük yaptırmış. Eski yüzüğü de annesine vermiş. Normal bir alyanstı, hiçbir özelliği yoktu. Ayrıca parmağa takılamayacak kadar büyüktü. Hatta kaç ayar altın onu bile bilmiyorum. Bu olay başımıza gelip, bu yüzük hadisesi gazetelere yansıyana kadar haberimiz yoktu o an eşimin yanında olduğundan. Sonra da hiçbir yerde bulamadık." Zeytinci, patlamadan sonra eşinin hiçbir şeyine ulaşamadığını belirterek, "Sadece yüzük değil, kredi kartından nüfus cüzdanına kadar herhangi bir şeyini istiyorum. Bunlar karımı getirmez ama o gün karımın üzerinde olan bir şey benimle kalsın istiyorum. Polise defalarca başvurdum ama bilmediklerini, bulamadıklarını söylediler" diye konuşuyor.
ONU ÇOK ÖZLEDİM
Bir hiç uğruna kaybettiği eşinin ölümünün birinci yılında kızıyla gazetelere bir ilan vererek onu ne kadar özlediklerini dile getireceğini belirten acılı eş, "20 Kasım'dan beri yarım kaldım. Onun varlığını çok özledim" diyor.
İnci DÖNDAŞ / HABER MERKEZİ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
