kapat
23.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )

Hasarsız kurtuluş zor!

Referandum tehdidi, anlaşılıyor ki, iktidarın üstünde Demokles'in kılıcı gibi sallanmaya devam edecek.

Evet, milletvekili aylıklarını Anayasa Mahkemesi'nin denetiminden kaçırarak artırmayı amaçlayan "ahlak dışı" tertibin suç ortakları, halk tarafından cezalandırılmayı hak etmişti.

Ama partilerde görülen pişmanlık, "halktan dayak" yiyecekleri korkusuna dayanıyor olsa da sorunu çözecek bir fırsattı ve yeni çalkantılar yaratmayan bir çözüm için kullanılabilirdi.

Yazık ki Cumhurbaşkanı, halkın partilerden ve iktidardan hınç alma arzusunun kendisine yönelik getirisine tamah ederek referandumda ısrar etti.

İktidarın referandum kararının Resmi Gazete'de yayınını geciktirmesi, Cumhurbaşkanı'nın referandumdan vazgeçerek 86'ncı maddeyi "tekrar görüşülmek üzere Meclis'e geri gönderme" yetkisini kullanmasına zemin hazırlama oyunuydu.

Sezer, bu oyuna iyi niyetle ortak olabilseydi, milletvekili aylıkları ile ilgili düzenleme için öngördüğü amaç kolayca elde edilecekti.

Yapılan yanlış, referanduma gidilmeden ve referandumun sebep olacağı istikrarsızlık etkenlerine zemin yaratmadan düzeltilecekti. Olmadı..

Riskli inat..
Hükümet "Referandum kararının Resmi Gazete'de yayımı için yazı bekliyoruz" diye zaman kazanmaya çalıştı. Cumhurbaşkanı Sezer de dün "Bunun için ayrı bir yazıya gerek yok ama kuşku varsa o yazıyı da yazarız" dedi.

Bu açıklama, sorunun referandumsuz çözümü umutlarının sona erdiğini ilan ediyor.

Madde veto yoluyla Meclis'e dönseydi, işlem yapılmayarak kadük edilmesi yoluna gidilir ve milleti ayağa kaldıran düzenleme kendiliğinden ortadan kaldırılabilirdi. Şimdi referandum süreci işlemeye başlayacaktır.

Cumhurbaşkanı "120 gün içinde Meclis 86'ncı maddeyi değiştirirse referanduma gerek kalmaz" diyor. Bu doğru ama siyasi ahlak ve sorumluluğun kurumlaştığı demokrasilerde geçerli olan bir doğru.

İktidarın ve Meclis'in düştüğü zor durumdan menfaat çıkarmaya alışmış bir muhalefetin varlığı, ciddi bir engeldir. Çünkü referandumu önleyecek manevra muhalefetin de desteğini almaya mahkumdur.

Pamuk ipliği..
SP ve AKP'nin böyle bir destek için Erbakan ve Tayyip Erdoğan'ın siyasi yasaklarını kaldırma şartını öne sürmeyeceklerini kim garanti edebilir?

Cumhurbaşkanı, referandumda ısrar ederken, böyle bir şantajın doğuracağı hukuki ve siyasal sonuçları acaba hesap etmiş midir?

"Bağcıyı dövme" fırsatının halkta uyandıracağı tatmin ve kendisine sağlayacağı manevi kazanç, hesap edilemeyen gelişmelerle ülke ve toplum zararına dönerse Cumhurbaşkanı da pişmanlık duymayacak mıdır?

Ne yazık ki artık bu ihtimallerin yarattığı karamsarlığa mahkum yaşamanın bir anlamı ve yararı kalmamıştır.

Türkiye, şöyle veya böyle kaçamayacağı bir savaşın ve krizdeki ekonomiyi düze çıkarma çabalarının ortasında gereksiz bir kaprisin faturası ile karşı karşıya kalmıştır.

Hasarsız kurtuluş, iki muhalefet partisinin insafına bağlı artık.

Yani pamuk ipliğine bağlı!

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır