|
|
DEP'te gerekçe de 'eskisinin yenisi'
DGM, Leyla Zana davasında yine ilk davadaki gerekçelere yer verdi. Kararda, Zana ve arkadaşlarının PKK'nın siyasi kanadında yer aldıkları belirtildi.
Ankara 1 No'lu DGM, Leyla Zana ve arkadaşlarının Avrupa Birliği Uyum Yasası'na göre yeniden yargılandığı davada, 1994'teki kararındaki gerekçelere yer verdi. DEP eski milletvekilleri Leyla Zana ve arkadaşlarını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türkiye aleyhine verdiği karar nedeniyle Uyum Yasası'na göre yeniden yargılayarak, eski cezayı tasdik eden Ankara 1 No'lu DGM, gerekçeli kararını açıkladı. Mahkeme'nin "Ek Gerekçeli Karar" adını verdiği kararın esas ve karar numaraları da 1994'te verilen kararın numaralarını taşıdı. İddia, savunma, deliller ve değerlendirmeler bölümlerinden oluşan kararın "deliller" bölümünde, Mahkeme'nin 1994 yılında verdiği, AİHM tarafından tazminata konu olan ilk karar da yer aldı. DGM, kararında Leyla Zana, Orhan Doğan, Hatip Dicle ve Selim Sadak için "hükümlü" sıfatının yanı sıra "sanık" sıfatını da kullandı.
'AİHM ESASA DOKUNMADI' DGM'nin kararında "AİHM'n ilk yargılama sürecinde heyetteki askeri üyenin varlığı, tanıkların dinlenmemesi ve sanıklara ek savunma verilmemesi nedeniyle Türkiye'yi mahkum ettiği" belirtildi. Kararda bu usul eksikliklerinin tamamının giderildiği belirtildi. Kararın bu bölümünde şöyle denildi: "AİHM, mahkememizce verilen kararın esasına dokunmamıştır. Açık bir deyim ile 'hükümlüler suçsuzdur, beraatları gerekirken cezalandırılmaları hakkaniyete aykırıdır' dememiştir." Zana ve arkadaşlarının kendilerini fikir suçlusu gibi gösterdikleri belirtilen kararda şu ifadelere yer verildi: "Hiçbir öldürme veya yaralama olayına katılmayan, sadece PKK örgütünün merkez komitesinde yer alıp örgütü sevk ve idare edenler fikir suçlusu mu sayılacaktır. Hükümlüler, PKK'nın kurmak istediği Kürt devletinin yöneticisi gibi hareket ederek, Bekaa Vadisi'ndeki Öcalan'ın kampına gitmişlerdir. Buradan aldıkları talimatları PKK örgüt mensuplarına ulaştırmışlardır."
DÜŞÜNCEYE SİLAH BENZETMESİ DGM'nin kararında, eski DEP vekillerinin PKK'nın siyasi kanadında yer aldıkları ve düşüncelerini PKK'nın silahı olarak kullandıkları belirtildi. Kararın ilgili bölümünde şöyle denildi: "Kürt kökenli vatandaşlarımızın, devletin yanından ayrılarak PKK saflarında yer almalarını sağlamak için baskı uygulamışlardır. Türk parlamentosunda, 'yabancı dilim Türkçe' diyerek milletvekilliği yemini metninde Kürtçe kullanmaya çalışmışlardır, PKK'nın bayrağını simgeleyen renklerde elbiseler giyerek, PKK'nın kurmak istediği Kürt devletinin varlığını kanıtlamaya çalışarak, fikirlerini PKK'nın silahı gibi kullanmışlardır." Kararda, kaldırılmaları beklenen DGM'lere ilişkin "savunma" da yer aldı. Kararda şöyle denildi: "DGM, Anayasası'nın 143'üncü maddesinde belirtilen devletin yargı kuvveti içinde yer alan tarafsız, bağımsız bir mahkemedir. Kararları ancak Yargıtay'ca denetlenir. Açık bir deyimle DGM'nin kararına ancak Yargıtay dokunabilir. Bunun dışında hiçbir makam ve merci DGM'lere talimat veremez."
ERSAN ATAR / ANKARA
|