kapat
07.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
ÇETİN ALTAN(caltan@sabah.com.tr )

Amerika mamerika, Afgan mafgan v.s...

Son günlerde Amerika'yla ilgili bir takım matrak fıkralar dolaşmaya başladı ortalıkta. İşte onlardan bir kaçı:

Uzun yıllardan beri New York'ta yaşayan Afganlı bir iş adamı, gökdelenlerden birinin altmış dokuzuncu katındaki bürosunda çalışırken, birden bir yanık kokusuyla, itfaiyecilerin çançan seslerini duymuş.

Hemen koridora fırlamış ve bir de bakmış ki, asansör boşluğundan alevler fışkırıyor.

Koşup pencereye geldiğinde; aşağıda itfaiyecilerin gepgergin tuttukları yuvarlak brandayı görmüş. İtfaiyeciler kendisine, "hemen atla" işareti yapıyorlarmış.

Afganlı, önce biraz tereddüt etmiş; ancak dumanların büroya da girmeye başladığını görünce, karar vermiş atlamaya. Bırakıvermiş kendisini boşluğa ve gergin brandanın tam ortasına düşmüş.

Ancak branda o kadar gerginmiş ki; Afganlı güm diye ortasına vurunca, top gibi tekrar yukarı fırlamış ve bürosunun penceresinden girip koltuğuna düşmüş bu kez.

Çılgına dönen Afganlı, tekrar atlamış pencereden ve brandaya vurunca, tekrar dönmüş koltuğuna...

Dört, beş, altı... Pencereden atlayan ve brandaya vurunca tekrar yukarı fırlayıp koltuğuna düşen Afganlı..

İtfaiye komutanı:

- Israra gerek yok demiş. Bir tüfek verin de, vurup indirivereyim adamı. Yoksa geri döndüğünde yanacak zavallı...

Afganistan'ın, Taliban yönetiminin dışındaki kuzey bölgesine sızmaya başlayan Amerikalılar, halka sevimli görünmek için, önce bir snack-bar açmışlar.

Daha çağdaş ve Amerikalılar'dan yana olduğunu göstermek istiyen bir Afganlı da, snack-bar'a girmiş ve çatpat İngilizcesiyle sormuş:

- Yiyecek ne var?

Garson:

- Hot-dog var, demiş.

- Hot-dog mu, yani sıcak köpek mi?

Garson gülümseyerek başını sallıyor:

- Evet, evet diyormuş.

- Allah Allah, mide bulandırıcı... Amerikan mutfağına ait özel bir yemek mi sıcak köpek?

- Evet, evet...

- Eh ne yapalım, madem geldik; ver bakalım bir sıcak köpek...

Garson upuzun bir sosis getirmiş tabak içinde..

Afganlı, büsbütün buruşan yüzüyle:

- Bula bula, yemek için köpeğin orasını mı buldunuz yahu, demiş. Daha az iğrenç olan başka bir yeri yok muydu?

Hiç bir şey anlamayan Amerikalı garson ise hep gülümsüyor:

- Tüm dünya alıştı bizim o uzun hot-dog'ları yemeğe, diyormuş; siz de yiye yiye alışırsınız...

Uzun süre New York'ta kalmış bir Afganlı, ABD'yi hiç bilmeyen bir Afganlı'ya:

- Amerikalılar özellikle çocuklara çok büyük önem verirler, diyormuş. Onları, adam etmek için asla dövmezler ve çocukların isteklerine asla karşı çıkmazlar. İnanırlar ki, isteklerine karşı çıkılmayan çocuk, bir daha istemez onu..

Öteki Afganlı soruyormuş:

- Nasıl yani?

- Diyelim ki, bir çocuk, evin üst kat penceresinden atlamak istedi aşağıya. Karşı çıkılmazsa atlar ve bir daha tekrarlayamaz bunu...

Öteki Afganlı:

- Ha şimdi anladım, demiş; buraya gelenlere de, niye ses çıkarmadıklarını...

Bu da, kemal Derviş'le ilgili bir fıkra...

Kemal Derviş:

- İki perde var, diyormuş. Birincisi zırh gibi, kalkan gibi, kaskatı öyle kapalı duruyor. İkinci perde ise yırtık pırtık, paçavra gibi, her yanı oynayıp kımıldıyor rüzgârda... Herkes kaskatı duran perdeyle ilgili; boyuna soruyorlar:

"- Bu perdenin arkasında kimler var?

- ...

"- Bu perde kalkmayacak mı?

- ...

"- Bu perdenin arkasındaki sorumlular çıkmayacak mı ortaya?

Perde zırh gibi, kalkan gibi, sımsıkı kapalı, öyle duruyor. Bu perdenin adı "esrar perdesi"... Ya kimsenin ilgilenmediği, paçavralaşmış olan öteki ne perdesi? Ben de Ankara'ya geldikten sonra öğrendim; o da, "haya perdesi"...

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır