kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Yeniden devlet olma sınavı

Kıbrıs meselesinde Türkiye'nin ve Türk tarafının bundan sonra nereye varabileceği ve ne yapması gerektiğine ilişkin sağlıklı öngörülerde bulunabilmek için önce Annan bağındaki hasadın tercümesini yapmak lazım.
Ne yazık ki bu tercümeye ihtiyaç var. Ne yazık ki bu tercümeye en fazla muhtaç, hatta mahkum olan taraf Türkiye'dir.
Bir numaralı gerçek:
Cumartesi günü Kıbrıs'ta yenilen, hatta hezimete uğrayan Annan değil, AB'dir. Sandıktan asıl ve kesin zaferle çıkan ise, Annan süngüsü ile Kıbrıs'a en azından ortak olmak için savaş açan ABD ve -karnındaki- İsrail şahinliğidir.
Bugün artık ABD ve İsrail şahinliği Kıbrıs adasının ortağıdır.
Böyle bir kabulden yola çıkmayan hiçbir çözüm arayışının da geleceği yoktur.
-Efendim nasıl olur, ABD de aynen AB gibi Rum tarafının da 'hayır' oyu vermesi için büyük baskı uygulamıştır..
Hayret ki bu kabil itirazları, kendini Türkiye'nin en sıkı 'stratejik araştırma merkezi' zanneden kurumdaki emekli paşadan bile duyabiliyoruz.
Bu yoruma göre Kıbrıs Rum kesiminden 'hayır' çıkacağını tahmin edemeyen ABD inançla baskı uygulamış, uğraşmış, didinmiş amma gözünün ne kadar kör olduğunu şimdi anlamış bulunuyor!
Vah vah vah..
Yine bu yoruma göre ABD Kıbrıs için hali- sane barış tasarısı geliştiren mübarek bir güç merkezi sayılmalı! Aynen Irak'taki ABD barış ve özgürlük tasarısı gibi!
Doğrusu insan eğer küresel çete çıkarlarının saf gönüllüsü veya görevlisi değilse, çok kolayca görür ki, Annan'ın referandum için 'ille de 1 Mayıs'tan önce' diye yırtınmasının yegane anlamı vardır:
-Kıbrıs kağıt üzerinde bütünüyle AB'nin malı olmadan BM'yi Truva atı olarak kullanıp ABD ve İsrail şahinliğini adaya ortak hale getirmek..
Manevra başarıyla sonuçlanmıştır. Önümüzdeki ayların ada ile ilgili en önemli gizli gündem maddesi de KKTC topraklarında bir ABD üssü kurmak, bunun karnına da İsrail için özel bir 'güvenlik alanı' teşkil edecek kadroları yerleştirmekten ibarettir.
İki numaralı gerçek:
AB'nin Kıbrıs'la ilgili 'gelişmemiş oyuncu' numarasının küresel başpatron tarafından etkisiz hale getirilmesinde Ankara'nın büyük bir payı vardır. Annan Planı tam çöp tenekesini boylayacakken Ankara New York sürecini ihya eden 'çok değerli müttefik' oluvermişti.. (O günlerde AB'nin nasıl homurdandığını iyi hatırlayanlar ABD ile AB şahinleri arasındaki bilek güreşini daha doğru yorumlayacaklardır.)
1 Mayıs gününü iple çekerek 'Oh, Kıbrıs'ı tek başına yuttum' demeye hazırlanan AB acaba, düşmüş Annan süngüsünü yeniden kaldırarak pişmiş aşa su katan Türkiye'ye nasıl davranacaktır?
Üç ihtimal var: -Akılcı bir yaklaşımla bu kazığı sineye çekerek Türkiye'nin üyeliğini en kısa sürede gerçekleştirip bölgede ABD'nin kar- şısına gerçek bir güç odağı halinde çık- maya soyunmak.
-Bu kazığın hırsıyla Ankara'ya sıkı bir dirsek göstermek ve böylece Türkiye'yi neredeyse resmen ABD eyaleti haline getirecek süreci başlatmak.
-Ankara'yı iki arada bir derede tutmak üzere kapıyı tam kapatmadan ve tam açmadan 'ha-vet' demek!
