kapat
17.03.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 SABAH
 FOTOMAÇ
 ŞAMDAN
 CİNSELLİK
 EMİNE BEDER
 SABAH PAZAR
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Akrep, kaplumbağa, horoz, çakal

Akrebin biri, iğnesinde kötülük zehri saklı, ok torbasında habislik oku gizli olarak yola çıktı. Engin bir suyun kenarına vardı. Kurudu kaldı! Ne yapacağını şaşırdı. Ne ileri bir adım atabiliyor ne de geri dönebiliyordu. İleri gidemiyordu, çünkü su vardı. Geri gidemiyordu, yorgunluktan hali kalmamıştı.

O sırada bir kaplumbağa geldi, onun bu çaresiz halini gördü, acıdı. Sırtına aldı, suya atladı, yüzerek karşı kıyıya ilerlemeye başladı.

Birden kulağına bir tıkırtı geldi, akrebin sırtına bir şey sokmaya çalıştığını hissetti. 'Ne var, ne oluyor, ne yapıyorsun. Bir şeyler vuruyorsun sırtıma, nedir bu?' diye sordu.

Akrep şu cevabı verdi: 'Ne olacak! Senin sırtına vurduğum iğnemdir, kulağına çalınan da onun sesidir. Bu iğnenin senin kalın kabuğuna tesir etmeyeceğini biliyorum, ama ne yapayım, elimde değil. Denedim bir kere. Tıynetimin icabı budur, huyum böyledir, vazgeçemem.'

Kaplumbağa yüzmeye devam ederken düşündü: 'Bunun iğnesi bana işlemez, ama bu cibilliyetsiz de bu kötü huyundan vazgeçmez. Bunu vazgeçirmenin bir tek yolu var. İyileri bunun şerrinden kurtarmak, en büyük iyiliktir. En iyisi ben bunu kendi kötü huyundan kurtarayım.'

Sonra suya daldı, akrebi dalgalara teslim etti. Kafasını tekrar sudan çıkardığında akrep görünmez olmuştu."

Molla Cam”'nin "hissesi": Sana bir kötülük yapamasa bile her kötü huyluya yüz hile telinden, her lahza saz çalmaktansa, bırak dalgaların arasında yok olup gitsin. Ancak böylece o kendi kötü tabiatından, halk da onun şerrinden kurtulmuş olur.

***
"Bir çakal bir horozu sabah uykusundan uyanmadan önce yakaladı, pençesiyle kıskıvrak tuttu. Horoz feryada başladı:

'Ne olur beni öldürme! Ben uyanıkların dostu, uyuyanların sevgilisiyim. Geceyi ibadetle geçirenlerin müezziniyim. Ne olur beni öldürme, zulüm kılıcıyla kanımı dökme. Ben sana hiçbir kötülük yapmadım, sen ne diye benimle savaşıyorsun? Benim kanımı dökmen haksızlık olur. Beni öldürme!'

Çakal horozun yalvarmalarını dinledikten sonra şöyle dedi:

'Seni öldürmemek gibi bir ihtimal yoktur. Çünkü benim iradem budur, yani zayıfları öldürmektir. Sana bir tek iyilik yapabilirim. Şu iki şıktan birini seç: Bir pençe darbesi ile canını mı alayım yoksa parçalayarak mı öldüreyim?"

Molla Cam”'nin "hissesi": Kötü bir adam senin başına bela kesilirse onu akıl tedbirleriyle başından savmaya çalış. Sakın yalvarma, acındırma suretiyle kurtuluş yolu arama. Çünkü onu bir kötülükten vazgeçirsen bile daha kötüsünü düşünür ve yapmaya çalışır.

***
Molla Cam”'den bir kıta: Düşmanın pençesinden akıllı ve tatlı sözlerle kurtulamazsan o vakit acı konuşmalı. Kapı anahtarla kolay açılmazsa kilidi kırmak için taş kullanmak gerek.


<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır