kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Mevsimler değişmez, sadece döner dururlar
Bir diyalog
Kürşat Bumin'den önemli bir uyarı

Mevsimler değişmez, sadece döner dururlar

Yarın ilk ve ortaokulların da açılması ile, yaz tatili resmen bitmiş olacak. 14 milyon öğrencinin bir bölümü ve onların ebeveynleri, tatil geçirdikleri uzak mekanları hatırlayarak, günlük yaşamlarına dönecekler.
Sabahın erken trafiğinde, minibüs camlarına yapışmış uykulu çocuk yüzlerinden "Tatil ne kadar kısa ve hayat ne kadar uzun" mesajını alacağız.
Öğrencilik dönemlerinde "Bir gemiye tayfa olarak girip, dünyanın uzak limanlarını görsem ve şu okuldan kaçsam"
diye düşünmemiş kimse var mıdır acaba?
Bu "Kaçış" özlemini gerçekleştiremeden yaşlananlardan bazılarının, "İşi gücü bırakıp, Bodrum'da bir meyhane açacağım" dediklerini de hiç duymadınız mı?
Geçenlerde Şule Talu'nun şiddetli tavsiyesi üzerine Alain de Botton'un "Seyahat Sanatı"nı (Sel Yayıncılık) okudum.
Kitapta, 1884'te yazılmış bir romanın (J.K. Huysmans, A Rebours ) kahramanı olan Duc des Esseintes'in yaşadıkları da anlatılıyordu.
Bu aristokrat, insanların aptallıkları ve çirkinlikleri ile karşılaşmamak için, Paris eteklerindeki malikanesinden hiç dışarı çıkmaz. Ama Charles Dickens hayranı olduğu için, bir kez Londra'ya gider ve Dickens romanlarındaki kahramanlara rastlamayınca, hayal kırıklığına uğrayıp, hemen evine geri döner.
Des Essientes, daha önce de Rembrandt'a ve genel olarak Flaman ressamlara tutkusu nedeniyle Hollanda'ya gidip, orada da aradığını bulamamıştır.
Sonunda ne yapar?
Villasını akvaryumlarla, dünya kentlerinin resimleri ile, gemi halatları ile süsleyip donatır. "Hayalgücü, dışarıda yaşayacağımız deneyimlerin alelade gerçekçiliğinden iyidir. Hayalgücü, gerçek deneyimlerin yerini almaya yeter de artar bile" diyerek, bir daha evinden hiç çıkmadan dünyayı gezer.
"Seyahat Sanatı"nın yazarı bunları bile bile, turizm şirketlerinin çekici broşürlerine kapılıp gittiği dünya köşelerini anlatıyor kitabında.
Ama aklından da, şair Baudaleaire'in "Gündelik şeyler"den kaçmak için yaptığı Hindistan seyahatinin ara durağı Mauritius'tan, yolculuğu terk edip Paris'e dönüşte yazdığı "Yolculuk" (Le Voyage) şiiri hiç çıkmıyor.
"Orada yıldızlar gördük Ve dalgalar, kumlar gördük, Ve onca krize ve unutulmadık felakete rağmen,
Burada sıkıldığımız kadar sıkıldık."
Okulların her mevsim yeniden açılışında aklıma hep, ilkokula başladığı gün akşamüstü evine dönen çocukla annesinin diyalogu gelir.
Anne çocuğu uyarır. - Git üstünü değiştir. Erken yat. Yarın sabah uyuya kalır, okula geç kalırsın.
Çocuk şaşkın ve yıkılmış bir çaresizlik içinde annesine döner,
- Yarın yine mi gideceğim okula? Bu gün gittim ya. Yetmez mi, der.
Ben, mutlu sonla biten filmlerin daha sonraki sonunu da merak edenlerdenim. Örneğin Pamuk Prenses ile yakışıklı prens evlendikten sonra kaç çocukları olmuştur, karı koca kavgası yapmamışlar mıdır, prensin adı hiç zina olayına karışmış mıdır, gibi.
Ertesi gün bir defa daha okula gideceğini duyunca şaşıran çocuk, okula gideceği yılların sayısını da öğrenince ne yapmıştır acaba? Ben bunu da merak ediyorum.
Oğlum Cemil, ilk gün okuldan dönünce "Ders diye bir şey var, çok uzun. Teneffüs diye bir şey var, çok kısa" diye anlatmıştı ilk izlenimini.
Sonuçta, yarın tatil bitiyor işte.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 AK Parti için tek alternatif liberal demokrasidir   / 11-09-2004
 "İktidar buldumcuğu" olmanın sonu yoktur ki!   / 10-09-2004
 Verheugen'a teşekkür etmeliyiz   / 09-09-2004
 Çokeşlilik erkeklere göre zina değildir   / 08-09-2004
 İdeolojik kehanetlerin antidotu "zaman"dır   / 07-09-2004
 "Din felsefesi", inançlara derinlik katar!   / 06-09-2004
 Tarihi anlamak, ona kızmaktan daha akılcıdır   / 05-09-2004
 Yatak odaları da kamusal alana çekiliyor   / 04-09-2004
 Kadın köşe yazarları erkekleri ürküttü mü?   / 03-09-2004
 Bazıları susunca daha yararlı olurlar   / 02-09-2004
REHA MUHTAR
Ağlayan baba
Evliliğinden beri, evinde kalan babası...
ERDAL ŞAFAK
Hesap sormak
Türkiye 1978'e çok kötü girmişti. 1975'te...
AHMET HAKAN COŞKUN
"Mücahit" okura cevap
Sayın okurum! Göndermiş olduğun...
MEHMET BARLAS
Mevsimler değişmez, sadece döner dururlar
Yarın ilk ve...
ÖMER ÇELİK
Güçsüz halkların en uzun yüzyılı (III)
Dünya düzeninin...
Kilidi Alex açtı: 4-1
Kilidi Alex açtı: 4-1
Ogün'ün kendi kalesine golüne Orhan yanıt verdi. Alex ve Nobre (2)...
Bitirim ikili: 2-0
Bitirim ikili: 2-0
Denizli kalecisi Souleymanou'nun 59'daki ikramını geri çevirmeyen...
Erdoğan: AB yolunda son 100 metreyi koşuyoruz
Siyaset, iş, medya, sanat ve spor dünyasının buluştuğu yemekli...
Sezer'in oğluna Köşk'te mutevazı düğün
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in oğlu Levent Sezer, Evren...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.