Amerikan salatası!
Geçen hafta, ABD Büyükelçisi Eric Edelman'ın, diplomatlığın ötesinde bir "ideolog" olduğunu belirtmeye çalıştım. Bugün Ortadoğu'da işgaller ve kaoslarla ABD'nin yapmak istediklerini, 11 Eylül'den 10 yıl önce resmen tasarlayan üç kişilik ekipten olduğunu vurgulayarak. Bir yerde şu ifade geçmişti: "Bu üç ismin, köken bir yana, zihniyet bakımından 'İsrail sağı'na yakınlığını hiç önemsemesek bile... Tezleri önemlidir. Bugünü şekillendirmiştir." Sonra, iki yazı boyunca, tezlerin ne olduğuna, ne aşamalardan geçtiğine, ekibin zihniyetine dair bir sürü şey. Lakin...
*** Duydum ki, "eleştirileri saygı ile karşılamakla birlikte", "önemsemesek bile" denen, açıkça telaffuz edilmeyen "köken"; bir yerlerde "rahatsızlık" yaratmış! Hassasımdır. Kimsenin üzülmesini istemem. Ancak birisi, hele hele, belli ki, bu ülkede her kelimeyi izleyen birileri, bu konulardaki onca yazımdan, bilgim ve tavrım ölçüsünde, her an yansıyan fikrim ve vicdanımdan öte... Yazılmayan "köken"in köken diye yazılmasını bile "anti-semitik", yani "Yahudi düşmanı", en azından ona meyilli bulmuşsa... Ben hakikaten alınırım!
*** Bu klasik bir salata. Kasıtlı bir salata. Taammüden mide ve kafa bulandırma! Bu dünyada elbette "anti-semitizm" oldu, elbette var. Elbette, soykırım dahil, Yahudiler büyük bedel ödediler. 500 küsur yıl önceki kucak açma öyküleri ile bu ülkede kazananlar bir yana, Türkiye'de de bedel ödeyenler oldu. Ermeniler de oldu, Rumlar da, Kürtler de, Türkler de! Kökenlerinden, inançlarından, inançsızlıklarından, düşüncelerinden ötürü aşağılanan, dışlanan, sürülen, ezilen ve katledilen insanlar her yerde her zaman oldu! Lakin, bugün birileri bizden şunu da istiyorlar: Tarihin ve güncel korkuların gölgesinde, "İsrail neylerse eyi eyler" demeyi. Kendine yurt yapabilmiş, bir devlet inşa edebilmiş İsrail'in başkalarını yurtsuz, devletsiz, topraksız bırakmasına boyun eğmeyi. Filistin'i "terör" ile özdeşleştirip İsrail devletinin şiddetini, İsrail sağının arsız saldırganlığını hoş görmeyi. Dünyaya, bu bölgeye şekil veren ABD neo-muhafazakar politikalarında "bir şekilde" etkili olan onca ismin, İsrail'le "köken", İsrail sağı ile "amaç" birliğini hiç önemsememeyi. Bunların üstünde durursan da, tersten "ırkçı" bir şekilde, "anti-semit... Yahudi düşmanı" damgasını yemeyi. İsrail'de bile, sivil-asker, önemli bir muhalefet dalgası varken, o "köken"den birçok insan dünyanın her köşesinde o sağ, sığ ve tehlikeli, şiddet dolu politikaları yererken.
*** Soruyorum: Ezkaza, üç Arap kökenli, ABD savunma-saldırma politikalarını belirleyecek bir rapor hazırlasalar, bu kabul görse, Arap ülkeleri, Filistin ısrarla ayrılsa, kayrılsa, "köken"i hiç mi önemsenmeyecek? Büyükelçi belki şunu açıklar: Bir dönem kendisinin de iş gördüğü "ABD ulusal güvenliği"nden sorumlu başlıca birim Pentagon'da, o raporu birlikte hazırladığı Wolfowitz ile İsrail'e özel "yayılma" raporu yazmış Douglas Feith'e bağlı Franklin diye biri... Çok gizli belgeleri İsrail'e neden ulaştırır? Benim dünya görüşüm, anti-semitizm de dahil, ırkçılığa, ayrımcılığa cevaz vermez. Anti-semitizm çok kötü, ama aptal yerine konmak da ayıp!
|