kapat
11.09.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.ekdilamerica.com
Dünyadan
Spor
banner
Magazin
Kampüs
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

GREENCARD
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

10 Yılın emeği


Basketbol Milli Takımı Başantrenörü, "Bu geniş bir ekibin başarısı. Bir yılın veya iki aylık kampın ürünü değil. 90'ların başından beri bunun için çok çalıştık" dedi

6 senede 10 basamak
Türkiye, Avrupa Basketbol Şampiyonası ikincisi 12 Dev Adamı ile gurur duyuyor. Daha 6 yıl önce Atina'da Avrupa 12'nciliğinden yukarıya çıkamamıştık. Sonraki iki turnuvada 8'inciydik. Bu kez Dünya Şampiyonası bileti elimizde, finalde biraz da hakem katkısı sonucu Yugoslavya'ya boyun eğmenin burukluğuyla ikincilik kürsüsündeyiz. İşte bu çıkışın öyküsünü, başarının en önemli mimarlarından Aydın Örs anlattı:

'Başarıda halk da var'
"Bu, sadece benim, teknik ekibin veya 12 oyuncunun başarısı olarak görülmemeli. Bu, çok geniş bir ekibin başarısı. Federasyon, ekonomik krize rağmen hazırladığımız programa tam destek verdi. 'Bazı yurtdışı organizasyonları iptal edebiliriz' dediğimizde 'Kesinlikle olmaz' yanıtını aldık. Yurtdışı kampları, turnuvalar hepsi başarımızda büyük etkendi. Bu başarıyı bir yılda elde etmedik. 90'ların başından beri basketbol camiasında esen rüzgar ile bugüne ulaştık

'Türkiye gurur duysun'
Kulüpler, altyapılarından bu oyuncuları yetiştirmese bugün burada olamazdık. Oyuncularımızın ortaya koyduğu fedakarlık anlatılamaz. 70 gün içinde 80'e yakın antrenman yaptık. Hazırlık maçları, turnuvalar dahil 19 maç oynadık. Birkaç günlük aralar dışında evlerine gidemediler, ailelerini göremediler. Türkiye bu oyuncularla gurur duymalı. Halkımıza da teşekkür borçluyuz. Sadece salon içindeki destek değil, dışardaki destek de bizi çok iyi motive etti

'Mutluluğumuz buruk'
Salona gelirken gösterilen sevgiyle oyuncularımız maç konuşması yapmamıza ihtiyaç duymadan motive oluyorlardı. Finale "70 milyon dev adama teşekkürler" pankartıyla çıktıklarında seyircinin tezahüratı tüylerimizi diken diken etti. Türk halkını böyle sıkıntılı bir dönemde mutlu etmenin anlamı daha da büyük. Gönül isterdi ki, Yugoslavya maçını da kazanıp şampiyon olalım. Mutluyuz; ama buruk bir mutluluk bu.

'Sakatlar hesapta yoktu'
Orhun ve Mehmet'in sakatlığı sürpriz oldu. Bazı takımlar turnuva boyunca hiç fire vermedi. Biz bir Hırvatistan maçında 3 sakat verdik. Hidayet ve Kerem Almanya maçının sabahına kadar idman yapamadı. Mehmet finale hiç idman yapmadan çıktı. Şampiyonada bunlar olabilir. 12 kişiyi buna göre seçersiniz. 12'si de hazır duracak. Nitekim Almanya maçını bench'imizle kazandık. Hidayet de büyük ağırlık koydu. Çok kritik anlarda herkes o sorumluluğu almak istemez. Ancak bu tip adamlar alır.

'Hakemi herkes gördü'
Hakem hakkında prensip olarak yorum yapmam. Ama yarı final ve finale aynı hakemin tayin edilmesinin hiçbir Avrupa Şampiyonası'nda örneği yok. Saha komiseri de son periyodda iki bariz hakem hatası olduğunu söyledi. Bunlar olmasa oyun dengede gidebilirdi. İspanya maçımızda rakip koç atılınca İspanyol basını ve staff'ı baskı yaptı. ULEB ile büyük çekişme yaşayan FIBA tedirgin oldu. Hırvatistan ve Almanya maçlarında hareket alanımız kısıtlandı

'Ekolün tohumunu attık'
Bugün basketbolda bir Türk ekolünden bahsetmek çok iddialı olur. Bunun için başarı kalıcı olmalı. Hem de sadece üst yapıda A Milli Takım ile değil, altyapılarda da. Bir sonraki şampiyonada ikinci değil de, beş olursunuz; ama hep oralarda olursanız ekolden bahsedilebilir. Bunun tohumları atıldı. Bu rüzgarı, heyecan dalgasını herkes arkasına alıp bir şeyler yapmalı. Küçük çocuklar yeni baştan o heyecanı duyuyorlar. Herkes hazır basketbola..."

Umut GÜNEŞ

www.superbahis.com


www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır