|
|
Bencil davranıp sorunları büyütmeyin
Bugün isterseniz, bazı temel evlilik kuralları ve mutluluk reçetelerini bazı vakalarla görelim. Bunlar hayali değil, belki kendimizde, etrafta, arkadaş ve tanıdıklarınızda da görüp müşahede ettiğiniz vakalardır. Bunlar isimsiz realitelerdir. Dikkatli okumakta ve bunlardan, akılda kalacak, neticeler çıkartmakta yarar vardır. Erkekler genellikle eşlerini neşeli, bakımlı, güler yüzlü görmek isterler. Güzel kokular sürmüş, kendisini karşılayan bir kadın, onun nazarında ancak sevgilisidir. Dolayısı ile daima flört etmek ve her vesile ile okşamak, sarılmak, öpmek en önemli evlilik kurallarından biridir. Hiçbir erkek, bakımsız, pejmürde, asık suratlı, hele hele devamlı gagalayan kadından hoşlanmaz. Tabii, bu kadınlar içinde geçerlidir. Kadın bütün gün çalışıyor, o sıralarda işi olmayan kocası ise evde traşsız, sabah bıraktığı kılıkta; ev toplanmamış; bulaşıklar yıkanmamış; TV seyreden, içki içen bir durumda. Tabii yorgun, belki aç, bunalmış kadın bu durumda içinden diş bileyerek başlıyor ortalığı düzeltmeye, yemek yapmaya. Derken eşi geliyor, belki merhaba diyecek, yardım etmeye çalışacak. Bu seferde aç, yorgun ve sinirli kadın, patlayacak bir nokta bulup; ya tersliyor ya da şimdiye kadar niye yapmayıp her şeyi ona bıraktığını bağırarak, kızarak soruyor. İşte böyle karşılıklı atışarak yemek yeniyor. Ta ki açlık yatışıp, çift TV seyretmeye geçene kadar. Bu seferde bir tane TV (veya diğeri öbür odada) paylaşılamıyor; senin programın, benim kanalım... Haydi tekrar ağız dalaşı veya itişme kakışmalar. Yüze vurulan kapılar, son söylenecek lafları ilk söyleyerek karşılıklı hakaretler; eski vakaları tekrar tekrar ısıtıp birbirini incitmeler...
*** Yukarıdaki durumda olan bir çift vardı. Bana geldiklerinde erkekte empotans; kadında depresyon başlangıcı vardı. Kadın beğenilip arzu edilmediğini; erkek ise karısının ona kötü davranması, devamlı aşağılaması, azarlaması, nedeniyle hiçbir şey yapmak istemediğini söylüyordu. Yatakları ayırıp seks cezası verildiği için, zaten bu konu aralarında çıban başı olarak hep mevcuttu. Birbirlerine dokunup sevgi sözleri söylemek gibi yumuşatıcı davranışlar zaten olmadığı için, taraflar iyice katılaşmışlardı. Öyle ki birbirlerinin her şeyinden sinir alıp birbirlerini devamlı karşılıklı eleştiriyorlardı. Porno seyredip, içki içmeye ve dolayısı ile uyumamaya; kadın ise işe gideceği için erken yatmaya mecburdu. Taraflar, kırıcı konuşmalar (erkeğin işe yaramamasıpara getirmemesi), kadının ise dominantlığı, çok dırdırcı olması, başkalarının yanında kocasını arka planda bırakıp ön plana çıkması şeklindeki diğer şikayetlerle terapi almaya başladılar. Aslında tüm bu sorunlar aşılıp mutlu bir evlilik yaratılabilir. Nasıl mı? İşte kuralları...
MUTLU EVLİLİĞİN 13 KURALI 1- Daima neşeli, bakımlı, pozitif görünün. Güzel kokun, temiz olun ve en baştan çıkarıcı kıyafetleri kocanız için giyin. 2- Münakaşalarınızda yapıcı, ara bulucu, şahsiyetli fakat ısrarcı olmayın. Sakın aşağılamayın, erkeklik veya kazanç ile ilgili bir şey söylemeyin. 3- Seksi asla bir ceza olarak uygulamayın. Yatak ayırmak yapılacak en büyük hatadır. 4- Birbirinizle daima flört edin. Elinize geçen her anı dokunarak, öperek, el ele tutuşarak veya uzaktan dahi olsa göz göze bakışarak değerlendirin. 5- Münakaşalarda, 1-2 dakika sonra başka odaya geçin ve daha ileri gitmesini önleyin. Kızgınlık veya küfürlerinizi kendinize saklayın. Karşı taraf bunları duymasın. İleride yalnız bu lafları hatırlar. 6- Tenkitlerinizde önce iyi tarafları ön plana çıkarın. Sonra değişmesini istediğiniz konuları zarifçe belirtin. 7- Açken; yorgunken; kızgınken; regli iken ve arabada, yemek sofrasında, başkalarının yanında münakaşa yaratabilecek konulara girmeyin. 8- Alttan alırken kendinizi ezilen, taviz veren, kendisine haksızlık yapılan taraf diye görmeyin. Siz aslında "huzurunuzu satın alıyorsunuz". Birkaç gün sonra her şey yolunda iken kırgınlığınızı yumuşak ifadelerle dile getirin ve bir daha olmamasını dileyin, isteyin. 9- Romantik atmosfer yaratın; çocuklar olmadan baş başa kalma yolları arayın. 10- İletişim evlilikte esastır. Aranızda halledemeyeceğiniz hiçbir şey olmamalı, ruhsal olarak aranızdan bir parşömen kağıdını bile geçirtmeyecek kadar kenetlenmelisiniz. 11- Tabii sevgi esastır. Birbirini sevmeyen kişiler belki çocukları için dayanırlar. Ancak giden gençlikleri, huzurları ve sıhhatleridir. Panik ataklar; korkular; psikosomatik rahatsızlıklar hep böyle evliliklerin bize seneler içinde getirdikleridir. 12- İyi bir evlilik ortada ne kadar birleştiğimizdir. DNA ve yetiştirilme farklılıkları değişmez. Ama hangi konularda ne kadar eğilebiliyor, birbirimize ne kadar deyebiliyorsak, o kadar başarılı bir evliliğimiz var demektir. 13- Birlikte hareket ederek; çocuğunuza karşı tek ses olun ve tek terbiye verin.
Konuşalım, soralım, öğrenelim, birlikte çözelim, sorunları paylaşalım, rahatlayalım! Randevu için tel: (0212) 352 52 25-26 e-mail: evliliksanati@yahoo.com faks: (0212) 202 64 97
Selin Özkök Karacehennem
|