kapat
21.11.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL



EMRE AKÖZ


Bizim '11 Eylül'ümüz 20 Kasım

Böyle bir günde, içim kan ağlarken ne yazmalı? Sadece birkaç izlenim...

* Cumartesi günkü sinegog bombalamalarıyla ilgili olarak "İşte bu da Türkiye'nin 11 Eylül'ü..." denmişti. Görünen o ki bizim asıl 11 Eylülümüz maalesef dündü "20 Kasım!"

* Bir başka yorum Türkiye'nin 1960'lardan bugünlere 50 bine yakın insanını terör olaylarında yitirdiği... Ve teröre karşı deneyimli olduğumuz yönünde. Sanırım buna da katılmak mümkün değil.

İki önemli süreç vardı 1980 öncesindeki 'anarşik ortam'daki 'yaygın' terörün aktörleri içteydi. Sağcılar, solcular, devlet içinde yuvalananlar... 1980'lerden başlayıp 15 yıl süren terör olaylarının da niteliği farklıydı. Çünkü yapan örgüt belliydi PKK. Bu örgütün elbette uluslar arası bağlantıları vardı. Şimdi ise başbaşka bir terör ortamına girdik.

Nedir yeni olan?

Bir kere kaynak belli değil Kim yapıyor, kime yaptırıyor? Amacı nedir?

İkincisi, apaçık bir biçimde dünya çapında sürdürülen müthiş bir egemenlik mücadelesinin parçası haline geldik. Türkiye'nin politikalarını değiştirerek kendi çıkarlarına uygun bir yöne doğru itmek istiyorlar.

Üçüncüsü 'sokaktaki insan', 'sıradan vatandaş', 'olup bitenle ilgisiz şahıslar' kitlesel halde terörün hedefleri arasına girdi. Şimdiki duruma en çok benzeyen olaylardan biri 'Mavi Çarşı' patlamasıydı.

* Daha önce işin ekonomik boyutu ikinci, üçüncü plandaydı. En çok turistlere yapılacak saldırılardan korkuyorduk. Şimdi ise özellikle Levent'teki patlama bu yönü güçlendirdi. Borsada işlemlere son verilmesi de bunun sonucu.

* Sinagog bombaları Türkiye'yi, İsrail'e... Dünkü bombalar da İngiltere'ye 'yakınlaştırdı'. Sırada hangi ülke var?

* Ekranlara kan ve acı görüntülerinin yansıtılıp yansıtılmaması da tartışılıyor. Bu ilginç bir durum. Sabah'ın dünkü manşetini hatırlayın 13 yaşındaki ilköğretim okulu öğrencisi Ahmet Vural Ocaksönmez, sinagog saldırısından sonra kaçmamış ve bir yaralıya yardım ederek, onun hayatını kurtarmıştı. Hayat maalesef böyle Siz istediğiniz kadar çocukları dehşetten, vahşetten uzak tutmaya çalışın... Gerçekler onları buluyor. Ölen ve yaralananların çocuğu yok mu? Küçük akrabaları ve komşuları yok mu? Evlerde, okullarda, parklarda bu olay konuşulmuyor mu?

* Saldırıların hem ulusal, hem de uluslar arası birçok amacı var. Ulusal planda ilk aklıma gelenler biri hükümetteki AKP'in 'dini duyarlılığa sahip' tabanı ile olan bağını koparmak olsa gerek. Bir başkası devletin ve hükümetin sertleşmesini sağlamak.

* Tabii hemen bu vahim olaydan hareketle politika yapmaya çalışanlar ortaya çıktı. Birisi 'sıkıyönetim' ilanını istedi. Bir başkası 'şu anda görevde olmayan terör uzmanlarının geri çağrılmasını' önerdi. Diğeri hükümeti suçluyor.

* Bazıları da cumhuriyetten, laiklikten söz ediyor. Şimdi sırası mı? Konu bu mu, mesele bu mu? Sanmıyorum... Elbette bölgedeki her ülkede olduğu gibi bizde de şiddet taraftarı radikal Müslümanlar var. Hatta büyük olasılıkla saldırılarda rol oynadılar. Ancak bu kez bombaların amacı "Demokratik, laik cumhuriyeti yıkalım, onun yerine din devleti kuralım" şeklinde özetlenecek bir politikayı uygulamak değil ki... Yukarıda sözünü ettiğimiz 'küresel egemenlik mücadelesi'nin parçası bu olup bitenler...

* Siz terörü yapanı ve yaptıranı aptal mı sanıyorsunuz? Türkiye gibi büyük bir ülkenin; ne kadar güçlü olursa olsun, kaç kişiyi öldürürse öldürsün böyle üç beş bombayla yıkılmayacağını bilmiyorlar mı? Elbette biliyorlar. Onların amacı Türkiye'nin özellikle uluslar arası konulardaki siyasetini etkilemek. Yönünü, çizgisini, üslubunu değiştirmek.

* ABD'nin Irak'a saldırdığı günlerde, özetle şöyle yazmıştım "Bu savaş bazı kesimlerin gözünde terörizmi meşrulaştırıyor." Merak ediyorum O günlerde ABD ile komşu olacağımızı sevinçle duyuranlar acaba şimdi ne düşünüyor?

21'İNCİ YÜZYIL BİZİM İÇİN DÜN BAŞLADI
Elbette 'resmi' olarak yeni yüzyıla üç yıl önce girdik. Ancak her yüzyılın bir ruhu vardır ve bu ruhun değişmesi başka başka tarihlerde olabilir. Örneğin birçok tarihçi için 19'uncu yüzyıl 1900 yılında değil, Birinci Dünya Savaşı'nın başladığı 1914'te son bulmuştur. Sanırım 20'nci yüzyılın ruhu da 11 Eylül 2001 tarihinde, New York'ta İkiz Kuleler'e yapılan saldırıyla bitti. Ve dünya başka bir çağa girdi. Ancak biz bu değişimi pek fark edemedik. Uzaktan izledik. Türkiye 21'inci yüzyıla dün girdi.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
hibe destekler

Sarı Sayfalar
GreenCard
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır