|
 |
|
FAİK ÇETİNER
Kim üzülsün
Kadrolar açıklandığında kimin, nasıl oynayacağını tahmin etmek için futbol uzmanı olmaya gerek yoktu. Evindeki Galatasaray ofansif, deplasmana gelmiş Fenerbahçe ise defansif bir futbol sergileyecekti. Maç başladı, yanılmadık. Fenerbahçe kapanıyor, Galatasaray yükleniyordu. Fenerbahçe rüzgarı da arkasına alınca ilk yarıda daha az sıkıntı yaşadı. Galatasaray'ın rakip defansı ısrarla ortadan delmeye çalışması büyük bir avantajdı. Fenerbahçe devre biterken daha da büyük bir avantaj yakaladı. Kemal'in golü böyle oyunlar için bulunmaz nimetti. Galatasaray, gole hemen cevap verip bu avantajı ortadan kaldırdı.
İkinci yarıda Galatasaray'ın rüzgarla daha etkili olacağını düşünürken gol yine Fenerbahçe'den geldi. Dün avantajlarını hiç kullanamayan Fenerbahçe golü yine çabuk yedi. Galatasaray'ın attığı bu golün bir diğer adı tartışmasız şans idi.
Golün Galatasaray'ı ateşleyeceğini beklerken sahada yine Fenerbahçe öne çıktı. Sarı-kırmızılı takımın çok adamla gole dönük oynaması, orta alanın defansif oyuna katkıda bulanmaması, Fenerbahçe'yi tahminlerden daha fazla pozisyona soktu.
Kazanmak için oyunu riske eden ve defansında inanılmaz hatalar yapan Galatasaray'a karşı Daum'un Yusuf'u 90 dakika yanında oturtması, düşüncesinin en güzel ispatıydı. Hem de sahada hiçbir olumlu icraatı olmayan torpilli Serhat dururken.
Sonuçta maça kendini daha iyi hazırlayan Fenerbahçe istediğini elde etti diyelim ve maçın can alıcı finaline gelelim. Galatasaray kötüydü, tamam. Fenerbahçe yenilgiyi hak etmedi, tamam. Van Hooijdonk son dakikalarda inanılmaz bir gol kaçırdı, bu da tamam. Ama maçın sonucunu süphesiz Muhittin Boşat tayin etti. Oyunun başında Bülent'in ceza sahası içinde Van Hooijdonk'a yaptığı hareketi süzemeyen, oyun biterken de Luciano'nun eliyle topu çelişini görmeyip bariz penaltıyı çalmayan Boşat, sanıyorum dün jübilesini de yapmış oldu.
Luciano'nun eli her şeyin önüne geçti. Bu el çok baş ağrıtacak. Böyle bir maçtan sonra kim üzüldü sorusuna cevap bulmak zor. Penaltısı verilmeyen Galatasaray mı? Galibiyete yakın taraf Fenerbahçe mi? Olayın kahramanı hakem Muhittin Boşat mı, yoksa MHK mı? Siz ne dersiniz?
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
