|
 |
|
Bektaşinin özü paylaşmaktır
Hacıbektaş'ın konukları evlerde ağırlanıyor. 15 bin kişiye ev sahipliği yapan evlerin başında Çelebi ailesinin bir kolu da var
Hacı Bektaş Anma Törenleri sırasında Çelebi konakları misafir ağırlama rekoru kırıyor. Otobüsler bu kasabaya girmeden önce onların evlerinin önünde mola veriyor. Her bir Çelebi konağına üç gün içinde gelen ziyaretçi sayısı on binleri bulurken, konukları ağırlamak için ekipler çalışıyor.
Ulusoy ailesi 700 yıldır Hacıbektaş'ta yaşıyor. Hacı Bektaş soyundan geldiği için onların Alevi-Bektaşiler için ayrı bir önemi bulunuyor. Bu özellikleri nedeniyle Çelebiler olarak tanınıyorlar. Bugün 80'e yakın aile bireyi içinde 13 tanesinin Hacıbektaş'ta konağı bulunuyor. Ve bu konakların her biri sorgusuz sualsiz gelen herkese kapılarını açıyor. Çelebi konakları Alevi-Bektaşiler'in bu kasabadaki ev sahipliğini yapıyorlar.
Belediye binasının hemen karşısındaki konaklar Aslan ve Doğan Ulusoy kardeşlere ait. Üç günlük anma törenleri sırasında yaklaşık 150 kişi burada kalıyor. Hacı Bektaşi'nin evlatları olarak gördükleri Ulusoy'lardan himmet aldığını anlatan Aşık Ummani yarı yaşındaki iki kardeşin elini öpmenin nedenini, "bizler saygı gösterip saygı alırız" diye açıklıyor.
HER ŞEY ORTAK YAPILIR
Hacı Bektaş-ı Veli soyundan gelen Ahmed-i Cemalettin Çelebi'nin torunları bu gün dedelerinin kültürlerini sürdürmek için kapılarını açtıklarını anlatıyorlar. Aslan ve Doğan Ulusoy kardeşlerin elini öpen ziyaretçiler onlara hürmetlerini bildirirken, isteyenler sofralarına ortak oluyor, isteyenler odalardan birinde diğer misafirlerle birlikte törenler boyunca kalıyor. Aslan Ulusoy üç gün içinde 150 kişiyi konuk ettiklerini kapılarının sonuna kadar açık olduğunu anlatıyor. Tüm bu konuk ağırlama işlerinin organizasyonunu yapan Şefika Ulusoy, "Bu evde tüm işler ortak yapılır, herkes herşeyi paylaşır" diyerek bu geleneğin sağlıkları el verdiği sürece devam edeceğini anlatıyor.
BİR HAFTADA 100 KURBAN
Yine Çelebi ailesinden Timurcan Ulusoy'un evinde ise tam bir şenlik havası hakim. Onun evi Timur Dede'nin evi olarak ünlenmiş. Timur dede bir hafta içinde yaklaşık 15 bin kişi ağırladığını söylüyor. Bu ağırlama töreni için tam 75 kişilik ekip çalışıyor. Bir haftada 100 kurban kesilmiş. Gece evde Cem ayinleri yapılıyor. Erler Mahkemesi kurularak Hacı Bektaşi geleneği sürdürülüyor. Burada konaklayanlar gece yarısı Cem Namazı'nı hep birlikte kılarak ibaretlerini yapıyorlar.
Timur Dede paylaşımın Hacı Bektaş felsefesinin temelini oluşturduğu söylüyor. Bektaşi geleneğinde misafir kavramının üç gün sürdüğünü söyleyen Timur Dede, "üç günden sonra misafir o ev halkından sayılır" diyor.
Hacıbektaş'ta her yıl anma törenlerinde burada yaşayan tüm evlerin ışıkları sabaha kadara çık. Kapıları ise bir türlü kapanmıyor. Herkes evlerinde bu misafir perverlik geleneğini sürdürmeye çalışıyor. Okul Müdürü Muhammer Gülcan iki oda bir salon evinde tam otuz kişi ağırlıyor. Öğretmenlerden Cafer Göçer'in evindeki misafir nüfusu 15'in üzerine çıkmış. Kasabanın muhasebecisi Mensi Akyürek kendisine yer bulamadığı için evinde kalamadığını ancak 25 kişi misafiri olduğunu anlatıyor. Kız Meslek Lisesi'nin yatakhanesi, öğretmen evi, boş dükkanlar bu kasabada Anma Töreni sırasında hepsi konukları ağırlamak için kullanılıyor.
Bir milyon ziyaretçisi var
Şenlikler bitti. Ancak ziyaretler yıl boyunca devam ediyor. Törenler için gelen 200 bin misafir yavaş yavaş ayrılırken, Hacıbektaş'ın müze kayıtlarına göre yıl boyunca yaklaşık 1 milyonun üzerinde ziyaretçisi oluyor. Buraya gelenler gidenler yüzyıllardır bitmiyor. Hacıbektaş'ın türbesinin bulunduğu Müze Topkapı Sarayı'nın ardından Türkiye'nin en fazla ziyaret edilen müzesi olarak kayıtlara geçiyor. Biliyorlar ki onları ağırlayacak kapılar her zaman açık.
En büyük Çelebi evlerinden biri de Hürrem Ulusoy'a ait. Hürrem Ulusoy, bu aile içinden Hacıbektaş'ta yaşayan 12-13 hanenin geleneği sürdürebildiğini anlatıyor. Evinde yapılan Cem Ayinleri'ne yurtdışından da gelen konuklar katılıyorlar. Ankara'da Türkçe öğretmenliği yapan Hürrem Ulusoy, her yıl misafirleri ağırlamak için Hacıbektaş'a gelerek tören öncesi hazırlıklara başlamış.
Aleviler arasında bir birliktelik yok
Ulusoy'lar arasında kapısı en çok çalınan kşi Veliyettin Hürrem Ulusoy. O pek çok Alevi-Bektaşi tarafından 'kutsal kişi' olarak biliniyor. O kutsal olmadığını ısrarla anlatsa da Hacı Bektaşi'nin postunu taşıdığına inanıldığı için onun elini öpmek, hatta ona dokunmak için akın akın onun evine geliyorlar. Aslında inşaat mühendisi olan ve birkaç yıl önce emekli olan Velieddin Ulusoy, çocukluğundan beri bu ilgiye alışkın olduğunu anlatıyor. O bizimle konuşurken kapısına bir otobüs insan elini öpüp, helalliğini almak üzere yanaşmak üzereydi.
* Bazı Alevi Bektaşi Birlikleri'nin törenlere katılmadığını görüyoruz. İzzettin Doğan ve Ehli Beyt Vakfı Başkanı Altun neden yoklar?
Birlik yok bir parçalanmışlık var. O parçalanmışlığın sonucu olarak da aralarda bir sürtüşme var. Onlardan bazılarının Alevi-Bektaşi felsefesine uymadığını görüyoruz. İzzettin Doğan için söylemiyorum.
* Aleviler devletten ne istiyor?
Diyaneti kaldırsın. Sunni kardeşlerimiz sistemlerini kurup finanse etsinler biz de kendi sistemimizi. Devlet hakem olsun. Benim vergimle müftünün aylığını ödemesin.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
