Win-Türkçe
ASCII

MUHTARIN İSYANI
Sedir Adası tüm çevresi ile birlikte "Birinci derecede SİT alanı" ve özel bir yasa ile koruma altında. Bu yörede değil inşaat yapmak çivi bile çakılamıyor. Bir turizm valisi olan Lütfü Yeğenoğlu ve ekibi bu konuda büyük bir kararlılık içinde. Asla taviz vermiyorlar. Turizm mevsimi dolayısıyla koşuşturup duran Muğla Valisi Yeğenoğlu, bir buçuk ay kadar önce Kaymakamlar, Belediye Başkanları ve bir kısım muhtarların katıldığı bir toplantı yaptı. Toplantıda Sedir Adası'nın bağlı bulunduğu Çamlı Köyü'nün muhtarı kürsüye fırlayarak konuşmaya başlayınca herkes neye uğradığını şaşırdı. Muhtar, "Beyler!" diye başladı söze ve devam etti:

"Bizim köylülerimiz evlerinin çatılarını onaramıyor.. Evlenecek çocuklarına ev yaptıramıyor. Bu yüzden çocuklarımızı everemiyoruz. Tapulu mülkümüze çivi çakamıyoruz. Çünkü SİT alanı içinde yaşıyoruz. Ama Kültür Bakanlığı Sedir Adası'nda "kaçak inşaat" yapıyor. Yani, devlet kendi yasalarını deliyor. Bu ne biçim iştir? Sizin haberiniz yok mu?"

RUHSAT YOK
Vali ve yanındakiler şaşkına dönmüştü. Hemen Sedir'e gidildi. Adada incelemeler yapan Vali Yeğenoğlu, söz konusu inşaatın müteahhidine ruhsat sordu. Ruhsat yoktu. İl Koruma Kurulu'ndan karar sordu. Yoktu. Önce inşaat durduruldu. Aradan epey bir zaman geçtikten sonra ilgili kuruldan bir karar getirildi.. Ama tek başına bu da yeterli değil... İl Bayındırlık Müdürlüğü'nden inşaat ruhsatı da alınması gerekiyor.

Aslında Kültür Bakanlığı'nın Sedir Adası'nda yaptığı düzenlemeler hiç de kötü değil... Geçen hafta Bakan İstemihan Talay, bizzat adaya gelerek basın mensuplarına yapılanları tek tek gösterdi. Bu tür yerlere eskiden "özel idareler" karışıyordu. Kültür Bakanlığı yeni bir kararla artık koruma altındaki antik yerlerde düzenlemeleri ve oraların işletilmesini kendi yetki sahası içine aldı.

Olayda iki boyut var. Birincisi Bakanlığın "Burası bizim yetki alanımızın içinde. İstediğimizi yaparız" anlayışıyla hareket etmesi. İkincisi de Sedir Adası gelirlerinin özel idare elinden alınması. Düşünebiliyor musunuz, her gün binlerce kişi bu adaya geliyor ve adam başına iki milyon lira bilet kesiliyor.

YETKİ BAKANLIKTA
Aslında ne Bakan İstemihan Talay, ne de Vali Lütfü Yeğenoğlu kavgacı karakterli kişiler. Her ikisi de iyi hizmet verme çabası içinde olan değerli devlet adamları... Ama birileri bu işi kaşıyor. Muğla için bulunmuş en iyi vali buradan uzaklaştırılmak isteniyor. DSP Muğla Milletvekili Tünay Dikmen Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'a giderek: "Bu valiyi buradan alın" diye dayatıyor. Şahsen, Kültür Bakanı İstemihan Talay'ın bizzat bu işle uğraştığını zannetmiyorum. Çünkü böyle ufak işlerle uğraşmayacak kadar olgun bir politikacıdır. Muğla Valisi de ağırlığı olan saygılı, dikkatli bir devlet görevlisidir.

Peki bu sorun nasıl çözülecek? Aklıma Kleopatra geliyor. Adada olanları duyabilseydi o ne yapardı dersiniz? En şuh haliyle tarafların karşısına çıkar, onları bir güzel yumuşatır, barıştırırdı herhalde... Bana öyle geliyor...

KLEOPATRA ADANIN SEMBOLÜ
Sedir Adası Kleopatra Adası olarak da anılıyor. Çünkü efsaneye göre güzel kraliçe bu adanın mavi sularında denize giriyor, altın kumlarında güneşleniyordu. Sedir Adası Gökova'da mavi tur yapanların ilk uğrak yerlerinden biri. Eski adı Kedreai olan ada, Rodos'a bağlı büyük bir Karya yerleşmesiydi. Milattan önce 1400'lerde Mikenaililer buraya yerleştı. Daha sonra Dor'lar bölgede bağımsız şehir devletlerini kurup içinde Kedreai, Knidos ve Halikarnassos'un da yer aldığı Heksapolisi, yani Altı Devlet Birliği'ni hayata geçirdiler. Adı Sedir (Katran) ağacı anlamına gelen Kedreai adası 1 km. uzunluğunda surlarla çevrili. Antik kentin kalıntıları arasında bulunan Apollon tapınağının üzerine sonradan bir kilise yapılmış. Tiyatrosu agorası ve yazıtları da dikkat çekici.

Necati ZİNCİRKIRAN