Yasama yılındaki farklar

MECLİS önceki gün yeni yasama yılını farklı açtı. Farklılıkları aktarırsak; geçmiş yıllarda resepsiyon için tören salonu tercih edilirken bu kez Meclis bahçesi seçilmişti.
Komutanlar, ülke ve dünyanın gündemi konusunda hiç konuşmadılar.
Bunun yerine yaşamlarından kesitler aktardılar.

Fırtına dağı kesti
Örneğin, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İbrahim Fırtına, Karadeniz bölgesinde görev yaparken yaşadığı bir olayı şöyle anlattı: "Dağ, güneşin ışıklarını engellediği için köyde nem oranı çok yüksek oluyormuş. Muhtar da karar vermiş ve dağın tepesini kesip güneş ışıklarının köye gelmesini sağlamış. Oradan çıkan toprakla da marina yapmışlar."
Fırtına, yıllar sonra orgeneral olduğunda, bir bölgeye helikopter pisti yapılma zorunluluğu doğmuş.
Arazide uygun bir alanı bulamamışlar.
Org. Fırtına, karşısında duran dağı işaret edip, "tepesini kesin, pist yapın" talimatını vermiş. Dağ kesilmiş, pist açılmış. Org. Fırtına pistin yerini söylemek istemedi ama şu sözleri ilginçti:
"Bana o dağın kesilmesi talimatını verdiren, yıllar önce karşılaştığım muhtarın içimdeki sesinin gücüydü..."

Resepsiyon gündemi
Cumhurbaşkanı Sezer ve CHP lideri Baykal, resepsiyona yine katılmazken, geçen yıl türban gerginliği dolayısıyla gelmeyen CHP'liler bu kez geniş bir kadroyla hazırdı.
Resepsiyonda konuşulan konuların ağırlığı şu noktalarda toplanıyordu:
- Sezer'in açılış konuşması.
- Bakanlar Kurulu'nda kimlerin gidip, kimlerin kalacağı.
- Deniz Baykal'ın, Meclis ve grup yönetimi seçimindeki tavrı.

Edelman'ın kırgınlığı
ABD Büyükelçisi Eric Edelman'ın yakınması Sezer'in ülkesine yönelik sözlerineydi.
ABD'nin, Kuzey Irak'ta PKK/Kongra- Gel'e karşı harekete geçmemesine ve Türkiye'ye "Ilımlı İslam" modeli giydirmeye kalkışmasına yönelik Sezer'in eleştirileri Edelman'ın alınmasına neden olmuştu.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin ise memnundu.
Erdoğan "Yasama, yargının önündedir" derken Sezer'in, "Hukuk devletinde erkler eşittir" ve "Meclis, Anayasa Mahkemesi kararlarını dikkate alsın" sözleri Bumin'i hoşnut etmişti.
Kabine değişikliğinin, 17 Aralık'taki AB zirvesi sonrasına kaldığı yorumu yapılıyordu. Tecrübeli iki bakanın Meclis Grup başkanvekilliğine geleceği söyleniyordu.

CHP'deki fark
CHP'lilerin sohbet konusu TBMM'de parti yönetimi ve başkanlık divanı seçimleriydi.
Sabah saatlerinde başlayan ve geç saatlere kadar tamamlanamayan seçimler, çarşamba gününe kalmıştı.
Kilitlenmeye, Meclis başkanvekilliği seçimi neden olmuştu.
Mevcut Meclis Başkanvekili Yılmaz Ateş ve karşısındaki aday Ali Dinçer resepsiyonda yoğun kulis içindeydi.
CHP'de Genel Merkez yanlıları da muhalifler de ilk kez bünyede gerçekleşen bir seçimden memnundu.
Bunun nedeni, Genel Merkez yönetiminin seçimlere bu kez taraf olmamasıydı.
Bir de adayların promosyonlarının işe yaramaması.
Nitekim, Baykal geçen yıl Mustafa Özyürek ve Oğuz Oyan'ı Meclis Grup başkanvekilli adayı olarak çıkarmış, seçtirememişti.
Baykal'ın bu yıl "Kim isterse aday olsun, seçilsin" tavrı, CHP'de muhaliflerin "Dileriz kurultaylar da böyle geçer" temennisine neden oldu.
Başbakanlık korumalarının iteklediği CHP Kırşehir Milletvekilli Hüseyin Bayındır, sert tepki gösterince, üzerine yürümek üzere olan Erdoğan'ı, TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, "Size yakışmaz" diyerek kolundan tutup engelledi.
Meclis yasama yılına farklı başladı.