kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İlker Sarier @ SABAH
Fax:
0212 354 34 69
 

Helal ettin mi Ahmet Priştina?

Ahmet Priştina, erken ayrıldı hayattan... Yaşama konuk olmak sürpriz ama gitmek Allah'ın emri... Bir tek şey ister insan yakınları için... Ölüm zamansız olmasın...
Ahmet'in seveni çoktu. Çünkü paylaşarak yaşadı. Öfkesi de vardı, merhameti de... "İçindeki çocuğu" yaşatmayı başarmış adamlardan biriydi.
Hiç büyümemişti sanki...
En son görüşmemiz iki yıl önceydi. SABAH'ı ziyaret etmişti, yanında Erdal İzgi ile birlikte... Ergun Babahan, Erdal Şafak ve ben sohbet ettiydik bir süre...
Gazetemizin zor dönemleriydi.
Yüreklendirmişti bizi ziyareti ile, "Herşey düzelir arnavut" dedi bir ara... "Canınızı fazla sıkmayın..." Sonra kalkıp yola koyuldular. Uçakla İzmir'e döneceklerdi.
Ben de çıktım onlarla... İzmirli iki arkadaşımız buralara kadar ziyarete gelmişlerdi, taksiye binmelerine gönlüm razı olmadı... "Bırakayım sizi, havaalanına kadar" dedim. Ahmet yanıma oturdu, İzgi arkaya... "Sana zahmet vermeyelim" dedi Ahmet... "Lafı mı olur, biz sınıf arkadaşı değil miyiz?" dedim. Güldü.
Eski günlere gittik biraz... İyiliğin anlatılmasından pek hoşlanmazdı. Sıkılırdı. "Hatırlıyor musun" dedim, "sizin buzdolabını?"
Sorar gibi baktı. Herhalde unutmuş olmalıydı ama benim için unutulacak şey değildi.
Buca Umurbey İkokulu 3. sınıftaydık. Ahmet ile yanyana oturuyorduk. Zenginlikle yoksulluğun şimdiki kadar uçurumlanmadığı yıllardı o zamanlar...
Öğretmenimiz insanüstü insan Şemsettin Bey, çok severdi bizi... Az haşarı da değildik ama "zeki veletler" olarak görüyordu herhalde bizi, şımartıyordu da biraz...
Çoğunluğumuz yoksul ailelerden geliyorduk. Okuyup, kefeni yırtmaktan başka seçeneğimiz yoktu. Ahmet ise varlıklı bir aileye sahipti. Evleri hemen okulun yanında, çok katlı müstakil bir evdi. Teneffüslerde bazen, Ahmet, bana bir işaret yapardı, evlerinde alırdık soluğu birkaç dakikada... Hemen mutfağa çıkardık. Buzdolabını açardı Ahmet... İçinden yiyecekler veya birkaç meyve çıkartırdı. Hemen masanın üzerinde atıştırırdık. Soğuk su içerdik sonra...
O zamanlar bizim için bir buzdolabını görmek bile mucizeydi.
Teşekkür edecek olsam, Ahmet, keserdi sözümü hemen, "Ne teşekkür be!.. Hadi koş derse geç kalacağız!" Üç yıl birlikte aynı sırada okuduk, koştuk, yorulduk, terledik...
Bir an olsun hissettirmedi bize varlıklı bir ailenin çocuğu olduğunu... Evini görmesek biz de öyle olduğunu anlayamazdık zaten...
Karşılığında biz de hiç ayırmadık Ahmet'i... Ne kavgada, ne oyunda!
Mezuniyetten sonra bir ayrıldık ki o ayrılış... Bizim yüksek tahsilimiz İzmir dışına düştü. Koptuk, taa ki, Ahmet siyaset adamı, ben gazeteci olarak yeniden karşılaşıncaya dek.
İki yıl önce İzmir'den Konak Pier haberlerine takılmıştım. Büyükşehir belediyesinin "inatçı" tutumunu eleştirmiştim. Ahmet'in ne "arnavut" olduğunu bilmezmişim gibi...
Umarım incitmemişimdir Ahmet'i... Hayat böyle gaddar işte... Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyoruz. Kavga tartışma hiç eksik olmuyor.
Halbuki, insaoğlu bir var, bir yok... Piyangonun kime ne vakit vuracağı belli mi?
Ben şimdi Ahmet'in ardından düşünmeden edemiyorum:
Çocukluğumuzda bizimle paylaştığı bir dilim ekmeği helal etmiş midir acep?
Bilirim öyledir de... Gene de merak ediyor insan... Çünkü, ben minicik arkadaşlığımı ona çoktan helal ettim...
Ahmet'e gönül dolusu rahmet, ailesine sabır ve metanet diliyorum.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 "Politik" Kürtler!   / 17-06-2004
 İyiler-Kötüler   / 15-06-2004
 Maliye Bakanlığı İst. işkencehanesi   / 11-06-2004
 Türkiye niçin iyiye gidecek?   / 10-06-2004
 Hala tam adını koyamadık mı?   / 09-06-2004
 Ey işsiz Türk, öğün güven ama çalışma!   / 08-06-2004
 Türkçe bilmeyen Danilo'nun büyük medya analizi   / 06-06-2004
 Sarıyer'e köprü yapılacak mı?   / 04-06-2004
 Bir mektup çok şey anlatır   / 03-06-2004
 Malum şahsın laf kalabalığı   / 02-06-2004
YAVUZ SEMERCİ
Yatırımcıyı uyardınız mı?
Pek çok telefon geldi. Türk...
İLKER SARIER
Helal ettin mi Ahmet Priştina?
Ahmet Priştina, ...
ALİ SAYDAM
Durduk yerde kriz yaratmaya ne gerek var?
Geçen hafta...
Yağmur felç etti
İstanbul’da bazı semtlerde etkili olan sağanak yağış yolları dereye...
Babalar Günü'nün hediyesi özgürlük
Irak'ta 17 gün rehin kalan Bülent Yanık, Babalar Günü'nde yuvasında...
İçerde başka dışarda başka alem
İçerde başka dışarda başka alem
İSTANBUL'UN en ünlü gece mekânlarından biri olan Reina'nın...
IMKB
E: 16,964 D:% 0.37
DOLAR
S: 1,493,000 D:% -0.13
EURO
S: 1,803,000 D:% 0.17
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.