kapat
03.10.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 
HINCAL ULUÇ(uluch@sabah.com.tr )

Ayşe'ye bravo.. Bize yuh!..

Bravo Ayşe Arman'a.. Tek başına nasıl aslanlar gibi savaşıyor, biz geri kalanlar, üzerimize ölü toprağı serpilmiş gibi susup otururken..

Hayır canım.. Süleyman Demirel ile söyleşi yaparken, dekoltesinin derin olmasından söz etmiyorum.. Düzeyimize bakın.. Söyleşiyi değil, yakasının fazla açık olduğunu tartışıyoruz.. Sonra da Tele vole kültürü diye dalga geçiyoruz.. Tele vole kültürü bizim beynimizde olmasa, bu program bu kadar tutulur muydu?..

Yüz karası, ama tam bir yüz karası olay var..

Sevan Nişanyan olayı.. Bu ülke kültürüne, sanatına, turizmine ve tarihine belki de en çok sahip çıkanlardan birisi Sevan Nişanyan, dünya hukuk tarihine kapkara geçecek bir yargılama sonunda 2 yıl hapse mahkum oldu ve şimdi içerde..

Bu utanç verici ayıpla savaşan tek yazar Ayşe.. Tek başına didiniyor, çırpınıyor, Türkiye'nin alnından bu kara lekeyi silmeye çalışıyor..

Orijinal adı Çirkince olan köyü, Şirince'ye çeviren çift, Nişanyanlar.. Hani o müthiş "Türkiye'nin Küçük Otelleri" kitabının yazarları..

Şirince'nin dünyada kimsenin haberinin olmadığı evlerini almışlar.. Aslının aynisi yenilemişler ve dünya turizmine açmışlar.. Suçları bu.. Dünyanın her yerinde ödül verilecek eylemleri, bizim yasalara göre suç..

Niye suç?..

Adları Nişanyan diye mi?..

Şile de SİT bölgesi.. Kilyos da.. Gidin bakın bakalım, ne mafya babaları SİT alanlarını nasıl parselleyip, nasıl betonlamışlar.. Birisi hakkında açılmış dava var mı?.. Birisi mahkum olmuş mu?. Onlar dokunulmaz.. Polis tutsa bile ilk celsede tahliye olurlar.. Ama adın Nişanyan'sa, bu ülkenin güzelliklerine sahip çıksan, onlara güzellikler eklesen de, seni derhal içeri tıkarlar ve o ülkenin medyası, bu yüz karası olayı görmezden gelir..

Bir araya gelsek, Ayşe'ye destek olsak, Nişanyan'ı mahkum eden hukuk düzeni içinde, onu serbest bırakacak bir yol da buldururuz mutlak.. Ama aldırmayız. Vatan Kurtaran Aslan rolüne soyunup, hiç sonuç vermeyecek ahkamlarla köşe doldururuz da, sonuç alacağımız, almamız gereken bir konuya katılmak, destek olmak işimize gelmez.. Hatta korkarız..

Yuh bize.. Yuh hepimize..

Sevan Nişanyan'ın içerde geçireceği her gün, sadece Türk Hukuk düzeninin değil, Türk medyasının ve biz köşe yazarlarının yüz karası ve utancı olacaktır..

Ben yanındayım Ayşe.. Bakalım, ikimiz, Cumhurbaşkanını, Başbakanı, Adalet, Kültür ve Turizm Bakanlarını harekete geçirmeye muvaffak olacak mıyız?.

Bakalım bu ayıbı temizlemeyi başaracak mıyız?.

Bize böyle çılgınlar gerek..
Türkiye krizden nasıl kurtulur?.. İşte böyle kurtulur?..

Böyle çılgınların sayısı artarsa kurtulur!..

Önce Maslak'a gitmeniz gerek.. Hani Mudo Garaj vardı.. Amerikan usulü, dünya ucuzu garaj satışları yapan mağaza.. Şimdi o mağaza gitmiş.. Mudo Consept diye bir başka mağaza açılmış..

4500 metre kare üzerine, bir dev mağaza.. Sadece Türkiye değil, dünya krize girmişken, alış veriş dünyasında yaprak kıpırdamaz olmuşken, millet ufak ufak, işçilerine izin vererek, mağazalarını küçültür, azaltır, kapatırken, sadece gezmesi saatler sürecek bir mağazayı açmak için, adamın Mustafa Taviloğlu kadar çılgın olması gerek..

Ya da aslında.. Mustafa Taviloğlu kadar, akıllı.. Vatansever.. Cesur!..

Batarsak, beraber batacağız.. Büyük, küçük farketmeyecek.. O zaman..

O zaman işte bu!..

Yelken kıpırdamıyorsa eğer, denize transatlantikle açılacaksın, yüzünü Ankara'ya dönüp hüngür şakır ağlama yerine..

