kapat
18.08.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

GREENCARD

ÖMER LÜTFİ METE


Ampulü türban yaktı

Adalet ve Kalkınma Partisi hala, Erdoğan sayesinde varlığını sürdüren bir hareket. Bu ekmeğin mayası da başörtüsü sorunu. Yalnız, maya artık ekmeğin her yerinde ve hiçbir yerinde. Neden başörtüsü sorunu?

Eğri bakanların buldukları doğru sözcükle "simge" olduğu için! Başörtüsü simge, ama siyasal İslam'ın değil, öncelikle İslam feminizminin!

İslamcı kadının erkeklerin alanına girme savaşının bayrağı. Öyle olmasaydı, başörtülü kız geleneksel İslam ilmihaline kafa tutamazdı. Malum; "Mızraklı" türünden tarifelere göre Müslüman kadının başını örtmesi kadar, erkeklerle karışık oturup kalkması da, okuması da günah. Sadece saçı değil, sesi de mahrem!

Başörtüsü erkeğe başkaldırıdır

Senden aşağı yanım yok; her yere girerim, her işi yaparım!

Ayrıca üstü başörtü altı kaval olduğu zaman, sadece erkeklere değil, "çağdaş" hemcinslere de meydan okumadır

Kokum da Vakko, dokum da; ne farkımız var?

Bu, muazzam bir kadın dalgasıydı. "Erdoğan Hareketi"nin şahlanmasında bu dalganın etkisini ölçecek soru belli

"57. Hükümet başörtü sorununu çözebilseydi, Adalet ve Kalkınma Partisi tek başına iktidar olabilir miydi?"

Bu sorudan yola çıkarak "komplo teorisi" kanıtlamaya çalışacak değilim.

Siyasi Deliyürek
Gerçi, milyonlarca ülke insanı ile bilhassa ordunun arasına buzdağları yerleştiren başörtüsü yarasının ardındaki yabancı parmağından şüphem yok. Ancak bu, fitnenin bütün taraflarını "komplo"nun ortağı yapmaz. Başörtüsünü dava edinenler de, ona savaş açanlar da samimidir. Kilit yerlerdeki birkaç işbirlikçi ve birkaç tetikçi ormana düşen izmaritten korkunç bir yangın çıkarmaya yeter.

Başörtü sorunu, kartopunu çığ haline getiren meyilli zemindir.

İslami kesimde önce kadınlar Erdoğan'ı keşfettiler. Onu hem yakışıklı, hem başarılı buluyorlardı. Böylece koca, baba, kardeş, abi modeli olarak her ortamda övünebilecekleri bir "Müslüman"a kavuşmuşlardı. Bir partiyi tek başına iktidara taşıyacak yoğun ve inançlı emeği sağlayan "militan kitle"nin oluşmasında hiçbir şey başörtülü kadın kadar etkin değildir.

Seçime gelinirken Erdoğan'ın başörtüsü sorununu çözebileceğine ilişkin güçlü bir umudun kalmamış olması bu gerçeği değiştirmez. Başörtüsü, maya gibi hamurun ekmek haline gelmesini sağlamış, onda kaybolmuştu. Peki nasıl oluyor da, o kitle, artık başörtüsünü öncelikli sorun saymayan Erdoğan'a bağlılığını sürdürüyor?

Yarım fırın ekmek
Tılsım AB buhurdanında

"Erdoğan bizi terk etmedi, aksine sadece başörtüsünü değil, onunla beraber dindar insanlara yönelik bütün kısıtlamaları kökten kaldırmanın yolu olarak AB hedefini gerçekleştirmeye çalışıyor."

Bu umut bazılarına "ortak bir takiyeyi paylaşmak" gibi görünebilir. Oysa bu, batı demokrasisine iman etmektir! Çünkü AB üyeliğinin va'dettiği daha özgür ortamın, İslami saymadıkları değerleri de geliştireceğini çok iyi biliyorlar.

Asıl dönüşüm bu.

Hareket, "din devleti" dayatan "siyasal İslam" akımını bozdu. Ne var ki, öngördükleri gibi "muhafazakar demokratlık" adı altında partileşmeleri için ise daha yenilmesi gereken 39.5 fırın ekmek var. Özellikle de, ümmetçi tortuların ürettiği "mikro-bik" ırkçılık ciddi engel. Onlarca yıl aşağılanan Kürdün "üstün ırk"tan sayıldığı, hele Türk kökenlilerin fiilen "sakıncalı piyade" muamelesi gördüğü bir hareketin işi kolay değil.

Hiçbir "harekat" piyade olmadan nihai hedefe varamaz.


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
Sarı Sayfalar
GreenCard


Sizinkiler
TEMA

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır