|
|
|
|
|
|
Büyükşehir Tiyatroları bana terbiyesizlik yaptı
İtalya'da teklif üstüne teklif alan Serra Yılmaz'ın İstanbul Büyükşehir Tiyatroları'ndaki görevine zabıta aracılığıyla son verildi. 15 yıllık çalışmasının sonrasında emeklilik hakkını kaybeden Yılmaz, "Terbiyesizlik yaptılar" diyor.
'Geçtiğimiz günlerde 6 aylık ücretsiz izin süresini geçirdiği için İstanbul Büyükşehir Tiyatroları'ndaki görevine son verilen Serra Yılmaz, sadece görevinden olmakla kalmayıp emeklilik hakkını da kaybetti. 5 yıl sonra emekli olmaya hazırlanan Serra Yılmaz, 15 yıl görev yaptığı İstanbul Büyükşehir Tiyatroları yöneticilerinin kendisine terbiyesizlik yaptığı iddiasında bulunuyor. Ünlü oyuncu, bu tanımlamayı, görevine son veriliş şekli nedeniyle yapıyor.
* Görevinize son verildiğini duyduğunuz an neler hissetiniz? Acıklı ve esef verici... Görevime son verildiğini bildiren bildiriyi evime zabıtayla gönderenler, mesai arkadaşlarım. Benim bir telefonum var, ben şu anda genel sanat yönetmeni olan kişinin bir dönem yardımcısıydım. En azından bir telefon açıp izin süremin sona erdiği halde benim tiyatroya gitmediğim için görevime son verildiğini söyleyebilir, sonra zabıtayı evime gönderebilirdi.
* Zabıtanın evinize gelmesi normal bir prosedür müdür, yoksa size karşı bir kasıt olduğunu mu düşünüyorsunuz? Elbette normal bir prosedür ama ben, benim görevime son verildiği için değil görevime son veriliş nedeni ve şekline isyan ediyorum. Şehir Tiyatroları yöneticileri bana terbiyesizlik yapmıştır. Onca yıl birlikte çalıştığım insanların beni muhatap almamaları terbiyesizliğin dik alasıdır.
* Görevinize son verilme nedeni nedir? Oyunculardan baskı oldu. Bazı oyuncular 'Biz bu kadar oyun oynuyoruz Serra neden oynamıyor?' diye yönetime baskı yaptı.
* Bir oyuncunun daha çok oyun oynaması kendi adına daha iyi değil midir? Eşitliğin en olmayacağı zamanlarda eşitlik cengaveri kesiliyorlar. Şehir Tiyatrosu'nda çalıştığım sürece ben gözle görünmeyen birçok çalışma yaptım. Tiyatroya hizmet etmek demek, aldığın maaşın karşılığını vermek demek, illa da sahneye çıkıp oyun oynamak değildir. Kendi imkanlarımla gittiğim yurtdışında birçok kez Şehir Tiyatroları'nı temsil ettim. Bunlar nedense bir türlü görülmek istenmedi.
* Şehir Tiyatrosu'nda sizi rahatsız eden konular neler? Ben bir tiyatronun memur zihniyetiyle işletilebileceğine inanmıyorum. Sabah 8'de git akşam 5'e kadar otur. Ben oyuncuyum, gidip bir yerlerde oturup insanları gözlemlemezsem, kitap okumazsam, gezip-tozmazsam kendimi nasıl geliştirir yeniliklere nasıl açık olurum?
* Peki neyi cazip geldi de siz Şehir Tiyatrosu'nda göreve başladınız? Düzenli gelir sağlaması. Fakat, bundan önemli olanı Emekli Sandığı hakkının bulunması. Bir oyuncu için, Emekli Sandığı önemli bir kurum. Ne var ki bundan da önemli olanı, Şehir Tiyatroları'nın unuttuğu bir işlevi. Bu da yeniliklere açık olabilecek kadar riske girme lüksünün olması. Bana en cazip gelen işlevi buydu.
* Riske girme lüksü nedir? İzleyici tarafından pek bilinmeyen, oyun yazarlarının oyunlarını sergileyebilme riski. Özel tiyatrolar maddi durumları nedeniyle adı pek duyulmamış yazarların oyunlarını sergileyebilme riskine giremezler. Tutmazsa zarar ederler. Ama Şehir Tiyatroları gibi ödenekli tiyatrolar bu riske girebilir. Çünkü kadrosundaki oyuncular ve teknik ekip o oyunu sahnelemeye koysalar da koymasalar da maaşlarını alır. Şehir Tiyatroları pek bilinmeyen yazarların oyunları tutmasa da büyük zarara uğramazlar. Yeni yazarların oyunlarının da sahnelenme gereksinimi mutlaka vardır. Aksi takdirde tiyatrolar aynı yazarlar çevresinde kısır döngüye girer.
* Emeklilik hakkınızın kaybolması sizde ne gibi yıkımlara neden oldu? Ben bankada trilyonları olan, tiyatronun maaşını göz ardı edecek kadar paralı biri değilim. Para için prensiplerimden ödün verecek kadar onursuz değilim. Bana yapılan saygısızlığı para için göz ardı edemem. Görevime son verilmesine neden olan bazı oyuncular, benim Şehir Tiyatrosu için yaptıklarımı yapsınlar sonra çıkıp konuşsunlar. Ben aldığım bir teklifle Şehir Tiyatroları'nı İtalya'da temsil edecektim. Şimdi tiyatronun mabedi sayılan İtalya'daki Piccolo Tiyatrosu'nda sadece kendimi temsil edeceğim.
* Yani ne yapacaksınız? Benden bir oyunu Piccolo Tiyatrosu''da sahnelemem istendi. 12 Haziran'a kadar zamanım var. Sergileyeceğim oyunu belirleyip bildireceğim. Eylül ayında ise bu oyunu sahneleyeceğim. Tek kişilik bir oyun olacak.
* Sizin bir ayağınız da İtalya'da... Ne yapıyorsunuz İtalya'da? Çocukken İtalyanca öğrenmeme vesile olan İtalyan bir aileyle olan ilişkilerim nedeniyle İtalya'ya yakınlık duymuşumdur. Daha sonra Ferzan Özpetek ile tanışmamla birlikte İtalya'ya daha sık gelir-gider oldum. Orada 'Karşı Pencere'yi çektik ve bu filmi büyük ilgi görüp birçok ödül aldı. Birkaç yeni teklif daha var şimdi...
* Nedir bu teklifler? Maurizio Ponzi bir televizyon dizisi çekecek. 6 bölümünde rol alacağım. Diğer teklif ise Hugh Hudson'dan geldi. Afrika'da çekeceği filmde bana bir rol verdi. Bir teklif de ev tiyatrosu oynamam için geldi. Teatro Rifredi'nin genel sanat yönetmeni Angelo Savelli Floransa'da ev tiyatrosunda rol almamı teklif etti. Önümüzdeki aylarda başlayacağım.
MEHMET ÇALIŞKAN
|
|
|
|
|
|
|
|
|