|
|
|
|
Chirac'ın desteği bağlayıcıdır
Bonnet, Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkan partilerin yanısıra Fransa lideri Chirac'ın Türkiye desteğine dikkat çekti.
Bugünkü konuğumuz Fransa'nın en prestijli gazetesi Le Monde'un Dış Haberler Müdürü François Bonnet... Fransızlar, Türkiye'nin üyeliğine, AKP hükümetine nasıl bakıyor. Bonnet tüm bu soruların cevabını SABAH'a verdi:
* (Fransa'nın resmi destek politikası Türkiye Kopenhag kriterlerine ilişkin reformları gerçekleştirdiğinden bu yana neden değiştiği yönündeki bir soruya...) Türkiye'nin üyeliği hadisesi kamuoyunda görüşülmemiş, konuşulmamıştı ve siyasiler bu konuyu kamuoyundan sakladılar, gizli bir dosya olarak ele almışlardı. Bugün de bunun bedelini ödüyorlar. Bir siyasi kriz söz konusu. Yeni 10 üye ülkenin kabulü için de biliyorsunuz hiçbir tartışma yapılmadı. Bir çeşit emr-i vak'i oldu. Ayrıca çok açık ki Türkiye Müslüman bir ülke ve Fransa gibi ağır bir sömürge geçmişi olan ve bugün de göçmen sorunlarıyla karşı karşıya olan bir ülkede ikisi birarada ele alınıyor.
* (Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın olumlu tutumunun bir hükmü var mı? sorusuna...) Chirac'ın açıklamalarında biraz Fransızlar'ı yatıştırma gayreti var. Kamuoyuna "Hemen üye olmayacaklar, sakin olun" diyor. Öte yandan açıkça üyeliği destekliyor. İlerleme Raporu olumlu olursa müzakerelerin başlamasından yana. Elbette Chirac'ın sözleri Fransa açısından bağlayıcı. Sağ seçmen üyeliğinize muhalif. Solun Türkiye'de insan hakları ve demokratik açıdan Avrupa standartlarına varıp varmadığına ilişkin kuşkuları var. Sol seçmen özellikle soykırımla dikkate alınıyor.
Konsey, ABD Gücü Oluyor * Yeni ülkelerin hepsi Amerika'ya yakın, ki bu nedenle karşı çıkan çok oldu genişlemeye... Yeni 10'lar Truva atı gibi görüldü. Avrupa ortak dış politikasında, Türkiye'nin üyeliği, Amerika'nın bir kolunun daha Avrupa'ya girmesi demek. Avrupa Konseyi'nde Washington'un gücü üstün hale geliyor, en büyük güce dönüşüyor demek. Bu yüzden de ABD bu kadar istiyor Türkiye'nin AB'ye girmesini.
AKP'yi Tartışıyoruz
* (Fransızlar AKP'yi nasıl değerlendiriyor? sorusuna...) Biz gazetede saatlerce AKP hükümetini nasıl adlandıralım diye tartıştık. Doğrusu hiç kolay değildi. Fransız kamuoyu herhalde büyük bir Müslüman ülke ve Müslümanlar tarafından yönetiliyor diye görüyordur. Onlar (AKP) ne Hıristiyan Demokratlar gibi muhafazakarlar, öyle olsa yeniliğe açık, Avrupacı olmazlar, bütünleşmeden korkarlardı; ne solcular, her ne kadar bazı politikaları solda değerlendirilebilse de; ne de popülistler, her ne kadar popüler olsalar da... İslami bir rejim de değilsiniz ki ılımlı İslam denilsin. Onun için de uzun cümlelerle izah edebiliyoruz AKP'yi, en kolay olarak da reformcu diyoruz. bercilikte yenilik ha...
Belkıs KILIÇKAYA / PARİS
|
|
|
|
|
|
|
|
|