kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Celik @ SABAH
 

Sol, istikrar ve değişim

'İstikrar' ve 'değişim' birbirinin tanımlayıcısı ve 'test' alanıdır. Ne tek başına istikrar tartışılabilir, ne de tek başına değişimden söz edilebilir. İstikrar ve değişim ancak ikisinin bir arada bulunmasıyla anlamlıdır.

Değişimle test edilmeyen istikrar kaba bir statükoculuktur. İstikrarla çerçevelenmeyen değişim de neyi hedeflediği belli olmayan bir başka şeye dönüşümden ibarettir.

Bu nedenle siyasal sistemler açısından değişim ve istikrar birbirinin 'pusula'sıdır.

***

Sol siyasetin değişim ve istikrar karşısında geliştirdiği yaklaşımlar bu bütünlükten yoksundur. Türk sol siyaseti çok uzun zamandır, 'değişim dinamiğinden yoksun bir istikrar kavramı' ile hareket etmektedir. Böylece solun siyaset adına ortaya koyduğu yaklaşımların toplamı 'statükoculuk' şemsiyesi altında toplanıyor. Bu çeşitli yollarla gerçekleşiyor...

Sol siyaset temelde 'eşitsizlikleri gidermeye' dönük bir siyasi perspektif içinde hareket eder. Sağın genel olarak eşitsizlikleri toplumsal mekanizmaların işleyişi içinde zamana yayarak gidermeye dönük yaklaşımına karşı, sol siyaset 'tarihin ve siyasetin dinamiğinin eşitsizlikleri gidermeye dönük vurgulu ve hızlı hareket etmesi gerektiğini' benimser.

Türk sol siyaseti ise eşitsizlikleri tanımlamada ve bunlar üzerine siyaset kurmada ciddi bir gerilik göstermektedir. Çünkü 'değişimden yoksun bir istikrar fikri' sol siyaseti statükoculuğa yöneltmiştir. Bu da esasında 'siyasetsizleşme'nin bir parçası olmak demektir. Bu yaklaşımda eşitsizlikleri algılamaya ve buradan siyaset üretmeye dönük bir bakış var olamaz, bunun yerine 'mevcut'u koruma kaygısı temelinde eşitsizlikleri görmezden gelme tavrı egemenleşir.

Sol adına solun genetiğinin tam zıddında siyaset yapmak demektir bu. Esasında ise, sol siyaset sağdan değişimi ve istikrarı algılama konusundaki yöntemleriyle farklılaşır. Türk sol siyaseti ise değişim karşısında katı direnci temsil etmektedir. Böylece istikrarı da yanlış konumlandırmaktadır...

Değişim genel bir toplumsal taleptir. Siyasetin görevi toplumsal talepleri siyasi temsile dönüştürmektir. Değişim dinamiklerine dönük farklı yöntemler ve siyasetler geliştirmek yerine, değişime direnci temsil etmek ise toplumsal taleplere sırtını dönmek, 'siyaset karşıtı' bir pozisyon almak demektir. Sol, değişim karşısında böyle bir çizgiyi temsil ettiği için, sol tarafından temsil edilmeyi talep eden demokratik toplumsal dinamikler askıda kalmaktadır.

***

Türk sol siyasetinin, siyasetin toplumdan yola çıkarak, toplum adına ve toplumla birlikte yapıldığını esas alması gerekiyor.

Bahsedilen toplumun, şu anda yaşayan organizma olduğunu, canlı, talep eden, yeni demokratik dinamikler üreten, sahici toplum olduğunu görmek gerekiyor.

Hayali bir toplum anlayışı değildir bu. Türkiye'ye özgü sol siyasal mühendisliğin bir projesi gibi algılamamak gerekiyor toplumu. Siyaset üretmekle siyasetsizleşme arasındaki zemin farkı buradadır. Zihinlerdeki eskizleri topluma giydirmek yerine, toplumsal dinamikleri esas alarak siyaset yapmak gerekiyor.

***

Sol'un siyasetin toplumun durduğu yere gidilerek yapılması gerektiğini fark etmesi, Türk siyasal hayatı için gereklidir. Siyasal hayat zaman zaman istikrar, zaman zaman da değişim diyen bir sol ile yeterli zenginliğe kavuşamaz. Toplumun durduğu yere gitmek yerine, sürekli toplumu kendi durduğu yere çağıran bir siyaset biçiminin sıfatı sol olamaz. Sol'un sol olması, istikrar ve değişim arasındaki ilişkilerde yeni yöntemler önererek toplumun karşısına çıkması, demokratik siyasal hayatın ihtiyacıdır...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sol'un toparlanması   / 14-01-2004
 Muhafazakârlık mı, demokratlık mı?   / 12-01-2004
 Muhafazakârlık ve demokratlık   / 11-01-2004
 Jeo-politik ve siyasi değer üretimi   / 09-01-2004
 Bir yol haritası olarak Türkiye   / 07-01-2004
 Jeo-politik mirasyediliği ve yönsüz değişimciliği aşmak...   / 05-01-2004
 Denge, ahenk, hayat...   / 04-01-2004
 Kendisi kalmak, dünyalı olmak...   / 02-01-2004
 Kendini aşmayı öğrenmek   / 31-12-2003
 Toplumsal akılla barışmak...   / 29-12-2003
ERDAL ŞAFAK
Meclis alkışı hak etti
Tüm televizyon kanallarında...
AHMET HAKAN COŞKUN
Ey AKP yetkilileri!
FARKINDAYIM, bugünlerde çok...
ÖMER ÇELİK
Sol, istikrar ve değişim
'İstikrar' ve 'değişim'...
HINCAL ULUÇ
Gençlere gerçek fırsat.. Akademi Türkiye!..
Akademi...
Mutsuz olurlar
Mutsuz olurlar
Başkan Bilgili'nin "Alırız" dediği Arif, Bülent, Hakan Ünsal, Hakan...
Sistemin adı Pierre
Sistemin adı Pierre
Teknik Direktör Daum, şampiyonluk umutlarını takımın en golcü ismi...
Hem övdü hem uyardı
Hem övdü hem uyardı
40 yıldır Türkiye'ye gelen ilk AB Komisyonu Başkanı olan Romano Prodi...
Vekillere dokunulacak
TBMM Genel Kurulu, Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Ceza Hukuku...
Valinin omuzladığı adam
Valinin omuzladığı adam
İzmirli hayırsever işadamı Tonguç Ösen, Hüsnü Bornovalı İlköğretim...
Danıştay Başkanı: Tüm yargı yıpratılmamalı
Danıştay Başkanı: Tüm yargı yıpratılmamalı
İddiaların yargıya yönelik güvensizliği artıracağı uyarısında bulunan...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.