kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Bir ülkenin A. Kaya tarihi

Önadı bile müphem kaldı: "Ali" mi yoksa "Ahmet" mi? Yine de, müteahhit A. Vedat Kaya, hiç kimse farkında olmadan apartmanlar diktikten epey sonra, 2004 yılının Kurban Bayramı'nda Türkiye'nin acılarla dolu hafızasına oturdu. Zümrüt çökmeseydi, böyle bir isim, öyle bir yapı gündemimizde olmayacaktı. Rüşvetin, kayırmacılığın, ahbap çavuşluğun, particiliğin, akrabalığın girip çıktığı belediyelerde imar işleri kovalamaya devam edecek, araziler bulacak, bir kaç daire mukabilinde apartmanlar dikecekti. Başka bir çoklarının yaptığı, yapmaya devam ettiği, yapacağı gibi. Oysa "A... Kaya"nın birden çağrıştırdığı bir garabeti paylaşayım sizinle ve nasıl bir ülkede yaşadığımıza dair, "birbiriyle çok ilgisiz" iki ismin, hayatımızı, yakın tarihimizi nasıl özetlediğini azıcık düşünmeye davet edeyim; zahmet buyurursanız.

***

Sadece şarkı yazan, sazıyla türkü söyleyen ve bir de kimimizi "rahatsız eden" konuşmalar yapabilen bir başka A. Kaya, Ahmet Kaya bu ülkede barındırılmadı. Bu topraklarda yaşatılmadı. Bu topraklarda ölme fırsatı bile bulamadı. Bu toprakların altında bile yatamadı. Bu topraklarda bir mezarı olmadı. Çünkü, söyledikleri, kendince inandıkları, kökeniyle bağlantılı sözleri, şarkıları, protestoları, öfkeleri "çok tehlikeli" bulundu. Bu tür tehlikelere karşı uyanık milletimiz, hep tetikte devletimiz, yıllar boyu tahkim edilmiş, her derde ceza yasalarımız, sayısız kere milli hassasiyetlerimiz vardı. Cinayet işlemiş bir genci, geçtiği yollara hüzünlenerek, duruşunu severek "popstar kahramanı" yapabilen SMS'li kalplerimizden, herhangi bir ölümde dahli bile olmayan o Kaya'ya bir insanlık şefkati çıkamadı. Çünkü devletçe, milletçe, biraz farklı sazı, biraz farklı sözü, biraz farklı sesi olanlardan korkmaya, esas korkunun bunlar olmasına, asıl milli cesaretin onlara karşı patlamasına alıştırılmıştık. Hep sandık ki, asıl tehlike; sazdır, sözdür, türküdür, yazıdır, düşüncedir, kitaptır, eleştiridir, kimliktir, yürüyüştür, protestodur, protesttir.

***

Oysa, devlet parmaklarımız, medya parmaklarımız, eh tabularını, korkularını sevdiğim millet parmaklarımız "tehlike" diye Ahmet Kayalar'ı işaret edip dururken, A. Vedat Kayalar, müteşebbis övgüleriyle toprağı derin kazıyordu. Toprağı derin kazıyor ve taammüden olmasa bile, tefessüh içinde çok katlı mezarlar dikiyorlardı. Devlet adamlarımız, belediye reislerimiz, bataklıkları, çamurları, fay hatlarını da gösterdiler parmaklarıyla: Fabrika dikin, apartman dikin, ona değmiş buna değmemiş dikin, harcı keyfinizce karın, demiri kafanıza göre çakın. Adapazarı'nı oyun, Kocaeli'ni yağmalayın, Gölcük'ü doldurun, Yalova'yı il yapın, Düzce'ye sonra bakın, Bingöl'ü boş verin. "Asıl tehlike, birlik-bütünlüğe kasıt" diye yaşı büyütülenlere idam sehpası kurulan, örgütlenme hakları kısıtlanan, sınırları kapatılan, toprağının kokusu yasaklanan, üniversitesinden aydınlar kovulan, kitapları toplatılan, yazarları içeri tıkılan bir ülkede... Ahmet Kayalar sazıyla, sözüyle yaşayamadı... ölemedi, gömülemedi bile. Lakin A. Vedat Kayalar, girişimci kimlikleriyle, müteahhit karneleri ve imar izinleriyle, sermayeleri ve rantlarıyla, toz betonlarıyla, çürük kolonlarıyla çok yaşadılar, toplu öldürdüler, onlarca insanı enkaza gömdüler. Ve biz, hepimiz değilse de çoğumuz, parmakların gösterdiği tehlikelere bakarken, önümüzdeki çukurları, oturduğumuz çürükleri göremedik bile.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor   / 04-02-2004
 Şaşkın ördek şeyinden dalar!   / 03-02-2004
 Tarlanızdaki filler!   / 02-02-2004
 'Best-seller' umutlar içinde...   / 01-02-2004
 Uyuyunca büyümüyorsun ki!   / 31-01-2004
 Uyuyunca büyümüyorsun ki!   / 30-01-2004
 'Kara liste'deki 'Türk'!   / 29-01-2004
 Hakemin yüz hatları   / 28-01-2004
 Kazayla başbakan olsam...   / 27-01-2004
 Bir kavganın anatomisi   / 26-01-2004
MEHMET TEZKAN
Rumların son umudu Denktaş
Diplomatİk söylemi bir tarafa...
EMRE AKÖZ
'Retro' bir karikatür
OlayImIZ nasıl başladı? Bir açıdan...
UMUR TALU
Bir ülkenin A. Kaya tarihi
Önadı bile müphem kaldı:...
ÖMER LÜTFİ METE
Şeytan'a Taşlanmak
Tam da 'Şeytan Taşlama' yerindeki...
REFİK DURBAŞ
Kış koşulları için öneri
Araç lastikleri konusunda...
SAVAŞ AY
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e malumaten arz!..
Sayın Cemil...
İpotekten zirveye
Evinin ipotek parasıyla başladığı seçim kampanyasında açık ara...
Fransa parlamentosu türbanı tartışıyor
Bir süredir Fransa gündeminin en önemli maddesi olan "türban, kipa ve...
Aradaki fark 1 milyon dolar
Aradaki fark 1 milyon dolar
Kartal'dan yıllık 1.8 milyon dolar alan yıldız oyuncu Japonlar'a...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.