|
 |
|
MEHMET BARLAS
Askerlik süresinin kısalması, TSK'daki reformun parçasıdır!.
Genelkurmay'ın, Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki zorunlu askerlik süresini kısaltması, olumlu ve doğru bir karardır. TSK'nın resmi internet sitesinde de açıklanan bu kararın gerekçesi, Genelkurmay'ın, yurt ve dünya konjonktüründeki gelişmeleri dikkatle izlediğini ve buna uyum gösterme çabası içinde olduğunu kanıtlıyor.
Geçen hafta bu sütunda yayımlanan yazımızda, Çin ordusunda yapılan 500 bin kişilik indirimi yorumlarken, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde zorunlu askerlikte görev yapan personel sayısı açısından, TSK'nın, Çin ordusundan sonra dünyadaki en büyük ordu olduğunu hatırlatmıştık.
Pek çok sivil gözlemcinin farkında olduğu askerlik mesleği ile ilgili global değişimi, TSK'nın görmezden gelmesi elbet mümkün değildi.. Nitekim Genelkurmay'da, uzun süredir modernizasyon çalışmaları ve personel yönetimi açısından köklü reform hazırlıkları yapıldığı bilinmekteydi..
Kamuoyuna parça parça yansıtılan bu hazırlıklar arasında, en önemli noktanın da, "Profesyonel Ordu"ya geçiş olduğu gözleniyordu.
Her Türk erkeği gibi askerlik görevini yaparken, bizim de dikkatimizi çeken noktalar olmuştur.
Birincisi, TSK da, Türkiye'nin diğer kurumları gibi, "Çok İyi" ve "Orta Karar" personele sahiptir.
Görev yaptığımız alaydaki bazı genç subayları hala hatırlarım.. Bunlar, hangi meslekte olurlarsa olsunlar, parlayacak, yükselecek yetenekte insanlardı..
Buna karşı, sadece yıllara dayalı olarak rütbe alacak subayları da görmüştüm.
Anlaşıldığı kadarı ile bu gerçekler, Genelkurmay'ın da bilincinde olduğu bir durumu yansıtıyor. TSK'daki terfi ve değerlendirme sisteminin kökten değiştirilmesi çalışmaları, bunun işareti..
Terfilerin, sabit sürelere değil, başarıya, yeteneğe ve benzer kriterlere bağlanması, kanımca büyük bir adım olacaktır.
Ayrıca artık askerlik mesleği ve savaş sanatı, mekanizasyonun ötesinde, dijitalleşmeye de dayandı.
Yani ihtisaslaşmış, eğitimli personel, yeni çağın silah ve savaş araç-gereçleri için, vazgeçilmez öğeler.
Bu tür personelin hem yetiştirilmesi, hem de TSK dışındaki bu nitelikteki personelin Ordu'ya çekilebilmesi, çağın çok hayati bir gereğidir.
Buna karşı, mesleği ve eğilimleri açısından askerliğe hiç yatkın olmayan insanların çok uzun süre silah altında tutulmaları, sadece zaman ve para kaybını getirir.
Bu açıdan "Bedelli Askerlik", bir fırsat eşitsizliği değil, TSK açısından bir nefes alma fırsatı yaratmaktadır.
Eğer bedelli askerlik fırsat eşitsizliği yaratıyorsa, yurtdışında çalışan Türkler, yurtiçinde çalışan Türklere karşı, farklı fırsat mı yakalıyorlar?
TL'nin konvertibiliteye sahip olduğu bir dönemde, bir işte çalışan kişinin, TL veya döviz karşılığı ücret alması arasında, ne fark vardır?
Bütün bunlar, enine boyuna tartışılmalıdır.
Hiçbir devlet, ordusuz olmaz..
Silahlı Kuvvetler, ülkenin bütünlüğü, iç ve dış güvenliğin korunması, sınırların dokunulmazlığı ve her çeşit düşmanın caydırılması açısından, devletin de milletin de, en büyük güvencesidir.
Eğer TSK'nın komutan kadrosu, bu görevlerini bilinçle yerine getirirlerse, her zaman "En fazla güvenilen kurum" olarak TSK görülür.
Bütün mesele, TSK'yı siyasetin dışında tutmaya ve çağdaş dünyanın askerlik mesleği ile aynı titreşim katsayısı içinde bulundurmaya bağlıdır.
Askerlik süresinin ve asker sayısının indirilmesi kararı, bu açıdan olumlu bir gelişmedir.
Sayıca daha az, ama personel ve donanım açısından daha güçlü bir TSK, önümüzdeki hedeflerden biridir.
ŞAKA
Ya kabul ederlerse?
Başbakan Erdoğan, YÖK Başkanı Gürüz'e sinirlenmiş..
- Gel meydana siyaset yap.. Kaç gram olduğunu görelim, demiş..
Eğer Türkiye'deki kamu kurumlarında görev yapıp, aynı anda siyaset de yapanların tümü Tayyip Erdoğan'ın çağrısına "evet" derlerse, bunların toplam ağırlığı gramla değil tonlarla ölçülür.
MEHMET MÜEZZİNOĞLU
En başarılı il başkanı, yine seçildi!.
AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'na Mehmet Müezzinoğlu yeniden seçildi..
Bu da çok doğal..
Eğer siyasette başarının ölçüsü "Seçim Kazanmak" ise, AK Parti İstanbul İl Örgütü, Müezzinoğlu'nun başkanlığında, müthiş bir başarı kazandı 3 Kasım'da..
Müezzinoğlu'nun başarısının sırrı ise, "örgütlenme"de bulunabilir.
AK Parti İstanbul İl Örgütü'nde, 3 Kasım seçim döneminde, 100 bini aşkın görevli-üye, aktif biçimde çalıştı..
Sadece ilçeler veya mahalleler düzeyinde değil, sokaklar ölçütünde, hane hane çalışma yapıldı.
3 Kasım seçimlerine girilirken, AK Partililer, hangi sokaktan, partilerine kaç oy çıkacağını kestirebiliyorlardı..
Diğer partiler meydan toplantıları yaparken, AK Parti İstanbul İl Örgütü, seçmenlerle yüz yüze teması tamamlamış durumdaydı..
Bundan sonraki seçimlerde başarılı olmak isteyenler, Mehmet Müezzinoğlu ile görüşüp, örgütlenme ve çalışma modelini öğrenmelidir.
Mesajlarınız için:
mbarlas@sabah.com.tr
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
