kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Onlar birer cadı, büyü yapıyorlar
Fatma Girik çok sahici bir kadın
Onları idare etmek hiç kolay değil
Onlar birer cadı, büyü yapıyorlar
Benim idolüm Hülya Koçyiğit

Onlar birer cadı, büyü yapıyorlar

Türk Sineması'nın 40 yıllık yıldızları Hülya Koçyiğit, Filiz Akın, Türkan Şoray ve Fatma Girik'in özel hayatlarını danışmanları Bircan Usallı Sılan "Dört Yapraklı Yonca" adlı kitabında anlattı.

Belki gerçekten şarkıdaki gibi "Biz büyüdük ve kirlendi dünya" ama onlara duyduğumuz sevgiyi hiçbir şey kirletemedi. Henüz küçücük birer kızken üstlendiler aşkı ve sevgiyi öğretmeyi, bazen yaptıklarının doğruluğundan bazen yanlışlığından dersler çıkarmayı... Gururu tanımayı... Büyüyünce onlara benzemek isteyen kızların odalarının duvarlarını süsledi posterleri... Genç erkeklerin annelerinden sonra ilk aşık oldukları kadın oldular. Badem gözlerine, sarı saçlarına, hanım hanımlıklarına vuruldular. Gökyüzündeki yıldızlardan daha parlaktı şehre vuran ışıkları, evlerin içini aydınlattılar. Dokunamayacak kadar uzaktılar ama ailemizden biri olmayı başardılar. İşte önce gazetecilik yaptığı yıllarda şimdi de danışmanlıkları süresince onlarla iç içe olan Bircan Usallı Sılan da Epsilon Yayınları'ndan çıkacak "Dört Yapraklı Yonca" adlı kitabında bize iç dünyaları, heyecanları, korkuları, hayalleriyle içimizden biri olduklarını anlatmak istedi; "Onlar yüreklerimize baktılar. Yüreklerimizdeki kapalı pencereleri açmayı başardılar, içerilerimize girip oturmayı başardılar, ailemizden biri oldular.'' "Dört Yapraklı Yonca''ydı onlar... Kendilerine, sinemaya ve hayata şans getiren...

HÜLYA, FATMA, FİLİZ VE TÜRKAN
Ahmet Haşim'in meşhur özelliği, hiçbir şiiri tamamlanmamış, bitmemiş. Bu kadınları 20 yıldır tanıyorum, son 10 yıldır çok iç içeyim, yine de hep eksik bir şeyler var gibi geliyor. Kitabı hazırlarken Hülya, Fatma, Filiz ve Türkan'ın hayat hikayelerine, sinema kariyerlerine dokunmadım, özel anılarımıza da hiç girmedim. Benim için önemli olan 'bu dört kadını biz hala niye çok seviyoruz', onu anlatabilmekti. 40 yıldır bitmeyen bir sihirleri var bu insanların, bu sihrin formülünü çözmeye çalıştım. Uzunca yapılmış, dünyaya bakışlarını çözmeye çalışan, söyleşilerden oluşan bir derleme. İddialı değilim, insani bir çaba içinde insani yanlarını anlatmaya çalıştım. Ve kitabı 15 ekimde 14 yaşına basacak oğlum Umutcan'a doğum günü hediyesi olarak yazdım.

İSMİNİ KOYMAK ACIYDI
En acısı da kitabın ismini koyma aşaması oldu. Bana göre "Onların sihri neydi?'' olmalıydı. Fakat Filiz Akın bir gün tedavi için gittiği Amerika'dan beni aradı, "Bircan rüyamda senin kitabın çıkıyordu. Üç kadın el ele sahneye çıktı, sen de yanlarındaydın fakat ben yoktum. Ve sen sahnede ağlayarak diyordun ki "Hayır bu kitabın adı Dört Yapraklı Yonca, Filiz ablanın da burada olması lazım. Onu bekleyeceğiz.'' O bunu söyleyince ben panik haline girdim ve hızla tamamladım. Bütün gazetecilik hayatımda hiç soru hazırlamazdım. İlk defa hazırladım. "Türk halkının sevilip baş tacı edilmek gibi size bağışladığı bir servet var. Sizin onlara ne borcunuz var bunun karşılığında?'', "Can için mi yaşamak önemli canan için mi'', "Sanatçı olarak yaşarken insan olarak neyi yaşamayı atladınız?'' gibi sorular...

