kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Atina 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 

CHP'nin ileri gelenleri ve ileri gidenleri...

Bugünlerde moda, Mustafa Sarıgül'e giydirmek galiba.
Aslında kabahati de oldukça fazla. En büyük kabahati de, bir CHP'liye yakışmayacak kadar fazla oy alması son yerel seçimde.
Hele AK Parti ortalamasının bile çok üzerinde oy alması olayı var ki, bu affedilmez bir suç. Bu ne demek yani? Eğer mesele oy alıp iktidar olmaksa siyasette, herhalde istese Deniz Baykal da yapardı bunu.
İlkeli siyaset halktan değil, kurultay delegelerinden oy almayı gerektirir. Kurultay delegelerinin desteği ile yetinmeyip halkın beğenisini de kazanmaya çalışmak, politik değil, magazinsel bir faaliyettir.
Mustafa Sarıgül'ün her kesimden, her inançtan, başı açıklardan da, başı örtülülerden de oy almaya çalışması ve üstelik bunu başarması, kabul edilebilir bir durum değildir.
Çünkü kamusal alana girmeleri yasaklanmış seçmenlerin oyları, aslında oy sayılmaz ilkeli siyasetçiler açısından.
Ayrıca Şişli Belediye Başkanlığı'nda başarılı olması da, anlaşılır bir durum değildir. Muhalefetteki bir partinin belediye başkanı icraat yapmaz, "İktidar benim iş yapmamı engelliyor" diye sürekli yakınır.
Mustafa Sarıgül'ün iş yapan ve halka hizmet sunan bir belediye başkanı olması, onun magazine dönük çalıştığının diğer kanıtı değil midir?
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, şimdi Sarıgül Anadolu kentlerini dolaşıp, CHP genel başkanı olmak istediğini söylüyor. Bu da yetmezmiş gibi "İleride başbakan olacağım" diye konuşuyor.
Sanki CHP Sarıgül'ün babasının malı. Öyle her başarılı belediye başkanı Genel Başkan adayı olsaydı, CHP'de istikrar mı kalırdı?
Bu partide öyle önüne gelen her istediği koltuğa göz dikemez. Genel Başkan olmak isteyen varsa, partiden istifa eder, kendi partisini kurar.
Deniz Baykal bu partiyi sokakta bulmadı. Kurultaylarda buldu.
Keşke cumhurbaşkanının, CHP genel başkan adaylarını da veto etmesine olanak sağlayan bir anayasa maddesi olsaydı Mustafa Sarıgül'ün belirli kesimlere yaranması için, önce o kesimlerin beyin şifrelerini çözmesi gerekir.
Birincisi, bu kesimlere yaranmak için, hiç piyango bileti almadan, büyük ikramiyenin çıkmasını beklemeye alışmalısınız.
Yani elinizi hiç taşın altına koymayacaksınız. Hiç çaba harcamayacak, politikayı aşağılayacaksınız. Sürekli, "Bu Tayip Erdoğan'ı beğenmiyorum. Galiba takiyye yapıyor" diye homurdanacaksınız. Her seçim sonrasında da "Zaten Deniz Baykal'dan ne köy olur, ne kasaba" diyeceksiniz.
Ortaya bir kişi atılıp, "Ben AK Parti'yi seçimde yenerim" deyince de, dudak bükecek ve o kişiyi eleştirmeye başlayacaksınız.
"Mustafa Sarıgül ne yapmalı" sorusunun cevabına gelince.
Kendini affettirmek için ava çıkmalı. Ağzıyla kuş tutmalı.
Şişli Belediyesi'ni kamusal alan ilan edip, başı örtülü olanları Belediye'ye sokmamalı.
Anadolu'ya gitmemeli. Hatta İstanbul'un Anadolu yakasına bile gitmemeli.
"Bu parti nasıl olsa seçim kazanamaz" diye etrafta söylenip, kamuoyu önünde "CHP, lideri ve örgütü ile dimdik ayaktadır" içerikli açıklamalar yapmalı.
Benim tek endişem şu.
Mustafa Sarıgül'ü eleştirenlerin eleştirdikleri kişiler ve partiler, seçimlerde hep başarılı oldular.
Ya Mustafa Sarıgül bunun farkındaysa ve eleştirildikçe güçlendiğini biliyorsa.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Eleştiriye karşı umursamazlık, siyasi bir hastalıktır   / 14-08-2004
 Tren olmasaydı siyasi tarih durgunlaşırdı   / 13-08-2004
 Emre Aköz "yetkili ağız" bulmuş sonunda   / 12-08-2004
 "Ah bir Paris'e gitsem" diyen yazarın hikayesi...   / 11-08-2004
 Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için değil mi?   / 10-08-2004
 Emre Aköz'ün tarihi yanılgısı üzücüdür   / 09-08-2004
 CHP'nin ileri gelenleri ve ileri gidenleri...   / 08-08-2004
 Bu bölgede komünizm de, kapitalizm de farklı değil   / 07-08-2004
 Kadın dırdırı, bizim toplumda kuru-sıkı silahtır!   / 06-08-2004
 Benim Ordinaryüslerimin sonuncusu da Dönmezer'di   / 05-08-2004
REHA MUHTAR
Ateş Hattı-2 yarın SABAH'ta
12 yıl önce Atina'dan yeni...
ERDAL ŞAFAK
ABD planı yürüyor
Türkiye, PKK terörüyle 20 yıl önce...
MEHMET BARLAS
Eylülde Türkiye beste yarışmasını konuşacak...
Münip...
ÖMER ÇELİK
Değişim, akıl ve vicdan...
Prens Sait Halim...
HINCAL ULUÇ
..Ve benim Oğuz Ağabeyim..
"Öldü" haberini aldım,...
Samba Turka: 2-1
Samba Turka: 2-1
Hooijdonk'un penaltı kaçırdığı maçta, Alex'in Luciano'ya asisti ve...
Daum Frenledi
Daum Frenledi
Samsun'un "Benden çekinin" denecek tarafı yoktu. Yine de hücum...
Öcalan Öcalan'a karşı
1978 yılında Diyarbakır'da kurulan PKK, 26 yıl sonra ikiye bölündü.
Yeni parti: Bölgede ABD desteklenmeli
Yayınlanan deklarasyonda şu görüşlere yer verildi.
*...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.