kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

Tartışmaya veda!

Önceki gün bu köşede yer alan yazının konusu seçim propagandalarıydı.
Miting meydanları, Türkiye'de hala, seçimlerin en büyük rengi
Ama en etkili yolu değil...
Amerikan demokrasisinin keşfederek dünya demokrasilerine armağan ettiği "seçimde televizyon faktörü" artık Türkiye'de de en güçlü silah.
Ne var ki bütün silahlar gibi, hedefi vurup vurmaması nasıl kullanıldığına bağlı...
Televizyonun "nasıl olursa olsun" kullananın işine geldiği düşüncesi, aslında içi boş bir inanç.
Başka ülkelerde olduğu gibi, Türkiye'de de seçimlerin tarihi "kullandığı televizyon silahı"yla intihar eden parti ve liderlerin hikayeleriyle dolu...
Özel kanalların seçim tarihi bir yana.
Tek kanallı "devlet televizyonu" döneminin seçimlerdeki işlevine ilişkin "hatıralar", onu "tepe tepe" kullanmak isteyen iktidar erki açısından hayal kırıklıklarının romanı gibidir.
1973 seçimlerine giden Türkiye'nin "yarı-askeri" yönetimi, kapılarını Ecevit'e büyük ölçüde kapattığı televizyonda seçim gecesi Ecevit'in "seçim başarısı"nı işitmek zorunda kalır. (Yetmezmiş gibi bir de Erbakan'ın...)
1977 seçimlerine giden Türkiye'nin "Birinci Milliyetçi Cephe" koalisyonu; "ev sahibi" gibi kullandığı televizyonda 6 Haziran 1977 sabahı, "en büyük hasmı" CHP'nin ve Ecevit'in, cumhuriyet tarihindeki "en büyük seçim zaferi"nin haberlerini duyar.
1979 ara seçimlerine giden Türkiye'nin Başbakanı Ecevit; kendi haberleriyle dolu geçen bir yıldan sonra, televizyonda, iktidardan ayrılmasına yol açan ünlü "Beş-Sıfır"lık seçim yenilgisini yaşar.
1983 seçimlerine giden Türkiye'nin "askeri 12 Eylül yönetimi" dev bir propaganda kampanyasıyla desteklediği "yarı-askeri" partinin; desteksiz siviller karşısında ağır hezimetine tanık olur.
Ve... Aynı seçim "Türkiye'de televizyonun doğru kullanımı" açısından bir dönüm noktasının yaşandığı da yıl olur.
Çünkü artık Türk siyasi hayatında "iletişim" denen sihirli aygıtı kullanmasını "en iyi" bilen adam "siyaset sahnesi"nde rol alır: Özal...
12 Eylül'ün, zaferini perçinlemek ve rakiplerini ezip geçmek için düzenlediği "unutulmaz" açık oturumda, silahı sahibine çevirir.
Ve... Vurur!
1983 seçimlerinin galibi olur.
Sonraki dönem, Özal'ın televizyonla "hünerli bir oyuncak" gibi oynadığı zamandır artık.
Türk siyasetinin "asık suratlı ve lacivert elbiseli" devlet adamı portresini yerle bir eden adam, "Kaseti koyup neşesini bulduğu" ve altın kalemi gözümüze doğru sallayıp durduğu "İcraatın İçinden" renkli manzaralarla sokaktaki adamı adeta hipnotize eder.

***

1990'larsa özel kanalların, seçim sürecine "buldozer" gibi daldığı yıllardır. 90'lar Türk siyasetinde "tartışma" zamanıdır.
İkili, üçlü, beşli, onlu, kırklı, binli... Hararetli, yüksel volümlü...
Ve tartışmaların seçimlerin kaderine -hiç tartışmasız- damgasını vurduğu yıllar...
Önceki günkü yazımız, bu seçimle birlikte televizyonda yeni bir dönemin başladığını söylüyor; ancak "o"nun ne olduğunun cevabını bir sonraki yazıya bırakıyordu.
Başbakan Erdoğan bizim bugünkü yazımızda söyleyeceğimizi dünden açıklayıverdi:
AK Parti, artık televizyonda "seçim tartışmaları"na katılmayacaktı!
Seçimlerin "favori" ve "büyük" partisi katılmadığına göre, demek ki bu seçimde alışılmış tartışmalar olmayacaktı...
Bu yeni bir "trend"mi; geçici bir karar mı?
Tartışma kime lazım? İktidara mı, muhalefete mi?
Bu seçim böyle geçecek besbelli... Seçimlerde televizyonun yerini ise asıl bir sonraki seçimlerin "öncesi ve sonrası" belirleyecek.
1973'te başlayan "en uzun televizyon" dizisi, öyle ya da böyle devam edecek!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Tartışmaya veda!   / 28-02-2004
 Propaganda   / 26-02-2004
 Sizi seçeni seçin!   / 24-02-2004
 Kaymakamı kurtarmak!   / 21-02-2004
 Sabah serinliği   / 19-02-2004
 Son kullanma tarihi   / 17-02-2004
 Kar, sevgililer ve caddeye uzak öyküler   / 14-02-2004
 Türkiye adası   / 12-02-2004
 Resimdeki gözyaşları   / 10-02-2004
 Kırk yılda yaşanan iki yıllık hayatlar   / 07-02-2004
ERDAL ŞAFAK
Yüzyılın projesi
Dünya başkentleri ve medyası bir...
AHMET HAKAN COŞKUN
Cinayeti kör balıkçı gördü
Bilinen fıkradır: Bir...
MANSUR FORUTAN
Bunları yazın evladım
T.F.F ve Digiturk'ün katkılarıyla...
MEHMET BARLAS
Diyarbakır'da geçen bir günün ilk...
ALİ KIRCA
En dı Oskar gooz tuu!....
Ödül kazananlara verilen...
REFİK DURBAŞ
Medyada 'şiir' savurganlığı
YayIm" ve "yayın" sözlü ve...
SAVAŞ AY
Ya acil bir şey gelirse...
Önceki gece başlayıp, sabaha...
ÖMER LÜTFİ METE
Garantili sandık kuruntuları
AdaylarInI açıklayana...
HINCAL ULUÇ
Mesele bataklığı kurutmak.. Ama nasıl?..
Adam gibi adamlar
Adam gibi adamlar
Japonya'da kardeşine vize alamadığı için F.Bahçe ile yolları birleşen...
Dikkat izleniyorsunuz
Dikkat izleniyorsunuz
Derbiyi Şükrü S aracoğlu'nda izleyen Hamburg Teknik Direktörü...
CHP'nin kökü bereketsiz
CHP'nin kökü bereketsiz
Erdoğan Bolu'da yaptığı konuşmada Baykal'ı eleştirdi: CHP dendiğinde...
CHP'nin şarkısı: Güzeller içinde bir seni seçtim
CHP'nin şarkısı: Güzeller içinde bir seni seçtim
Deniz Baykal 81 ilde yerel seçim adaylarını toplu olarak tanıttı.
'Seri seks katili' davada uyudu
'Seri seks katili' davada uyudu
Belçika’daki anne-babalara yıllardır ‘sübyancı sapık’ korkusu yaşatan...
'Kralın Dönüşü' şerefine 11 Oscar
'Kralın Dönüşü' şerefine 11 Oscar
Sinema dünyasının en görkemli ve saygın ödülü olarak kabul edilen...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.