ONLAR BİRER CADI
Aura'ları gerçekten çok güçlü. Bizi içine alan bir sihirleri var. Bunlar bence cadı. Büyü yapıyorlar. Hem cadılar, hem ışık elçilerimiz. Tanrı onları görevlendirmiş, belki beni de onların iç dünyalarını anlatabilmek için görevlendirdi. Sadri Alışık ve Ayhan Işık'a yetiştiler, Ediz Hun, Kartal Tibet, Tarık Akan Kadir İnanır'la oynadılar. Şimdi Mehmet Ali Erbil, Haluk Yavuzer'le de baş etmeyi başarıyorlar.

CİHAN ÜNAL KENARDA KALDI
Bence en enteresan tarafı eşlerinin de bu kadınları anlatmaları oldu. Filiz Akın'ın kocası uzun uzun bana Filiz Akın'ı, Memduh Ün Fatma Girik'i, Selim Soydan Hülya Koçyiğit'i anlattı. Türkan Şoray'ı anlatmasını istediğimde Cihan Ünal biraz daha kenarda kalmak istedi. Rüçhan Bey'in onun hayatında daha önemli olduğunu düşündü. Böyle olunca biz de Rüçhan Bey'in "Sultanım'' mektuplarından yararlandık.

İÇ KISKANÇLIKLARI VAR
Basından birbirlerini çok yakından takip ediyorlar. "Biz birbirimizi asla kıskanmıyoruz'' diyorlar ama o iç kıskançlıklarını barındırıyorlar. Bana Türkan abla "Hülya dudağına silikon mu yaptırdı'' diye soruyor. Hülya ablanın "Türkan galiba botox yaptırdı'' şeklinde merakları oluyor. Bunlar keyifli şeyler aslında ve kişilik özelliklerine asla yara vermemeye özen gösteriyorlar. İnsan olarak birbirlerini çok seviyorlar. Belki bu kıskançlığın gelişmesini Türk halkı engelledi. Çünkü hepsini aynı oranda sevdiler. Hülya Avşar ile Gülben Ergen birbirlerine sevimsiz, seviyesiz sözler söyledi. Ama Türk halkı bu dört kadına bu fırsatı vermedi.

ESTETİK AMELİYAT OLDULAR MI?
Fatma Girik'in göğüsleri hâlâ diktir. "Operasyon var mı'' diye sordum, bir yumruk yemediğim kaldı. Alnında bir çizgi vardır, ışıkta belli oluyormuş. Memduh Bey onu yurtdışına göndermiş ameliyat için. Doktor "Buna dokunursam felç olursunuz" demiş. Türkan Şoray'ın burun estetiği var. Hülya Koçyiğit'in hiç yok. Filiz ablanın var. Bence biraz daha güzel olsalar da çirkin olsalar da sihirleri değişmez.

"BİZ birbirimizi asla kıskanmıyoruz" deseler de iç kıskançlıklarını barındırıyorlar. Bana silikon taktırıp taktırmadıklarını, botox yaptırıp yaptırmadıklarını bile soruyorlar. Yine de birbirlerini çok seviyorlar

Figen Yanık

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Son halifenin sanat tutkusu
 Her semtin bir makamı var
 Yalanı belgeseller ortaya çıkarıyor
 Yeni Boris Becker
 En beğendiği sporcu Muhammed Ali
 Bin senaryonun yazarı Bülent Oran'ı anmak
 Uzaktan bakmak bile dinlendirici
 Tek bir gülücük için
 Diyarbakırlı çocukların dünyasını değiştirdi
 Düşler Atölyesi'nde hayaller gerçek oluyor
 130 yıllık eğitim yuvası
 Siyah beyaz fotoğraflarla 'İstanbul 1935'
 Bu festival mimarlar için
 Marilyn Monroe İstanbul'da
 Özel çocuklara özel eğitim
 Dünyada 10 bin 'uzaylı!'
 Şehrin heykelleri kayıplara karıştı
 Yahya Kemal'i anarak Endülüs'ü dolaşmak
 Birbirimizin dilini zor anlar olduk
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
İhtilal görmemiş kız arkadaş modası
Ne demek ihtilal...
ÖNCEL ÖZİÇER
Beyninizi şaşırtın, dinç kalsın!
Vücudunuz için...
KAZIM KANAT
Ölmekten korkma yaşanmamış hayattan kork!
Filiz Akın'ın...
Türk Mutfağı Ferran Adria'dan ne öğrenir?
Gazete sütunlarında, muhtelif köşe yazarlarının başlatıp, yer yer icap etmeyen,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.