"Bakın, ben korkmuyorum.. Siz de korkmayın" demek.. Bir yanda iş dünyasında, satıcıya moral vermek.. Öte yandan alıcıyı teşvik etmek..

Taviloğlu, mangal gibi bir yürekle kurtuluşun yolunu gösteriyor..

Sinmek, paniklemek, ağlamak, batışı hızlandırır.. Tam tersine ortaya çıkmak, meydan okumak gerek.. Güvenmek, güven aşılamak gerek..

Taviloğlu'nun tüm tekstilci dostları ordaydı.. Abdullah Kiğılı.. Bu yıl enfes koleksiyonlar hazırlamış, erkekler için.. Kutladım.. "Futbolu bırakıp işin başına geçince toparladık" dedi..

Osman Benzeş çok ilginç şeyler anlattı..

"Bizi kriz vurmuyor. Biz kendimizi vuruyoruz" dedi..

Terör, Amerika'yı vurunca, aklı evvelin biri çıkıp "Amerika siparişleri iptal ediyor" demiş.. Aslında yok öyle şey.. Ama piyasa zaten pireli ya.. İhracat yapanlar, dışa fason yapanlar, hemen fiatları düşürmüşler..

"Kumaş sektörü, hazır giyim işine girdi. Kumaştan karı yeterli bulup, hazır giyim bölümüne sıfır kar koyuyorlar. Öyle olunca akıl almaz fiat kırıyorlar. Bu da giyim sektörünün belini kırıyor" dedi.. İlginç.. "Tekstil ihracatı 6-7 milyara ulaşmış, 10 milyara gidiyordu. Bu haksız ve aptalca rekabetle, düşürdük. Daha fazla mal satıyor, daha az kazanıyoruz. Aynen turizmde olduğu gibi" dedi..

İşte panik ve işte sonuç.. Eloğlunun ekmeğine yağ sürmek için sürünüyoruz.. Bu nasıl ticaret?..

Peki, bunların dernekleri, odaları yok mu?.. Peki devlet yönlendirici olmaz mı?.

***
Bakın, tek bir kalem mal almaya niyetiniz yoksa dahi, sırf keyfiniz gelsin, sırf moraliniz kuvvetlensin diye Maslak'a gidin.. Bir müze gezer gibi gezin, Mudo'nun bu muhteşem dükkanını.. Reyon reyon dolaşın..

Bahçe.. Nasıl inanılmaz güzellikler var, bahçeler için.. Bir dekoratör için hazine.. Koltuk, masa, minder takımlarından, aydınlatmaya..

Banyo.. Renk, koku, desen.. Bir banyo için yüzlerce aksesesuar olabileceği aklınıza gelir miydi?..

Mutfak.. 5 binden, yazı ile beş binden fazla çeşit, mutfağınız için.. Modern mutfaktan köy mutfağına.. Aklınıza ne gelirse değil.. Gelmeyen de var..

Ev tekstili.. Tabii.. Evler de giyinir.. Gidin görün, nasıl giyinir.. 500'den fazla işleme modeli ile..

Çiçek.. Ercan "Harika kaktüsler var, bahçe için" diye koşarak geldi.. "Onlar yapma" dedim.. İnanmadı.. Siz de inanmayacaksınız..

Halı.. Hindistan cevizi lifinden halı dokunduğunu bilir miydiniz?. Özelliği, üzerine ne dökülürse dökülsün, leke tutmaz, kolay temizlenir.. Renk, desen ve boyut cümbüşü..

Aydınlatma.. En klasiğinden, en uçuk modernine.. Ev, bahçe, ofiste aydınlatma için ne ararsanız..

Ofis.. En çok yaşadığınız yer değil mi orası?.. Gidin görün, orayı nasıl yeni baştan değiştirebilir, ya da minik ayrıntılarla, nasıl renkli, keyifli yaparsınız?..

Aksesuar.. Hele denize meraklı iseniz, bu bölüm şart.. Dünyanın dört bir yanından neler bulup getirmişler..

Salon.. Evin itibar yeri.. Hem sizin evde en çok oturduğunuz yer, hem de her gelen orda ağırlanıyor.. Burası için de, müthiş seçimler yapmışlar sizin için.. Almasanız da, gidin bakın.. Zevkiniz için..

Antika.. Anadoludan çocukluğumun yaylı köy arabasından tutun da, Hindistan köylerinden getirilmiş aynalara dek, müthiş bir koleksiyon..

En büyük sorunlarımdan biriydi, hediye.. Dost çok.. Doğum, evlenme dediler mi, bir tasa alırdı beni.. Ne götürsem diye.. Şimdi bu tasa gene var, ama bu defa çok keyifli.. Binlerce, ama binlerce seçim hakkım var.. Herkese göre bir şey bulmam mümkün..

