 |  |
 |
|
Ersun Yanal nereye koşuyor?..
 Fanatik ve FotoMaç gazetelerine zorunlu olmadıkça el sürmem... Bu iki gazetenin spordan ve fair playdan çok uzak futbolcu tavrı, holiganlığı adeta teşvik eder üslubu beni fena halde iter..
Hele o son "Futbol bir ölüm kalım meselesidir" kampanyası tüyler ürpertici.. Bugüne dek yazmamak için çok direndim.. Hayır.. Kampanya sürüyor. Yeni filmlerle..
Ayıptır ve utançtır.
Ne demek "Futbol ölüm kalım meselesidir.."
Sen böyle televizyon kampanyaları açarsan, tribünlerde "Ölmeye ölmeye geldik" ve de "Ölecek, ölecek, öleceksiniz" diye haykıran yaratıkları teşvik etmiş olmaz mısınız?.
RTÜK, bu ülke futbol terörü için özel yasalar çıkarırken, böylesi bir kampanyaya nasıl bugüne dek göz yumdu, hâlâ yumuyor, anlamak zor.
Futbol bir oyundur..
Oyun.. İngilizcesi, Fransızcası, İtalyan, Alman ve Türkçesi ile oyun.. O-YUN!..
Anladınız mı?..
Yiğiter salı yemeğimizde önüme koydu gazeteyi, "Hıncal ağabey sen okumazsın ama, bizim toplantılara paralel 'Salı Sohbetleri' çok ilginç oluyor, Fanatik'te" diye.. Hakan Can'ın sohbetini okudum. Gerçekten harika.. Demek bundan sonra haftada bir Fanatik'e dokunmak zorunda kalacağım..
Hakan, Ersun Yanal ile konuşmuş.. Yanal bir gazete sayfası büyüklüğünde fırsat bulmuş eleştirilere yanıt vermek için. Hakan her şeyi sormuş nerdeyse.. Ama yanıtlar, eleştirileri güçlendiriyor neredeyse.. Yanal dişe dokunur bir şey söylemiyor.. Klişeler, boş laflar, eveleme gevelemeler..
"Yunan maçından sonra takım rahatladı, güveni geri geldi" deyişi tam bir itiraf.. Evinde Gürcistan'ı, Atina'da bu dökülen Yunanistan'ı yenemeyip, dört puan kaybeden takım nasıl rahatlar?..
Hocası beraberliği hedef ve başarı olarak beyinlerine sokarsa.. "Atina'dan bir puan çıkardık, yaşasın biz!.."
Hakan Can'ın ortaya çıkardığı, korkunç bir durum var..
Milli takıma 10 Fenerli alan Ersun Yanal, Fener'in hocası Daum'a ulaşamıyor, onunla konuşamıyormuş..
Yanal iki defa aramış.. Daum tarafı "Döndük, telefon açılmadı" diye yanıtlıyormuş.. Daum "Ben eski tüm milli takım hocaları ile konuşurdum" diye ekliyormuş..
Peki o zaman niye milli takım sahaya 10 Fenerli ile ve herkesi neredeyse Daum dizilişi ile oynatır çıkarken iki hoca görüşemiyor?..
Komplo teorisi neydi?..
Ersun Yanal'ın rüyalarında Fener hocalığı var.. Milli takımı Mustafa Denizli gibi, Fener'e atlama tahtası olarak kullanıyor..
Daum da bunun farkında..
Son soru ve yanıtı müthiş.. Hakan "Olmazsa olmaz futbolcu var mı takımda" diyor..
Ersun Yanal'dan yanıt.. "Olmazsa olmaz futbolcu yoktur. Vazgeçilmez olan sistem ve oyun disiplinidir. Yoksa futbolcuya bağlı, ona dayalı bir düzen kurmak zorunda kalırsınız."
Ne demek şimdi bu?.. "Olmazsa olmaz, futbolcu değildir.. Benim!.."
Hadi canım sen de!..
|
