|
 |
 |
 |
70 milyarı verenin şarkısı hazır
Rafet El Roman, Sürgün adlı albümünde, promosyon yapmadan yakaladığı başarının keyfini sürüyor. Başka sanatçılara şarkı vermeye sıcak bakmayan Roman, "Yetmiş milyar ve telif haklarımı ödeyen sanatçıya şarkı veririm. Ama böyle enayi nerede?" diyor.
Tuğba Altıntop ile sorunlu giden evliliği yüzünden iki buçuk yıl önce Almanya'ya yerleşen Rafet El Roman, albümünün promosyonu için bile olsa, Türkiye'ye gelmiyor. Sürgün adlı albümünü hiç promosyonsuz zirveye taşıyan Rafet, bunun mutluluğunu yaşıyor.
* Albümünüzü çıkarttıktan sonra klipler dışında Türkiye'de görünmek istemediniz. Neden? İki yıldır Almanya'da yaşıyorum. Bu süre içinde özel hayatımda yaşadığım her olumsuzluk beni biraz daha suskunluğa sürükledi. Söz konusu müziğim, şarkılarım da olsa, konuşmak istemedim. Benim iki kızımla birlikte yeni bir hayat kurmam gerekliydi. Önce işime yani; müziğe sarıldım. Bunu başarırsam, kendime olan güvenimi, huzurumu tekrar kazanacaktım. Bugün istediğim noktadayım. Çocuklarımla beraber güven ve huzur içinde, yeni bir hayatın başındayım.
* Albümünüzün promosyonunu yapmamanıza rağmen, haftalardır en çok satan albümler listesinde ilk sıradasınız. Bunun sırrı ne? Satışlarımın sırrı; Şahidim, Sürgün gibi şarkılardan oluşan güzel bir albüm çıkarmış olmam. Sözleriyle, melodik yapısıyla, yorumuyla insanlar bu albümü çok sevdiler.
* Albümle ilgili kaygılarınız var mıydı? Varsa bunlar nelerdi? Hayır hiç kaygım yoktu. Her şeyi en ufak ayrıntısına kadar aklımdan eleyip geçirdim. Yalancı Şahidim'le çıkıp, Sürgün ile gönülleri fethedeceğime inandım. Kaygım olsaydı beklerdim. Bütün yaşadıklarımdan sonra başarısızlık beni çok kötü etkilerdi.
* Neden başka sanatçılara beste vermiyorsunuz? İstiyorlar ama güzel eseriniz Türk müzik piyasasında başka bir sanatçı tarafından seslendirildiğinde, şarkı çok başarılı bile olsa, geri dönüşümü pek kârlı sayılmaz. Ama bir eserime peşinen yetmiş milyar, artı telif haklarımı ödeyen olursa kabul ederim. Böyle bir enayi bulmak çok zor artık bu Türk müziği piyasasında. Yine en kârlısı; 'Kendin yaz, kendin oku' derim.
* Sizce bu yazın en çok dinlenen şarkıları hangileriydi? Yalancı Şahidim'in yanı sıra, tabii ki Mustafa Sandal'ın, Serdar Ortaç'ın, Nazan Öncel'in, Gülben Ergen'in çıkışları çok başarılıydı. Hepsini kutlarım. Ama bir gerçek var ki; hepsi bu sene beni hesaba katmamanın şokunu yaşadı. Pastanın büyük bir bölümünü hâlâ benim yediğimi biliyorlar. Bunun da keyfi bir başka. Bu söylediklerim sanatçı arkadaşlarımı üzmesin.
* Tarkan ile Mustafa Sandal arasındaki rekabete nasıl bakıyorsunuz? Sizin albümleriniz de onlar kadar satıyor ama siz neden bu şöhreti sponsorluklarda ya da reklamlarda yeterince kullanmıyorsunuz? Bence her ikisi de çok başarılı sanatçı arkadaşlarım. Sponsonluk, reklam her şey karşılıklı arz ve talep meselesidir. Belki onlar kadar popüler değilim. Çünkü pazarlama ve menajerlik konusunda onlardan geriyim. Ama bir şeyi çok iyi biliyorum; müzik konusunda ikisi de öğrencimdir. Ama bunu söylemenin ne anlamı var, 'kıskanıyor' diyecekler şimdi. Çıktı artık ağzımdan.
* Annesiz çocuk büyütmek zor mu? Tuğba Altıntop çocuklarıyla ilgileniyor mu? Sadece benim için değil, benim yerimde olan her baba için annesiz çocuk büyütmenin zorlukları var tabii ki. Çocuklar anneleriyle bazen uzun aralıklarla, bazen de haftada üç defa telefonlaşıyorlar. Tabii ki Tuğba çocuklarını görmek, tatillerde çocuklarıyla olmak gibi haklara sahip. Bu sene olmadı ama seneye yaz tatilini çocuklar annelerinin yanında geçirecekler. Görüşmelerine asla karşı çıkmam, çıkmadım. Hatta, gelip çocuklarını görse, mutlu olurum. Neyse, Allah Tuğba'nın yardımcısı olsun. Mutlu ve huzurlu bir hayat sürmesini dilerim.
GÜLŞEN YÜKSEL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
