kapat
29.03.2002
 GÜNAYDIN
 SON DAKÝKA
 EDÝTÖR
 YAZARLAR
 HABER ÝNDEKS
banner
 EKONOMÝ
 FÝNANS
 MARKET
banner
 TÜRKÝYE
 DÜNYA
 POLÝTÝKA
 ÝSTANBUL
 SPOR
 GALOP
 MAGAZÝN
 SAÐLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 ÝNANÇ
 ANKETLER
 SABAH
 FOTOMAÇ
 GÜNAYDIN
 ÞAMDAN
 CÝNSELLÝK
 EMÝNE BEDER
 SABAH PAZAR
 KÝTAP
 SÝNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARÝH
 SUNNY
 HIGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODÝ
 ASTROLOJÝ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFÝK
 ÞANS&OYUN
 ACÝL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARÞÝV
 

Havaya Çizilen Dünya'nýn hikâyesi...

Cem Yayýnevi 70'li yýllarda bir kitap kulübü kurmuþtu ve tanýtýmý için de 'Güvercin' baþlýðýyla bir kitap dergisi yayýmlýyordu.

Fazýl Hüsnü Daðlarca, bir gün yayýnevi yöneticisine kitap kulübünün kaç üyesi bulunduðunu sorar.

Üye sayýsý yedi yüzün üzerindedir.

Bunun üzerine 'Üye sayýsý 888 olunca o üyeye bir kitap armaðan edeceðim' der.

Nedenini de þöyle açýklar:

'888'i seçmemin nedeni, bu sayýnýn 1000, 1250 gibi kalýplaþmýþ bir sayý olmamasýdýr.'

Bu arada da armaðan edeceði kitabýn hikâyesini anlatýr:

'Vereceðim kitabý daha Harbiye sýralarýnda hazýrladým. Subay çýktýðým 30.8.1935 tarihinde de yayýmlandý. Adý 'Havaya Çizilen Dünya' olan kitaptan, bugün elimde sadece iki nüsha kalmýþtýr. Birini kendime, diðerini ise imzalayarak 888. üyeye býrakacaðým.

Bu kitabýn 1935 yýlýnda yayýmlanmasýna gelince:

Ortaokulun son sýnýfýnda babam beni Kuleli'ye yazdýrmak, subay yapmak istedi. Bir öðle yemeðinde bu konu açýldý. Ýstemiyordum liseyi, üniversiteyi okumak. Eðitimimi yurt dýþýnda sürdürmek amacýmdý benim.

Peçetemi efendice masaya koydum. Duvarda üst üste konmuþ Kur'an'lar vardý; en üsttekini, bir týrnak büyüklüðünde olaný, annemin sýnav günleri için cebimize koyduðu küçük Kur'an'ý sandalye üstüne çýkarak aldým. Öptüm üç kez. 'Ben subay olmayacaðým' dedim. Oturdum yerime. Yemeðime baþladým.

Babam, o düzenli aile yaþamýmýzda karþýlaþtýðý bu tek baþkaldýrýyý þaþkýnlýkla izledi. Kalktý ayaða, gitti. Kur'an'larýn en alttaki, en büyüðünü aldý. Öptü üç kez. 'Ben seni subay yapacaðým' dedi saygýn sesiyle.

Ýþte subay çýktýðým gün, kendi paramla yayýmladýðým 'Havaya Çizilen Dünya', Kuleli 11. sýnýfta iken yitirdiðim babama sevgilerle dolu bir sesleniþtir.'

Ve 'Havaya Çizilen Dünya' kitabý da ayný adlý þu þiirle baþlar...

HAVAYA ÇÝZÝLEN DÜNYA

Yalnýzlýk sabahlarýn yaþadýðý yalnýzlýk;

Sularýn içindeki ýþýklar kadar ýlýk.

Hüzün, o mýsralardan dudakta kalan hüzün;

Ýkindi üstlerinde aydýnlýðý gündüzün.

Uykular, ilk gençliðin gündüz gibi uykusu,

Vücudun balýk olup içinde yüzdüðü su.

Sessizlik geceleyin yolcusuz sokaklarda;

Sükžn dalgalarýnýn ortasýndaki ada.

Ruha uzak bir þehir içinden gelen rüzgâr,

Ayrýlýktan önceler, ayrýlýktan sonralar.

Müzelerde o ölü zaman, o gölgesizlik,

Yüze deðen eskilik, sonsuzluk, kimsesizlik.

O kadar siliktir ki bir bayram günü þiir,

Uyurken akla gelen son hayaller gibidir.

Hayatýn oyundaki sükžna deðen sesi;

Çocuklukta her yeni sýnýfýn o ilk dersi.

Müzikten sonra, içi dinlemek uzun uzun:

Bir resimdeki davet, bir heykeldeki sükžn.

Öyle sevgililer ki bir kere görülmüþtür,

Hatýralarý ömrün gecelerince yürür.

Duyulan sýlasile sezilen o beldeler,

Geçer yelkenler gibi enginden birer birer.

Dudaklarýn habersiz söylediði þarkýlar:

Vücudun aðaçlardan önce duyduðu bahar.

Çiziyorum havaya dünyamý bir çiçekle

Ve hayran bakýyorum bu rüya gibi þekle!

FAZIL HÜSNÜ DAÐLARCA



<< Geri dön Yazýcýya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap


Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ. - Tüm haklarý saklýdýr