kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Sinema
    Çizerler
    Teknoloji
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Tezgah açmaya ciple gidiyor
Pazar tezgahından bir servet kazandı

İflas ettikten sonra semt pazarlarında takı ve peruk satmaya başlayan Ayşegül Gündoğdu zengin oldu. Genç kadını işe özel şoförü götürüyor.

39yaşındaki Ayşegül Gündoğdu iflas ettikten sonra pazarcılık yapmaya başlamış. 6 yıldır haftanın hemen her günü İstanbul'un ünlü semt pazarlarında tezgah açan Gündoğdu'nun yanında artık beş kişi çalışıyor. Ev, minibüs ve bir de son model cip satın alan Gündoğdu, oğlunu da özel bir kolejde okutuyor.



***

Tezgah açmaya ciple gidiyor

İflas ettikten sonra çaresizlikten pazarcı olan Ayşegül Gündoğdu, bu meslekten de zengin olunabileceğini herkese gösterdi. Pazarlara son model cipiyle gidip gelen Gündoğdu, aynı zamanda bir patron. Yanında beş kişi çalışıyor, hatta şoförü bile var.
Ben haftanın her günü sabah 05.00'da kalkıp gece yarılarına kadar çalışıyorum ama karşılığını da alıyorum.

İşsizlik korkusu yaşayanların en büyük tesellisi "Hiçbir iş bulamazsam pazarda limon satar yine geçinirim" söylemidir. Diğer bir deyişle pazarda limon satmak bir Türk için en son yapılacak iştir. Ancak pazarcılık da bir meslektir ve bu işten geçim sağlanabilir. Hatta pazarcılık yaparak zengin bile olunabilir. Bunun en güzel örneği, Ayşegül Gündoğdu adlı pazarcı bir kadın. 39 yaşındaki Ayşegül Gündoğdu, altı yıldır yaptığı pazarcılıkla ev, minübüs, hatta son model bir cip bile almış. İşte pazarcı Ayşe'nin (Herkes onu Ayşe adtanbaşaröyküsü...

Ayşegül GündoAnadolu Lisesi mezunu, iyi derecede bilen bir kadAnadolu Lisesi'ndeki İngilizce eğitimiyle yetinmeyip okuldan sonra uzun süre İngilizce kursu almış. Bir süre yönetici sekreterliği yaptıktan sonra ticarete atılmış ve 1987 yılında Avşa Adası'nda dükkan açıp mayo ve kıyafet satmaya başlamış. 10 yıl boyunca geçimini bu şekilde sağlamış. 1997 yılında yakın bir arkadaşı adına 10 milyarlık çek kesmesi hayatını altüst etmiş. Arkadaşı parayı ödemeyince kendisi ödemek zorunda kalmış. Bu onun için tam bir iflas olmuş. "Ne yapacağım?" diye arayış içindeyken Ortaköy'deki takıcılar dikkatini çekmiş. Borç parayla Tahtakale'den takı alıp Ortaköy'de 40 santimlik bir tezgah açmış. Ertesi gün yine tezgahını açmaya gittiğinde yer olmadığını görmüş. Yola bir bez açıp öyle çalışmış. Sonra zor da olsa Ortaköy'de kendine bir yer edinmiş.

Ortaköy'de haftasonları sattığı takılarla karnını doyurmaya çalışırken Ulus Pazarı'nın methini duymuş. Ulus Pazarı'nda bir tezgah kiralamış ve imitasyon tek taş yüzük satmaya başlamış. İtalya'dan gelen ve gerçeğinden ayırt edilemeyen bu yüzükler Ulus Pazarı'nda büyük ilgi görmüş. 10 milyona sattyüzüklerden iyi para kazanmş. Bu tatlkazanç ona pazarcçok sevdirmiş ve pazarcgelip geçici bir iş olarak demeslek olarak benimsemiş.

O ytamamen erkeklerin tekelinde olan pazarda bir kadtezgah açmaspek de kolay olmamş. Pazarcpazarda bir kadtezgah açtgörünce "Bu kadın da nereden çıktı, ne işi var burada?" diyerek tepki göstermişler. Erkeklerin tepkileri bu kadarla skalmamş; mallargetirip götürdüü arabasçizmişler, lastiklerini patlatmşlar. Bunlar Ayşegül Han'ı yıldırmamış ama pazarcılar yılmış olmalı ki, dört ayın sonunda birden karşılarına çıkan kadın pazarcıyı kabullenmişler. Ayşegül Hanım o günleri, "İlk zamanlar çok sıkıntı çektim. Çünkü ilk kez pazarda bir kadın pazarcı görüyorlardı. Galiba meslek elden gidiyor diye düşündüler. Bu yüzden de istemediler. Ama şimdi hepsi beni çok seviyorlar. Bu arada peşimden birçok kadın da pazarcı oldu. Sadece Florya'da 30 kadın pazarcı var" diye anlatıyor.

ERKEKLER İSTEMEMİŞ
Ayşegül Gündoğdu Ulus Pazarı'nın tek kadın pazarcısı olarak çalışırken bir de transfer gerçekleştirmiş. Tezgahının yanında limon satan Mehmet Can Aksun'u yanına almış. "Ben malları arabadan getirip götürürken zorlanıyordum. O zamanlar 13 yaşında olan Mehmet bana yardım ediyordu. Sonra Mehmet'e gel benim yanımda çalış dedim" diyerek transferi anlatan Ayşegül Han hala Mehmet'in kendisiyle birlikte çalıştığını da sözlerine ekliyor.

Pazarcı Ayşe, Ulus Pazarı'nda geçirdiği altı ayın ardından "Bu iş haftada bir pazarla olacak gibi değil" deyip Florya Pazarı'na da gitmeye başlamış. Zamanla Ulus ve Florya'ya yenileri eklenmiş. Şu anda 6 pazarda tehgah açıyor. Salı Yeni Levent, çarşamba Florya, perşembe Ulus, cuma Kadıköy, cumartesi Bahçeşehir ve Ortaköy ve pazar günü de Orkaköy'de çalışıyor.

Geriye bir tek pazartesi günü kalıyor ki, o gün de satın almayla uğraşıyor. Yani haftanın yedi günü çalışıyor. Sadece yüzük satarak pazarcılığa başlayan Ayşegül Hanım'ın tezgahında şimdi her türlü takı, saat ve peruk bulunuyor. Pazara peruğu ilk sokan pazarcı olarak da tanınıyor. Hala da birçok pazarda ondan başka peruk satan yok.

Ayşegül Gündoğdu ile röportajımızı Florya Pazarı'nda yaptık. Hava soğuk olduğu için sıkı sıkı giyinmiş 5. Sokak'ın ortalarındaki tezgahının başında çalışırken bir yandan da konuştuk. Önce bize pazarcılığın ne kadar zor bir meslek olduğunu anlattı. "Pazarcılık dünyanın en zor mesleklerinden biridir. Pazarcı sabah 05.00'de evden çıkar ve 22.00'den önce de evine dönemez. Kar, yağmur, soğuk demeden açıkhavada, ayakta saatlerce çalışır. Hele bir kadın için bu işler daha da zordur."

Peki pazarcılık kazançlı bir meslek midir, pazarcılıkla zengin olunabilir mi? Ayşegül Hanım'ım anlattıklarını duyunca zengin olunabileceğini anlıyoruz. "Eğer çok çalışırsan, işini bilir ve takip edersen, dürüst olursan, müşterilerine iyi davranırsan ve de sabırlı olursan tabii bu pazarcılıktan da büyük paralar kazanılabilir. Ben 6 yıldır haftanın her günü sabah 05.00'de kalkıp gece karanlıklarına kadar çalışıyorum. Ama karşılığını da alıyorum. Pazarcılıktan bir ev, bir van tipi minübüs ve bir de cip sahibi oldum. Kenarda üç-beş kuruş param var. Oğlumu da özel kolejde okutuyorum. Ayrıca yanımda 5 kişi çalıştırıyorum. Yani benim yanı sıra 5 aile daha geçimini bu tezgahtan sağlıyor. Ama birçok pazarcı benim sahip olduklarıma, hatta fazlasına sahiptir. Bunları da hak ettiğimizi düşünüyorum. Çünkü bizler kadar hangi işte çalışılırsa çalışılsın bunlara zaten sahip olunur." diyen Ayşegül Hanım'a hem şaşırıyoruz hem de hak veriyoruz. Çünkü pazarcılık herkesin yapabileceği bir meslek değil. Gerçekten çok zor ve yorucu.

Ayşegül Gündoğdu'ya ne zaman dükkan sahibi olacağını sorduğumuzda da bakın neler söylüyor; "Amacım alışveriş merkezlerinde dükkan açmak. Ama bunun için daha zaman var. Fakat dükkan açsam da pazarcılık devam edecek. Ben pazarcılığı bırakmam. Çünkü bu mesleği seviyorum. İnsanlarla birlikte olmayı, açıkhavada çalışmayı, pazardaki yaşamı seviyorum."
DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Barış'ın gözleri hayata gülmeye devam edecek
 Hasta yatağında bile en iyisi o
 Yeniçağın rehberi
 Ken Russell
 Klarnette saatçi basta kaynakçı
 O harap konak yeniden doğdu
 Basının iktidar olma tutkusu hiç bitmedi
 Aile boyu sörf
 5 yıl sonra aynı kader
 Yemeğe misafir çağırabilirsiniz
 Hastane gibi müze
 İnsanlar... İnsancıklar...
 Entelektüel yakışıklı Ethan Hawke
 Çatıda kıran kırana futbol
 Ege'de Yakınlaşma
 40 METREKARE FRANSA
 İki güzelin paylaşamadığı F 1 patronu
 Kocasına öfkeli değil
 Kıyametin 3661 yıllık formülü
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Aslında herkesin hayali öylesine farklı...
ÖNCEL ÖZİÇER
Ebru Şallı yılın annesi olsun
Her yıl Anneler Günü...
İki bin yıllık şehrin Alman aşçısı
Dışarıda dolunay ve Roma var. Öyle bir masaya oturuyoruz ki! Burası Gambero...
Ödüllü genç aşçı
Türkiye'de her yıl Gastronomi Birliği Rotisörler Zinciri Derneği tarafından...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Günaydın | Bizimcity | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Sinema | Çizerler | Teknoloji | ON
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.