D.B.'nin korkaklığı

Gheorghe Hagi Galatasaray'ın futbol şablonunu cesaret üzerine kurmuş. Del Bosque'nin taktiği ise korkaklık üzerine. Şu belgelendi ki; D.B. kendi oyuncularına güvenmiyor. Hatta inanmıyor bile. Galatasaray hata yapacak, Beşiktaş bu hatalardan maç kazanacak. Bu söylediklerimizi tartışalım.
1- Önce savunmada inanılmaz güvenlik vardı. Galatasaray'ın iki golcüsü yakın markaja alınmış. İbrahim Toraman Hakan Şükür'ün, Ronaldo ise Necati Ateş'in ensesindelerdi. Yani kendi futbollarını ön plana çıkarmadan sadece savunma yapıyorlardı. Dahası var. Ali Güneş ve İbrahim Üzülmez önce kademe diyerek savunmada çakılı kaldılar. Beşiktaş'ın bu korkak futbolunda Hakan Şükür'ün beceriksizliği ön plana çıktı. Maçın başında Toraman'dan kurtulan Şükür topu auta attı. Sonra da penaltıyı. Ateş ise öyle bir çalım attı ki, Güneş de tekmeyi bastı, penaltı. Ama şunu da söyleyelim; ölü topların hepsinde rakip kaleye Ronaldo gitti. Hatta maçın sonunda Toraman da gitti. Hatta ikisi birden üç adımda topa vuramadılar, golü kaçırdılar.
2- Beşiktaş nasıl gol atacak? İkinci adam yok. Carew çizgiden gidiyor, kafasını kaldırıyor, pas verecek kimse yok. İbrahim Akın gidiyor, o da pas verecek adam bulamıyor. Carew çıktıktan sonra Pancu girdi, sonra da Ahmed Hassan. Ama bir felaket var ki, Beşiktaş hücumda yok. Ceza alanında girilen her pozisyon Galatasaray'ın hatasından doğdu. Bir tek Tayfun Korkut'un uzaktan güzel bir şutu vardı.
Aslında maçın kaderini orta saha çözdü. Galatasaraylı Ergün Penbe mükemmel oyunuyla maça damgasını vurdu. Beşiktaş'ta ise sadece ilk toplara basmaya çalıştı. Yani hep savunmada kaldılar. Sergen Yalçın ileride her topa gitti ama ikinci ve üçüncü hareketleri yok. Yani gücü yok. Sonra da sakatlandı, çıktı.
Bu büyük derbide Del Bosque gibi tecrübeli bir usta, çırağı sayılacak Hagi karşısında bir dolu antrenörlük hatası yaptı. Beşiktaşlı futbolcular ise evlerine döndüler ama bu muhteşem taraftarına layık olamadılar. Hiçbir Beşiktaşlı kendini ön plana çıkaramadı.
Bu maçın gerçek kahramanı hakemlerdi. Mustafa Çulcu ve arkadaşları neredeyse sıfır hatayla maç yönettiler. Tek kelimeyle mükemmel.

MESAJ: Başkan Yıldırım Demirören ve arkadaşları 100 günde harika bir stat yapmışlar. Büyülendim.