Konya'nın hakkıydı

Beşiktaş son haftalardaki başarı trendini sürdüremedi. Konyaspor karşısında daha maçın başında 1-0 öne geçen ve rakibin 10 kişi kalmasıyla da rahat kazanması beklenen siyah-beyazlılar tam tersine Konyaspor karşısında mahkum bir futbol oynadılar. Beraberliği de son dakikada tartışmalı bir penaltı golü ile kurtardı Beşiktaş.
Bir takımın defansının böylesine sorumsuz davranmasını insan anlayamıyor. 1-0 öndesin ve her an farkı arttırabilecek durumdasın. İşte böyle bir avantajın varken Beşiktaş defansı arka arkaya iki penaltı yapıyor.
İlk penaltıda Juanfran'ın havadan gelen topa elle müdahalesi son derece gereksiz ve anlamsız. Mustafa'nın yine ceza alanı içinde kale sahasına yapılan ortayı sağ dirseğiyle düzeltmesi de kabul edilebilir bir davranış değil.
Beşiktaş dün eğer istediği futbolu oynayıp, daha etkili olamadıysa ve 1-0 öne geçip, geriye düştüyse sorumlu bu iki futbolcudur.
Aslında üç gün önce Athletic Bilbao karşısında son derece etkili oynayan, kanatları kullanabilen, orta alanda isabetli paslar yapabilen bir takımın böylesine çaresiz kalmasını anlayabilmek de mümkün değil.
İki penaltının dışında inanılmaz goller kaçıran Konyaspor'un takım olarak toplu hücum ve topsuz müdafayı bir İngiliz ekibi gibi uygulayabilmesi de maça büyük heyecan kattı.
Hal böyle olunca da Beşiktaş, son 10 dakika dışında ne kanatlardan ne de orta alandan etkili hücum geliştiremedi.
Ayrıca Beşiktaş orta sahası da çok etkisizdi. Rakip 1 kişi eksik ve geriye düşmüşken orta sahada ne Ali Güneş, ne Ahmed Hassan, ne Sergen ve ne de Ahmet Yıldırım Konyaspor'un defansını çözecek formülü üretemediler.
İbrahim Akın hayal kırıklığı idi. Yerine giren Tümer de bir iki pozisyon dışında sol kanatta etkisiz kaldı. Carew de durgun isimlerden biriydi. Beşiktaş iyi futbol oynayamadı ve 3 penaltının verildiği karşılaşmada 10 kişilik Konyaspor'u yenemedi.
Ama dün geceki maçı kazanmayı Konyaspor haketmişti.