kapat
31.01.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HIGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Menderes'ten Apo'ya

Ankara'nın yüksek rakımlı tepelerinde, Apo'nun geleceğine dönük bazı fikir jimnastikleri yapılıyor...

PKK'nın, AB desteği ile başlattığı siyasallaşma süreci, Abdullah Öcalan'ı önümüzdeki birkaç yıl içinde bir siyasi partinin genel başkanı olarak getirir mi?

Ya da getirirse ne olur?

Apo'yu asmak yerine, kendi tabanının gözü önünde, itibarını yitirerek bitişini izlemek, Türkiye'nin menfaatleri açısından daha doğru mu olur?

Ve bu anlamda başka zihin jimnastikleri de var...

Ki...

1990'lı yılların başında da, bu anlamda Türkiye'de başka şeyler konuşuluyordu...

O dönemde, PKK'nın başı Apo, çıkıp gelse ve "Ben silahımı bıraktım, teslim oluyorum" dese ne yaparız sorusuna cevap bulunmaya çalışılıyordu...

SİLAH BIRAKMAK

Oysa...

Tüm bu zihin jimnastiklerinin ötesinde ortada bir gerçek var: O da, Apo için, bir siyasi partinin genel başkanı ve başbakanı Adnan Menderes ve arkadaşlarına gösterilmeyen bir konfor ve özenin gösterildiği yönünde...

Şimdi, İmralı'da misafir edilen Apo için, ilgide kusur edilmiyor...

"Kuş sütü eksik" denilecek bir ilgi bu...

Bekaa'da ömrü boyunca görmediği bir konforla karşı karşıya Apo...

Fakat...

Saygı Öztürk'ün haberinden öğrendiğimize göre, masrafları fazla olduğu için, Apo'ya, Sincan'da özel bir F tipi cezaevi düşünülüyormuş...

Yalnız, Öcalan'ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığı ve yeniden yargılanmasına ilişkin bir başvurusu var. Bunun için de Mahkeme'nin "Öcalan'ın yeniden yargılanmasını öngörebileceği" dikkate alınarak, sonucun beklenmesinin daha uygun olacağı ifade ediliyor.

Yani, Öcalan bir süre daha İmralı'da misafir edilecekÉ

İmralı Adası, bilindiği üzere, sadece Öcalan için tahsis edilmiş durumda...

Apo'nun güvenliğini sağlamak için, adada 600 civarında asker ve 60 infaz koruma memuru görev yapıyor... İnfaz koruma memurları, polis özel harekat timinin en seçkin elemanlarından oluşuyor.

Keskin nişancılar ve yakın dövüşçüler bunlarÉ

Bunca korumanın tek amacı var:

O da "Aman Apo'ya bir şey olmasın! Canına bir şey gelmesinÉ"

Öte yandan.

Öztürk'ün haberinde yer alan bir diğer detay: "Giydiği iç çamaşırları bile özel. Bunlar kimyasal analizlerden geçirilmeden Öcalan'a verilmi or. Öcalan'ın giydiği don, atlet, gömlek, çorap ile zehirlenebileceği bile gözardı edilmiyor. İçeceği su özel. Onlar da kontrolden geçiriliyor. Yiyeceği yemeği önce 'çeşniciler' yiyor. Bir süre beklendikten sonra Öcalan'a yemek servisi yapılıyor ve 'afiyet olsun' deniliyor."

ZEHİR ZIKKIM OLSUN

"Zehir zıkkım olsun!" denilecek yerde, "Afiyet olsun!" kelimeleri kulağa ne denli hoş geliyor değil mi?

Ne büyük zarafet!

Konfor bununla da bitmiyor.

Yazıdan aynen aktarıyorum:

"İmralı Adası'nda elektrik olmadığı için devamlı jenaratör kullanılıyor. Su adadan çıkarılıyor. Öcalan'ı öldürmek için girişilebilecek muhtemel saldırılara karşı gece-gündüz çok sıkı önlemler uygulanıyor. Adada 60 özel harekatçı infaz koruma memurunun yanı sıra İmralı Adası Güvenlik Komutanlığı'nın emrinde 400 civarında asker bulunuyor. Adada devamlı görev yapan doktorlar var. Üç ayda bir Apo'nun diştaşları temizleniyor. Adada yalnız asker, özel harekatçı infaz koruma memurları, doktorlar değil, aynı zamanda 3 sahil güvenlik botu, 2 çıkarma gemisi, Adalet Bakanlığı'na ait İmralı-9 sürat motoru ile İmralı-10 adlı koster bulunuyor."

Teröristbaşı Apo denilen bir adama reva görülen uygulamaya bir bakın Adına Başbakan denilen ve ağır hakaretlere maruz kalıp, intihar etmeye kalkan, sonra kurtarılıp idam edilen bir Adnan Menderes'e yapılan uygulamaya bakın.

Ve.

Son olarak...

Kanun varsa uygulanır.

Eğer uygulamıyorsa da kaldırılır!..

Ama, hem "idam cezası" var diyeceksin asmayacaksın, hem de eli kanlı, binlerce vatan evladının katilini sırf bu nedenle kuş sütüyle besleyeceksin.

Anlamak mümkün değil.

Birkaç yıl sonra, önümüze yerli Mandela diye Apo eğer sürülecekse.

Ben o yöndeki fikir jimnastiklerine şimdiden muhalefet şerhimi koyuyorum.

Çünkü, bu fikir falan değil, Türk halkına düpedüz küfürdür.

O zaman sormazlar mı adama, "Madem iş bu noktaya gelecekti, ne diye onca insanın ölmesine ve de milyarlarca dolar zarar etmemize izin verdin?" diye.

Dönüp geriye baktığımda, Menderes'ten Apo'ya dek uzanan çizgide çok şeylerin değiştiğini görüyorum.

Menderes için yapılanlar yanlıştı.

Savunulacak hiçbir tarafı yok!

Fakat, Apo için yapılanlara bakıyorum. O da yanlış.

Bunun da savunulacak bir tarafı yok!

Bu nasıl "Ulusal bağımsızlıktır" anlamadım gitti.

Madem besleyecektiniz, o zaman niye teslim aldınız, bırakın Suriye'de dursundu. O zaman ulusal onurumuz da bu kadar ayaklar altına alınmamış olurdu.

Hem de bu kadar masrafa gerek kalmazdı!..



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır