kapat
07.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
METİN MÜNİR(mmunir@sabah.com.tr )

Türkiye'de homoseksüel olmak

Sayın Münir,

Ben kendimi bildim bileli hemcinsim olan insanları çok sevdim, ama duygularımı açıklamaktan çok korktum.

Köyde büyümüş, huzur içinde bir çocukluk geçirmiş olduğumu da belirtmek istiyorum.

On yaşına yeni gelmiş bir erkek çocuğunun, cinsiyeti yeni yeni filizlenmeye başladığında, kızlar hiç aklından geçmiyorsa ve komşunun oğlu ile birlikte olma hayellerini kuruyorsa, bu hangi "manevi tahribattan" kaynaklanıyor acaba? Aynı değerlerle büyümüş olan iki kardeşim heteroseksüel bir yaşam sürüyorlar.

25 yaşıma kadar olan hayatımı, cinsellikten uzak, yalnızlık, acı ve üzüntü içinde geçirdim.

Bir kadın ile zar zor ikiyüzlülük içinde yaşamaktansa, hem ona hem kendime hayatı zehir etmektense, yalnızlık içinde yaşar giderim, benim de cinselliğim olmayıverir diye kendimi avutmaya calışıyordum ki, bir diplomat bey ile tanıştım. Dört yıldır birlikteyiz ve ben de nihayet duygularıyla, sevgisiyle, arzularıyla, birlikteliği ile çok basit, normal bir insan olmayı becerebildim.

Ama ben çok şanslı bir insanım. Bütün bunlar, Türkiye'de yaşıyor olsaydım, kesinlikle olmayacaktı. Avrupa'da makine mühendisi olduktan sonra, tanınmış bir firmada çalışmaya başladım. Homoseksüel ya da biseksüel carrahlar, avukatlar, mühendisler tanıdım. Nihayet çevremde saygı ve sevgi içinde yaşayan insanlar var.

Türk toplumu gibi toplumlarda, yaşam şekliniz biraz değişiyorsa, vay halinize. Kimbilir çıkış yolu bulamayan kaç genç intihar ederek, ya da yaşayan bir ölü olarak sönüp gidiyor.

İki insanın birbirine olan sevgisi, birbirlerine olan düşmanlıklarından daha fazla ses getiriyor, daha fazla problem oluyor. İki erkeğin birbirini öldüresiye dövmesi çok normal. Ama birbirine saygının yanında sevgi de duyması çok ayıp, acayip, çünkü o zaman "tahrip olmuş ruhlar," "dejenere olmuş insanlar" sayılıyorlar.

Yalnız yaşayan genç bir erkekseniz Türkiye'de, çok zor. Herkes size kız arar, sanki siz bir kız istiyormuşsunuz da, bulamıyormuşsunuz gibi. Bir apartman dairesinde yaşıyorsanız, komşular başlar evinize gireni çıkanı gözetlemeye, bakalım "karı" getirecek mi? Apartmandaki babalar da başlarlar, kızlarını bu yalnız yaşayan adamdan korumaya.

Ben komşunun oğluna aşık olduğumda eşcinsellik diye birşey bilmiyordum ve dünyada tek olduğumu düşünmüştüm. Beni kim dejenere etti de ben böyle oldum acaba?

Sayın Münir, artık bunların da Türkiye'de açık bir şekilde konuşulması ve beraberliğin yasallaştırılması gerekir. Eşcinsel olanın hayatı kararıp gitmemeli. Böyle olan, böyle yaşar; başka olan başka yaşar, İslama inanan İslama göre yaşar, herkes ne ise o olur, mutluluk içinde yaşar gider. Artık şu konuları gün ışığına çıkaralım ve güzelce bir tartışalım. En azından kendini farklı hisseden insanlar, yalnız olmadıklarını anlarlar ve sönüp gitmezler.

Murat Gürbüz

Yüksek Makine Mühendisi

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır