kapat
16.11.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ
limasollu
TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL



GREENCARD

İLKER SARIER


Kredi kartları hukuksuzluğu

Ankaralı okurumuz Bülend Büyükakın, önemli bir soruna parmak basıyor.

"Sayın Sarıer;

Bildiğiniz gibi "Fahiş Kredi Kartı Fazileri" konusunda ATO Başkanı Sinan AYGÜN bir haklı mücadele başlatmış ancak basından bu konuya gerekli destek gelmemişti.

Sn. AYGÜN'nün; Sn. Başbakan dahil ilgililere yazdığı mektuptanda anlaşılacağı üzere, durum vahamet arzetmektedir.

Tüketici(araç-ihtiyaç) kredileri aylık faizi % 2,5-3,0 kredi kartları faizi ise aylık % 6-8 (yıllık bileşik % 128 ve üzeri)dir. Yıllık enflasyon ise % 28 ve altında edilmektedir.

Zorunlu bir kredi kartı kullanıcısı olarak, şahsım ve 12 milyon kredi kartı sahibi adına; bu fahiş kredi kartları faizleri konusunu kamu oyuna taşımanızı rica çalışmalarınızda başarılar dilerim. Saygılarımla. Bülend BÜYÜKAKIN"

Reel banka faizleri
Şimdi de, ATO Başkanı Sinan Aygün tarafından hazırlanıp, bütün milletvekillerine, bakanlara ve Başbakan Erdoğan'a gönderilen, "Bankaların kredi kartlarına uyguladıkları! Faiz oranlarına bakalım.

ATO Başkanı Sinan Aygün aynen şöyle soruyor

"Bankalar, kendisine 1 yıl vadeli 1 milyar lira yatıran müşterisine yüzde 34 faiz üzerinden 1 yıl sonunda 1 milyar 340 milyon lira ödeme yaparken, aynı müşterinin 1 milyar liralık kredi kartı borcundan dolayı yıl sonunda 3 milyar 240 milyon lira ödeme bekliyor. Bu nerede görülmüş bir iştir? Bu tefecilik değil midir?"

Ben de diyorum ki evet öyledir. Bu uygulama, nasılsa kredi kartı kullanmak zorunda olduğu varsayılan milyonlarca insanın, fahiş bir uygulama ile kıskaca alınması anlamındadır.

Diyebilirsiniz ki, bu işlem, banka ile müşterisi arasında özel bir ticari işlemdir, müşteri yüksek faiz oranlarını kabul ediyorsa, bunu ödemek zorundadır.

Ama bankalardan da, "basiretli bir tacir" gibi davranmaları beklenir. Bankalar para alır para satar.

Parayı alırken, "yüzde 34 ödemek" ile parayı satarken "yüzde 120-150" almak, hangi basirete ve mantığa dayandırılabilir? Hiçbir mantığa dayandırılamaz. Çok basit bir hesapla, bir banka, satın aldığı paraya yüzde 34 öderken, sattığı paradan yüzde 134 alıyorsa, arada "yüzde 100" kalır. Elbet bir takım masrafları da olacaktır bi işin ama dünyanın neresinde, bir ticari faaliyette yüzde 80-90'lara varan kar olabilir?

Bankalar, birbiri ardına yıllık kâr açıklıyorlar. Allah arttırsın, gözümüz yok. Kâr etmek de zaten günah değil...

Ama "fahiş kâr", etiğe aykırıdır. Bunun hukuki anlamı da şudur

Siz bir faaliyetten fahiş kâr sağlıyorsanız, hele hele bu kadar açık rekabet ortamına rağmen sağlğyorsanız, burada müşterilerin "kandırılması" veya "icbar" edilmiş olması söz konusudur. Hiçbir banka kimseye zorla kredi kardı vermiyor. Ama, toplumsal şartları, ekonomik koşulları, kentsel yaşam dayatmalarını ve pompalanan reklamları da hesaba katmalı..

12 milyon kredi kartı müşterisinin "çaresiz" bırakılmış olması, ticari ilişkide bir "gizli hukuksuzluk" olduğuna delalet eder.

Yılda 20 milyar doların döndüğü bir pazarı, bankalar el birliği ile kötüye kullanmaya devam ederlerse, bu pazar sonunda yokolup gidecektir.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
hibe destekler

Sarı Sayfalar
GreenCard
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır