Tariş koşmak istiyor, onlar frene basıyor

Tariş 65 yıllık kamuya bağımlı yapıdan kurtuldu ama yine de özerkleşemiyor. Genel Müdür Ayhan Özer değişimin hukuki boyutunun işlememesinden yakınıyor
Birliklerin yeniden yapılandırılmasını öngören 4572 sayılı kanun ile 65 yıllık yapısı değişen ve yenilenen Tariş, kendi kararlarını kendi vereceği ve serbest piyasa ekonomisinin koşullarında rekabet edeceği bir döneme girdi. Değişimin bayrağını taşıyan Genel Müdür Ayhan Özer, 120 bin üreticinin omuzlarında yükselen Tariş'i bir holding gibi görmek istiyor.

Geçmişte kendi kabuğuna çekilen, rekabetçi stratejiler izlemek yerine ürünü alıp, stoklayıp zamanı gelince satan bir kurum olan Tariş şimdi ürünlerini çeşitlendiriyor, ambalajını albenili hale getiriyor ve "Ben büyüğüm ve piyasada varım" demenin sancılı sürecini yaşıyor.

HIZIMIZ KESİLİYOR
Genel Müdür Ayhan Özer, değişimin değil değiştirememenin yorgunluğunu taşıyor. Yeniden Yapılandırma Kurulu Dünya Bankası'ndan kaynaklanan nedenlerle borçların tasfiyesi için bir yıldır düzenleme yapamıyor. Dünya Bankası, katma değeri yüksek ürünlere yönelen Tariş'e "Sen üret, bırak başkası süslesin" diyerek yeni yatırımlara "taş koyuyor." Genel Müdür Ayhan Özer, yaşadığı sorunları şöyle anlatıyor:

"Amacımız kârlı ve verimli çalışmak ve bunu da ortaklara yansıtmak. Ancak Tariş şu anda bulunduğu noktadan çok daha ileride olmalı. Temel pazarlama politikamız pazar odaklı satış. Önce satmak sonra üretmek. Piyasa talep ve eğilimlerini üretime yansıtmak.Yeni dönemde kamudan biraz daha bağımsız olunması amacıyla Yeniden Yapılandırma Kurulu oluşturuldu. Kanun gereği, 2000 yılından önce alınan ürünlere verilen destekler vardı. Ancak bu borçlar nasıl tasfiye edilecek, ne zaman tasfiye edilecek, bu konuda bir düzenleme yapılmadı. Dolayısıyla bu bizim bilançolarımızı etkiliyor. Bu konuda bizim beklentimiz sürüyor. Kararı verecek olan Yeniden Yapılandırma Kurulu'dur. Ama hala bir gelişme olmadı."

Ya yeni yatırımlar? Ayhan Özer bu konudaki sıkıntıları da şöyle özetledi: "Biz katma değeri yüksek ürünlerle üreticiye ve Tariş'e daha çok kazandırmak istiyoruz. Ancak Dünya Bankası, 'siz ürünü ham halde üretin satın, gelişmiş ürünlere girmeyin katma değer yaratmayın' diyor. Bu konuda da dertliyiz. Koşmak istiyoruz, engel olunuyor."

Esen EVRAN PİŞİRİCİ