|
 |
 |
 |
Avşar'ın değişim rüzgarları
Hülya Avşar, şov programının ilk dönemlerinde uzun tuvaletlerden oluşan kıyafetler giyerdi. Daha sonra değişik renk ve modelde kıyafetler giymeye başladı. Şimdi ise kendi tasarımlarını yapan bir Avşar var karşımızda....
Zaman hızla akarken, hayatın rutinliğini değiştiremiyorsak, değişikliği kendimizde arıyoruz. Galiba insanoğlunun yaradılışında var kendini yenileme dürtüsü. Tabii herkesin kişisel tercihleri ile, değişim hayatında farklı şekillerde gerçekleşiyor. Gözlemlediğim kadarıyla özellikle biz kadınlar giyim tarzımızı, saçımızı, tıbbın olanaklarını kullanarak görüntümüzü değiştiriyoruz. Hülya Avşar'ın giyim tarzında istediği değişim rüzgarları da uzun süredir atölyemde esiyordu. Sekiz yıldır başarıyla sürdürdüğü programın kostümlerinde farklı bir tarz arayışına girdi, rüyalarında giymek istediği kıyafetleri görmeye başladı. Hatırlarsanız programın ilk dönemlerinde uzun tuvaletlerden oluşan kostümler ağırlıktaydı. Daha sonraları midi, mini, her türlü boyda, değişik renk ve modelde kostümler hazırladım. Genelde alışık olduğu, rahat ettiği kesimleri bildiğim için, bu detayları gözönüne alarak her hafta farklı bir model çıkartıyordum. Yurt dışına her gidişimde de Hülya'nın herkesten önce senenin çizgilerini taşıyan yeni renk ve kuplarını kendime göre yorumlayıp giymesini sağlamak, farklı aksesuvarlar kullanmak ve her hafta bu modelleri onun üzerinde görmek büyük mutluluktu.
HER KIYAFETE HAVA KATAR
Hülya Avşar'ın en önemli özelliklerinden biri, ne giyerse giysin farklı duruşu, kendine özgü tarzıyla giydiği her şeyi çok iyi taşıması ve her kıyafete ayrı bir hava katmasıydı. Katmasıydı deyince birden sanki şimdi katmıyormuş gibi bir mana çıktığını hissettim. O, her zaman ne giyse mutlaka ayrı bir hava katar. Birden geçirdiğimiz bu sekiz yılı anımsadım ve geçmiş zaman kullandım. Kendimi Hülya Avşar'ın yerine koyup düşününce, aslında işinin ne kadar zor olduğunu hissedebiliyor ve ona hak veriyorum. Giymediği model, renk kalmadı. 8 uzun yıl, her hafta tüm Türkiye'nin sizi izlediği bir program yapıyor olsanız, üstelik de ne giyerseniz takip edilip, konu edilse; siz ne yapardınız? Özel bir gün için, bir düğüne ya da davete katılmak için günler öncesinden hazırlanan birçok bayan, sanırım bana hak verecektir. Düşünün, biz kadınlar özel bir gecemiz için aylarca ne giysem, nasıl makyaj yapayım diye düşünüyoruz. Bunun için ne çok vakit harcıyoruz. Hülya Avşar, son dönemde iyice yoğunlaşan çalışma temposu içinde uzun süredir provalara gelemez oldu. Ancak çekim ya da toplantı aralarında vakit bulup telefonda konuşabiliyoruz.
TELEFONDA ANLATTI
Geçen hafta olay yaratan beyaz elbise de böyle bir boşlukta yapılan telefon konuşmasından sonra gündeme geldi. Rüyamda gördüm diyerek anlattı; ben de anlattıklarını gözönüne alarak atölyede beyaz bir kostüm hazırlattım. Fakat elbiseyi prova için evine yolladığımda bu elbisenin aklındaki elbise olmadığını söyleyip modeli yeniden tarif etmiş. Elbise, Hülya'nın tarifleri doğrultusunda yeniden şekillendirildi. O yine farkını gösterdi ve istediği elbiseyi giydi. Son yayın döneminde kendi kostümleriyle ilgili devamlı fikir üretip, taleplerde bulunarak başlayan merakını, şayet daha ciddiye alıp bu konuda çalışmalarını sürdürse, moda dünyası bir yıldız kazanmış olacak. Bu hafta da giydiği siyah elbise kendi modeli. Koleksiyonu gördüğünüz gibi gittikçe çoğalıyor. Benim, hayatımda Hülya Avşar'ı özel bir yere koyduğumu bilmenizi isterim. Kimse Dilek Hanif'i tanımazken, senelerce benim tasarımlarımı giydi. Bana göre, programın sonunda kostüm logosu olarak onun adı yer almalı, o benden daha çok hak ediyor. Herkesin rüyaları, hayalleri vardır. Hülya Avşar'ın rüyası gerçek oldu. Sizin de tüm istekleriniz, hayalleriniz gerçek olsun. Hayallerinizin peşinden koşarken, başkalarının ne düşündüğünü boşverin, zaten herkesi aynı anda mutlu etmeniz mümkün değil, önemli olan sizsiniz...
Dilek HANİF
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