Hangi tavrı seçeceklerini erkenden kestirmek için herhalde çok beklemeyiz.


Şimdi de Türkiye'nin yeni şartlarda Kıbrıs için ne yapabileceğini tartışmanın bir anlamı olabilir. Ama sadece anlamı olabilir, yararı veya sonucu değil. Sadece anlamı olabilir çünkü ciddiye alan aydın milleti adına tarihe karşı sorumluluğunu ödemeyi -en azından- denemiş olur. Yararı yok çünkü Türkiye 'yeniden devlet' olana kadar sağlam ve uygulanabilir bir dış siyaset belirleyemez.
Yeniden devlet olmak için ise ilk şart ayanbeyan ortada:
Evvel emirde ülkenin önemli birim ve kurumlarının birbirlerine karşı dayanılmaz güvensizlikleri ile (sözde müttefik) dış 'muadil'lere gösterdikleri akıl almaz güven, sistemli ve samimi biçimde hızla yer değiştirmelidir.
Kıbrıs'ta yeni dönem, Türkiye için yeniden devlet olma sınavıdır.
Ön eleme de bugün hemen başlamıştır! Türkiye yeniden devlet olma iradesine sahip ise, önce Ankara ile KKTC'deki Denktaş çizgisi ile Talat çizgisini tek dış siyasette buluşturabilmelidir.
Yoksa yeniden devlet olmak için bir başka bahara bakacağız..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sömürgede ırzın dünü-bugünü   / 04-05-2004
 AB'nin imparatorluğa dönüşümü   / 03-05-2004
 Evlat katlinde suç ortaklığı   / 30-04-2004
 Töre ve kavram cinayetleri   / 29-04-2004
 ABD ile AB arasında beynamaz   / 27-04-2004
 Yeniden devlet olma sınavı   / 26-04-2004
 Annan'a doğru Gazi'yi göreceksin, sakın şaşırma!   / 23-04-2004
 Vanunu günü   / 22-04-2004
 Time'ı takbih, Tayyip'i tenzih   / 20-04-2004
 Şaron'a Manavgat abdesti!   / 19-04-2004
ERGUN BABAHAN
Erkek iktidarı
Bu gazete anayasa paketi gündeme...
ERDAL ŞAFAK
10 yıla projektör
Türkiye'nin gelecekteki ekonomik,...
AHMET HAKAN COŞKUN
"Arka bahçe"den gelen sese dikkat!
Ne de çok seviyorlar...
MEHMET BARLAS
Suya sabuna dokunmayanlar, tüm çamaşırları AK Parti'ye...
ALİ KIRCA
Asıl utanç, işgalin kendisidir!
Çocuklarınız bir gün bu...
REFİK DURBAŞ
Ali Müfit Gürtuna'nın açıklaması...
Sayın Balçiçek...
SAVAŞ AY
Erman Toroğlu "o gemi" yi anlattı!..
Bir süredir Erman...
ÖMER LÜTFİ METE
Ermenistan için Ankara ile Bakü'yü...
HINCAL ULUÇ
Ben bu gazeteciliği anlamıyorum..
Galatasaray tarihinin...
Karadeniz köpürdü: 4-0
Karadeniz köpürdü: 4-0
Geçen yılki finalin rövanşında perdeyi Mehmet Yılmaz açtı. Gökdeniz...
Güvenlik sıfır
Güvenlik sıfır
2005 Şampiyonlar Ligi finali oynanacak Olimpiyat Stadı'nı dün teftiş...
'Biz kimsenin arka bahçesi değiliz'
'Biz kimsenin arka bahçesi değiliz'
İyi tanınmamaktan şikâyetçiler. "Diğer öğrencilerden bir farkımız...
Sezer'den meslek lisesi uyarısı
Sezer'den meslek lisesi uyarısı
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, İktisat Kongresi'nde yaptığı...
Ölüm nöbetleri mercek altında
Ölüm nöbetleri mercek altında
Dr. Siyami Ersek Kalp Hastanesi'nin, yoğun bakımında üç hastayı...
Okullara seçmeli din dersi önerisi
TBMM Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Tayyar Altıkulaç,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.