kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Savas Ay @ SABAH
Tel:
0212 354 40 22
Fax:
0212 274 83 81
 
Şöhret üçüzlere mutluluk getirmedi
Levent'in Fener Alayı
Milyonları ağlatan çocuğa dair

Şöhret üçüzlere mutluluk getirmedi

Geçen seneyi hatırlayın. Hani Ordu'nun bir dağ köyünde üçüz ninelerin haberini yapmıştım. Bir anda herkesin ilgisini çekmişler, ardından kameralar, muhabirler yığılmıştı oraya. Ama şöhret mutluluk getirmemiş üçüz ninelere. Nereden biliyorsun derseniz haberi emin kaynaktan, muhabirimiz Özlem Yurtçu'dan aldım. Genç gazeteci Yurtçu baba toprağına yaptığı kısa bir gezi sırasında üçüz hemşehrilerine de uğradı ve konuştu onlarla. Bakın hem haberi hatırlatalım hem de sonrasında neler olmuş, neler bitmiş görelim.

6 kardeşlerdi

Ordu'nun Medrese ilçesine bağlı Yazlık köyünde oturan üçüzler 70'inden sonra yakaladıkları şöhreti doyasıya yaşayamıyorlar. 6 kardeşten üçü tek yumurta ikizi olan Sarı kardeşlerden Hacer evli, Emriye yıllar önce evlenmiş, ancak eşini genç yaşta yakalandığı ince hastalık sonucu kaybetmesi ile yeniden baba evine dönmüş. Hayriye ise babasından kalan az da olsa fındık ve mısır bahçelerini kimseye kaptırmamak için hiç evlenmemiş.
Üçüzlerden birinin başı ağrısa üçünün birden başı ağrıyor. Aynı köyden evli olan Hacer ise zamanının büyük bir bölümünü kendi evinden çok üçüzleri ile birlikte baba topraklarında geçiriyor. Üçüzlerin diğer kardeşleri Gülüşan Güler (79), Ayşe Kurnaz (76) ve Behiye Sarı (67) ise yıllar önce evlenmelerine rağmen hâlâ baba ocaklarına sık sık gelerek birlikteliklerini devam ettiriyorlar.

Mutluluğu bulamadılar

Yaklaşık 2 yıl önce tesadüfen televizyonlara ve gazetelere; 'Ordu'nun altın kızları' olarak çıkan ve o günden sonra sık sık medyada yer alan Hayriye, Emriye ve Hacer Sarı'ya şöhretleri mutluluk yerine acı getirdi. Mutluluğu sadece birbirlerine destek olarak yakalayan üçüzlere en büyük tepki ise köy halkından geliyor.
Emriye Sarı gazetelere çıkmaya başladıktan sonra köy halkının kendilerine, "Bu yaştan sonra azdınız mı, televizyonlarda gazetelerde boy göstermeye utanmıyor musunuz?" dediğini söyledi. Hayriye Sarı ise, "Bizim sayemizde köyümüzü tanımayan kalma
dı. Köy halkı bize teşekkür etmeliydi. Ancak yüzümüze bakmaz oldular. Biz bunları hak etmedik" dedi.

İnsanlık ölmüş
Hiç kimsenin kendilerine yardım elini uzatmadığından yakınan Ordu'nun tonton üçüzleri sadece Perşembe Kaymakamı'nın kendilerine destek verdiğini bu desteğin de yaşam mücadelelerinde yeterli olmadığını söyledi. Üçüzler, "Kaymakam bize babalık yaptı. Bizim birçok sorunumuzu çözdü. Aylarca ilaçlarımızı adresimize gönderdi. Yiyecek yardımında bulundu. Ancak son aylarda bu yardımlar da kesildi. Artık kardeşlerimizden başka kapımızı açan da yok yardım elini uzatan da. İnsanlık ölmüş. Nerede eski Müslümanlık" diye konuştular.

Evimizin hali harap

Tek odalı harap bir evde yaşayan üçüzlerden Emriye ve Hayriye Sarı evlerinin yıkılıp yeniden yapılması gerektiğini söyledi. Eve gelen tüm yiyeceklerin rutubet yüzünden bir günde küllendiğini belirten Sarı kardeşler, evlerinin yeniden yapılamaması nedeniyle yardım için verilen eşyaları da kullanamadıklarını belirttiler.
Beş ay önce bir televizyon programına konuk olarak katıldıklarını ve kendilerine derin dondurucu ile 2 milyar liralık ev eşyası alımında kullanılmak üzere hediye çeki verildiğini kaydeden Emriye ve Hayriye Sarı, "Elektrik çok yaktığı için derin dondurucuyu kullanmıyoruz. Eşyaları da evde çürüyeceği için evimize bile getirmedik" dediler.

Yiyecekler tarladan

Altın kızlar sabah ezanıyla birlikte babalarından kalma tarlaya gidiyor. Emriye ve Hayriye Sarı dağın yamacında bulunan tarlalarında kendilerini yaz-kış idare eden sebze ve meyveleri yetiştiriyorlar. Emriye ve Hayriye Sarı, "Biz bu tarla sayesinde yaşıyoruz. Bu tarla olmazsa aç kalırız. Kendi tarlamızda yetiştirdiğimiz mısır, fasulye, kabak, pancar gibi yiyecekleri pişirip yiyoruz. Ekmeğimizi kendimiz yapıyoruz. Şöhreti yakalayana kadar Yazlık köyünün dışına çıkmadık. Valimizden ve iş adamlarımızdan destek bekliyoruz. Bize sahip çıksınlar" dediler.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ohayo filan oldum yani!..   / 04-11-2004
 Eşber Yağmurdereli tavla ustasıymış   / 03-11-2004
 'Yaşam kurgulayan adam!..'   / 02-11-2004
 Gece muhabirlerinin sahur yemeği   / 01-11-2004
 Özgür ruhlar diyarı ve yalan yalan koca yalan!..   / 31-10-2004
 Maçlarda küfür edin!..   / 30-10-2004
 Oğlan bizim kız bizim...   / 29-10-2004
 Kimse haramı haram diye yemez değil mi?..   / 28-10-2004
 Akdamar Adası'nda kaybolan Polonyalı...   / 27-10-2004
 Gel de sevme bu ülkeyi ve insanını   / 26-10-2004
MEHMET BARLAS
"İktidardaki muhalefet"in ikinci yılı tamamlandı
Önceki...
HINCAL ULUÇ
Teşekkürler atv.. Yanıltmadığın için..
Yapımcımız Fatih...
EMRE AKÖZ
Yazar-kasa polemiği
Türk aydını kitap fetişistidir.
REFİK DURBAŞ
Ziraat Bankası'ndan emekliye kolaylık
Sayın Refik...
SAVAŞ AY
Şöhret üçüzlere mutluluk getirmedi
Geçen seneyi...
Haddini Bil-bao
Haddini Bil-bao
Beşiktaş, UEFA Ligi'ndeki ilk maçında İspanyol ekibi Athletic Bilbao...
10'ar bin $ prim !
10'ar bin $ prim !
Beşiktaş Başkanı Demirören takıma 'Moral olsun' diye Bodo maçının...
Yalçınkaya'ya ceza istemi
Adalet Bakanlığı, ismi önce Çakıcı-MİT-Yargı iddialarıyla ardından da...
AKP'de geri adım
CMUK'ta "kadınların muayenesinin kadın doktorlar tarafından...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.