..Ve de.. Evlilik listesi..

Yeni evleniyorsunuz.. Gidin Mudo Consept'e.. Size hizmet vermeye hazır danışmanlar eşliğinde, evinize neler istiyorsanız seçin. Size evlilik hediyesi almak isteyen dostlarınızın listesini de verin ve gerisini unutun. Mudo onlara ulaşacak, ayırdıkları paraya göre, listenizden hediyenizi seçecek ve size ulaştıracak..

Böylece evinize, 10 tane vazo, sekiz tane mikser yerine, hepsi sizin zevkiniz içinde seçilmiş armağanlar ulaşacak..

***
Bakın bu hafta sonu, kendiniz ve aileniz için bir güzellik yapın.. Kalkın Maslak'a gidin.. Arabanız varsa, valeler park eder, merak etmeyin.. Bir iki saat, bu müthiş dükkanı gezin.. Acıkacaksınız.. Mağazanın köşesinde, Köşebaşı var.. Evet.. Evet.. Dünyaca ünlü Köşebaşı bu.. Üstelik fast food düzeninde.. Yani hem hızlı, hem ucuz.. Ali Akkaş sizi ve ailenizi ağırlamak için bekliyor..

Bu geziyi yapın.. Akşam dönerken, keyfinize ve moralinize bakın..

"Bu ortamda bir adam çıkıp bunları yapıyorsa, korkulacak bir şey yok" diyecek ve o gece mutlu uyuyacaksınız!..

Temizel'e dava..
Yaa.. İşte böyle.. 2.4 milyar dolar değer biçilen banka, devlete yardımcı olmak için yatırımını hazine bonosuna yaparsa ve kriz yüzünden sıkıntıya girdiğinde, gene o devlet tarafından "Müsadere" edilip 350 milyon dolara hem de başarıymış gibi şampanyalı kutlamalarla satılırsa, bizden kimsenin sesi çıkmaz, ama eloğlu "Hop dedik" diye bağırır..

Demirbank'ın 400 kişilik Alman Hissedar gurubu, Zekeriya Temizel için "Görevi suiistimal" suçu ile savcılığa başvurdu. "Yasal yetkileri aşmak, görevi kötüye kullanarak bankaya el konulmasına neden olmak, bankayı usule aykırı fona devretmek ve bunun için gerçek dışı gerekçeler hazırlamak" ithamlardan bazıları.

Avrupalı hissedarlar, zararları karşılanmazsa, Türkiye'nin AB'ye girişini zorlaştıracak eylemler yapacaklarını da, Zekeriya Temizel'in yerine gelen Engin Akçakoca'ya bildirmişler..

Türk Konsoloslukları önünde gösteri yapmak, Avrupa Mahkemelerine suç duyurusunda bulunmak, uluslar arası banka, fon yöneticileri, ticaret odaları ve benzeri mali dernek ve kuruluşlarla temas kurup konuyu anlatmak, izleyecekleri yollar içinde yer alıyor..

Hadi hayırlısı..

Hoş geldin Günay!..
Günay, Bodrum'u kapadı, kışlık evine döndü.. Fahrettin Aslan gibi bir dev bile piyasaya çıkmaya cesaret edemezken, tam 90 aileyi besleyen Günay'ın ışıkları söndürmemek için direnmesini hep alkışlıyor ve destekliyorum, biliyorsunuz..

Açılış galası bu cumartesi.. Gülben Ergen.. Yanında Beyaz var..

Gülben ve Beyaz, neşeli, keyifli, eğlenceli ve coşkulu bir gece demek..

Günay bu ikili ile dört gala planladı..

Bana sorarsanız uzayabilir de.. Belki de bu yüzden, devamı henüz belli değil..

TEBESSÜM
Murat Birol göndermiş

-Ne zaman şarkı söylemeye başlasam, koşup balkona çıkıyorsun, kocacığım. Yoksa hoşlanmıyor musun?

-Hoşlanıyorum. Yalnız, komşular beni görsünler de, seni dövdüğümü sanmasınlar diye çıkıyorum.

SEVDİĞİM LAFLAR
'Bütün erkekler sıkıcı, kaba, cimri, sapık ve çeşitli türlerde manyaktır demek istemiyorum. Ama ihtimaller öyle gösteriyor ki, insaniyet ölçülerine uyan birini bulana kadar yukardakilerin çeşitlemeleriyle çıkmak zorunda kalacaksınız.'

Audrey Norris (Teşekkürler Cem)

BİZİM DUVAR
'Savaş niye bir türlü başlamıyor?

Taliban yeni mayın dönemine geçti de ondan.'

Hakan&Utku

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır