kapat
26.06.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ


TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL

IMF'ye imam oyunu

Hükümet IMF'ye bu yıl en fazla 35 bin yeni kadro açacağı sözünü vermişti. Plan Bütçe Komisyonu'ndan 15 bin yeni imam kadrosu talebi gelince, IMF'yle ipler yeniden gerildi

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun, Diyanet'e bin 600 yeni kadro verilmesini öngören yasa tasarısındaki kadro sayısını, 15 bine çıkarması, ortalığı karıştırdı. Hükümet ile IMF arasında varılan karşılıklı mutabakata göre, bu yıl devlet memurluğu kadrosuna en fazla 35 bin kişi atanabilecekti. Bu sayıyı da öğretmen, polis ve sağlık memurları oluşturacaktı.

Ancak dün hem ekonomik çevrelerce hem de siyasi kurumlarca oldukça tartışılan Diyanet'e 15 bin yeni kadro açılması kararının ardından IMF'den kadro kaçırma operasyonu olarak değerlendirildi.

İddialara göre, hükümet bin 600 Diyanet personeli atamasını onaylamış ve IMF'ye verdiği kotayı aşmamış gözükecek, ancak Meclis vasıtasıyla yeni kadro açıp IMF ile 35 bin memur alımı konusunda yeniden pazarlığa oturacaktı. Bu iddiaları güçlendiren en somut olay ise hükümetin Diyanet İşleri Başkanlığı'na bin 600 yeni kadro açılmasını onaylamasının ardından TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda bu rakamın neredeyse 10 katına çıkarılması kararı oldu.

Diyanet'ten sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın ise alelacele basın toplantısı düzenleyerek, "Bu kadrolardan en fazla 500 imamı atarız" dedi. Bu açıklamanın ardından 500 imam atamayı planlayan hükümetin bin 600 kadro talebini neden verdiği de tartışma konusu oldu.

Aydın: Din adamı ihtiyacımız artıyor
Diyanet'ten Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın düzenlediği basın toplantısında, kadro talebinin yanlış anlaşıldığını belirterek, 1984-1991 arasında 34 bin 767 kadro verilmesine rağmen 1991'den bu yana tek bir imam kadrosu dahi verilmediğini anlattı.

Son 13 yılda imam ihtiyacının giderek arttığını belirten Aydın, "Diyanet İşleri, kadroyu isteğinde haklıdır. İbadete açık şu an 75 bin 945 cami var. Bunlardan sadece 53 bin 597'sinde din görevlisi var. Şu andaki talebimiz fazla değil. Yıllara bakıldığında, normaldir" dedi.

Kadro talebinin seçim yatırımı olmadığını belirten Aydın, 15 bin kadroyu şöyle savundu "Oradaki camileri boş bırakırsanız, birisi gelip, orayı kendi kafasına göre doldurabiliyor. Orada çocuklarımıza ne anlattığını bilemeyebiliriz. Bu önemli bir tehlikedir. Yanlış din eğitimi, camilerde yapılabilir. İmamların ne öğrettiğini bilmek lazım"

500'ÜNÜ ANCAK ATARIZ
Aydın, yeni kadroların tamamını kullanmayı düşünmediklerini, bu yıl en fazla 500 imam ataması yapabileceklerini açıkladı. Şu anda 3 bin 900 adet vekil imamın 200 milyon lira maaşla görev yaptığını bildiren Aydın, yeni kadroların devlete aşırı yük getirmeyeceğini öne sürdü.

M. Ali Şahin: Kadro başka, atama başka
Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin de 2003 yılında Diyanet'te sadece 100 tane imam ataması yapıldığını söylerken, verilen kadroların atama yapılacağı anlamına gelmediğini belirtti. Şahin, "Atama izni verilmedikten sonra istediğiniz kadar kadro alın onun hiçbir önemi yok" dedi. Diyanet'e verilen kadroların eleştirilmesini anlamadığını söyleyen Şahin, Diyanet'in Anayasal bir kuruluş olduğunu ve rejimin bu kadrolarla güçlendirildiğini ileri sürdü.

"GÖRÜŞECEĞİZ"
AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, Diyanet'e 15 bin kadro verilmesinin, Komisyon üyelerinin inisiyatifiyle gerçekleştiğini ancak Genel Kurul'da görüşülerek kesinleşmediğini hatırlattı. Kapusuz, şunları söyledi "Kesin ihtiyacı vardır ama her ihtiyacı karşılamak imkanı var mı belli değil. Maliye bakanlığı müsaade ederse bu kadrolara izin verilir. Henüz yasa da çıkmış değil. Bu konuyu henüz hükümette görüşmüş değiliz."

"DEĞİŞİKLİK OLABİLİR"
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ise Diyanet İşleri Başkanlığı'na 15 bin yeni kadro verilmesine ilişkin önergenin TBMM Genel Kurulu'nda değişikliğe uğrayabileceğini söyledi. Gül, Bilimler Akademisi Türkiye Tarih Vakfı Yönetim Kurulu'nu kabulünde, konuya ilişkin soruları yanıtladı.

Hükümetin konuya ilişkin teklifini yaptığını belirten Abdullah Gül, "Meclis de bir araya gelmiş, milletvekilleri teklif vermiş. Daha sonra buna karşı hükümet tekrar görüşlerini ifade eder. Genel Kurul'da herhangi bir değişikliğe uğrayabilir. Her şey açık ve seçik yapılıyor.İhtiyaç mı vardır, bir talep mi söz konusu detayını bilmiyorum" diye konuştu.

Unakıtan: 35 binden bir fazla vermem
Maliye Bakanı Unakıtan, dün, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Sait Açba'nın makam odasında, IMF'nin Türkiye'deki temsilcilerini kabul etti. Daha sonra Komisyon toplantısına geçen Unakıtan, gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlarken, şöyle dedi "Şu anda Diyanet'te 13 bin kadro boş ama atama yapmıyoruz ve yapmayacağız da. Bizim hükümetimizin bir kararı var. O karar 35 bin kişiden bir kişi fazla atama olmamasıdır. İsteyen istediği kadar kadro alsın. Mühim değil. 35 bin kişinin dışında bir gram bir yere verilmez."

15 bin imama 130 trilyon
Hükümet'in Diyanet'e 15 bin yeni imam kadrosu açma talebi IMF yetkililerini şok etti. Bu kararın alınıp uygulanması halinde ise, Hazine'ye yıllık maliyeti 130 trilyon lira olacak

IMF ile Hükümet arasında "imam krizi" belirdi. Beşinci Gözden Geçirme çalışmasını sonuçlandıramayan ve ek niyet mektubunu Washington'a göndermekte geç kalan hükümet, IMF'nin şiddetle karşı çıktığı çok kritik bir düzenlemeye kapı araladı.

IMF'nin kamunun küçültülmesi, harcama arttırıcı kararlardan kaçınılması, sağlanacak ek kaynakların iç borç finansmanı ve sosyal güvenlik açıklarının kapatılması için kullanılması ısrarı, sonuçsuz kaldı. Diyanet İşleri Başkanlığı'na bin 600 yeni kadro verilmesine ilişkin kanun tasarısının önceki gün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmesi sırasında, AK Partili milletvekillerince verilen önerge ile sayının bir anda 15 bine çıkarılması, ekonomi yönetimini şok etti. Ankara'daki IMF temsilciliği, bu gelişme karşısında bilgi almak üzere, Hazine ile temasa geçti.

25 BİN İŞÇİYE TIRPAN
İmam ve müezzin kadrolarını genişletmeye çalışan hükümet, bu girişimle IMF'ye verdiği sözlerin, tam tersini yapmış oldu. IMF'ye gönderilen Dördüncü Gözden Geçirmeye ilişkin ek niyet mektubunda, kamu çalışanlarına yönelik iki kritik taahhüt altına girilmişti. Bunlardan birincisi, KİT'lerde çalışan işçilerin azaltılması sözü idi. KİT'lerdeki atıl kadroların yıl sonuna kadar 25 bin 74'ünün azaltılması sözünü veren hükümet, bu çerçevede haziran ayı sonuna kadar 9 bin 900, eylül ayı sonuna kadar 9 bin 500, aralık sonuna kadar 5 bin 574 kamu işçisini ya emekli edecek ya da tazminatlarını vererek, işten çıkaracaktı.

İkinci söz ise, kamuya alınacak personele sınırlama getirilmesine dönüktü. Bu çerçevede, 2003 yılında sadece 35 bin memur alınacak. Bu kadrolar, öğretmen, polis, adliye ve sağlık personeli alımı için kullanılacak.

YILLIK MALİYETİ 130 TRİLYON
İmam ve müezzin kadrosuna 16 bin personel ilavesinin yıllık maliyeti 130 trilyon lira olarak hesaplandı. Maliye yetkilileri, oluşturulan kadroların 2003 yılında serbest bırakılmasının neredeyse imkansız olduğunu, aksi takdirde ya öğretmen alımından vazgeçilmesi gerektiğini ya da IMF ile ilişkilerin kopması riskini göze alma sorunu doğacağını belirttiler.

Hazine yetkilileri ise, "Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki kadro tahsisi, Genel Kurul aşamasında mutlaka düzeltilir. Aksi takdirde bu durumu, IMF'ye anlatmak mümkün olmaz. IMF ile ilişkilerde sorun çıkması, programın sürdürülmesini tehlikeye atar" dediler.

Diyanet'in bütçesi 11 bakanlığı geride bıraktı
Dİyanet İşleri Başkanlığı'nın 2003 yılı bütçesi, birçok bakanlığın bütçesini geride bıraktı. 2002 yılına göre yüzde 39.4 oranında artırılan bütçe 771 trilyon 267 milyara yükseltildi. Bu bütçenin yüzde 97'si personel giderlerine ayrıldı. Yatırımlar için ayrılan miktar ise sadece 4.5 trilyon lira.

Diyanet, personel giderlerine 754 trilyon öderken, Milli Eğitim Bakanlığı 8 katrilyon, Sağlık Bakanlığı 2.5 katrilyon, Adalet Bakanlığı ise 765 trilyon harcıyor.

Diyanet'in bütçesi 11 bakanlığın 2003 bütçesini bütçesini ise geride bıraktı. Diyanet, 771 trilyonluk bütçesiyle, İçişleri, Dışişleri, Bayındırlık ve İskan, Ulaştırma, Tarım, Orman, Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabi Kaynaklar, Kültür, Turizm ve Çevre bakanlıklarının bütçelerini geride bıraktı.

ÖĞRETMEN AÇIĞI VAR
İmam atamaları tartışmaları sürerken Türkiyede Milli Eğitim Bakanlığı'nın, 40 bin öğretmen açığı var. Ancak bu yıl 20 bin öğretmen atanacak.

CHP'den büyük tepki
CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, AK Parti Hükümeti'nin Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş din ağırlıklı, laiklik karşıtı bir kadrolaşma içinde olduğunu ileri sürdü. CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek, düzenlediği basın toplantısında Emniyet ve Diyanet'teki kadrolaşma iddialarını gündeme getirdi. Özyürek, Hükümet'in Diyanet İşleri Başkanlığı için bin 600 kadro talebiyle bir yasa tasarısını Meclis'e gönderdiğini, ancak kadro sayısının TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda AK Parti'li milletvekillerinin önergeleri ile yaklaşık 10 katına çıkarıldığını anımsattı. AK Parti'nin 15 bin imam-hatip kadrosu kararı ile IMF' ye verilen niyet mektubunu da deldiğini kaydeden Özyürek, şunları söyledi "IMF'ye bu yıl için kamuya en fazla 35 bin personel alınacağı ifade edilmiştir. Milyonlarca üniversite mezunu genç işsizken, binlerce doktor, mühendis, üniversite öğretim üyesi ve yargı elemanı ile teknolojik ve bilimsel gelişmeleri takip edecek personel ihtiyacı varken, tüm imkanların buraya ayrılması propagandist bir yaklaşımdır. Bu, cumhuriyet tarihinde görülmemiş, din ağırlıklı, laiklik karşıtı bir kadrolaşmadır.''

Dış basın

Laikler kızacak
Diyanet İşleri'nin kadrosuna 15 bin imamın atanması kararı yabancı basında da büyük yankı uyandırdı. En saygın haber ajanslarından Reuters krizi, "Türkiye'de AKP hükümeti daha çok din adamını göreve getiriyor" başlığıyla verdi. Reuters TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun yasa tasarısını kabul etmesinin Türkiye'deki laikleri kızdırdığını yazdı. Ajans haberine şöyle devam etti AKP komisyonda tartışarak Türkiye'de görev yapan 88 bin din personelinin sayısını artırma kararı aldı. Bakanlığın bin 600 kadro ihtiyacına karşılık kadro sayısının 15 bine çıkartıldı. Bu dramatik artış haberlerde ve televizyonlarda flaş haber olarak verildi. Kesin görünen o ki AKP bu nedenle Türkiye'de İslam yasalarının getirilmesinden korkan laiklerin yeniden eleştirilerine hedef olacak. AKP'nin kökeninde İslam politikası var fakat siyasetinde laikliğe saygı duyuyor."

Okan MÜDERRİSOĞLU


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
TEMA
Sarı Sayfalar


Sizinkiler
ArboMedia

Copyright © 2002, Bilgin Elektronik Yayıncılık ve İletişim A.Ş. - Tüm hakları saklıdır