kapat
06.08.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

banner
Dünyadan
Spor

www.limasollu.com
Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

www.euronet-tr.com
Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 

Her aşk bir kurban ister


Kenan Işık, o etkileyici sesiyle aşk şiirleri okuyunca bütün kadınları kendine hayran bıraktı. İkinci 'Ahmet Altan vakası' olarak gördüğüm Işık'a aşkı sordum, anlattı: Ne zaman aşk krize girse, kurban ister. Biri terkeder, biri kalır
Her aşk bir kurban ister sonunda/gönüllü ya da gönülsüz/ve aşk.../bütün günahları temizler... Kenan Işık kendi adını taşıyan aşk şiirleri albümünün kapağına bu sözleri düşmüş. Albümün prodüktörü Zerrin Özer'den ise bir başka not: "Hepimizin hayatından koparılmış, bölük pörçük parçalardan oluşan bu aşk hikayesini herkes öğrensin, herkes dinlesin istedim..."

Şiirler Neruda'dan, Ümit Yaşar Oğuzcan'dan, Ahmet Arif'ten, Shakespeare'den, Karacaoğlan'dan...

Kenan Işık okumuş. İki şiirde kendisine sesi ile Zerrin Özer eşlik etmiş. Kenan Işık'a kadınlar bayılıyor zaten. Bir de o etkileyici ses tonu ile aşka dair şiirler okuyunca ve bu konuda epey içerikli açıklamalar yapınca 'yeni bir Ahmet Altan vakası ile mi karşı karşıyayız?' diye soruyorum. Ama o ne mahcubiyet, o ne utangaçlık... Çok zor konuşturdum Işık'ı... Kendini değil ama aşkı anlattırabildim...

SESİNİZ SİZİ ELE VERİR
*Etkileyici bir ses ve aşk şiirleri bu albümde birleşmiş. Sizin için 'etkileyici', 'karizmatik' tanımlamaları kullanılıyordu. Şimdi bir de 'romantik' yönünüz mü ortaya çıkıyor?

Bunca yıllık tiyatrocuyum, seslendirme yaparım ama şiir kasetini dinleyenler ilk kez sesimle ilgili beğenilerini dile getirmeye başladılar. Bu hazır olduğum bir durum değildi. Galiba bu konuşma ile bağlantılı bir şey. Konuşmanın bir içeriği vardır. İçiniz neyse sesinizin tonuna da yansır. Ses, duyguları ifade eden bir araçtır. Konuşursunuz, ifade edersiniz, kendinizi ele verirsiniz.

*Ama siz oyuncusunuz. Belki de sesinizle oynuyorsunuzdur?

Bence bunu herkes yapabilir. Örneğin bir yaşlı köylü konuştuğu zaman o dingin haliyle, yaşamın ona yüklediği pek çok deneyimle o kadar hoş bir ses çıkarır ki etkilenmemek mümkün değildir. Onun yaşamı algılayışı, sesine, duruşuna, elini kolunu kullanmasına yansımıştır, bu da sizi etkiler.

*Duygusal bir insan mısınız?

Ben kendimi ifade edemem. Terbiyem buna uygun değil. Kızarırım, bozarırım. Kendimle ilgili sorulara ne yazık ki yanıt veremeyeceğim.

*Hiç iddialı olmadığınızı söylüyorsunuz ama anlatılanlardan ortaya çıkıyor ki aslında her konuda çok iddialısınız...

Bence her insan yaptığı işin başarılı olmasını ister. Başarı iyi bir motivasyondur. Benim için en önemli şeydir. Hele sanatla ilgili bir şey yapıyorsanız bu daha da önemli. Çünkü insanı yenilemek ve değiştirmek gibi bir misyonu vardır sanatın. İnsan kendini bir konserden, bir filmden çıktığında değişmiş hissetmeli. Bu insanın ömrünü de uzatan bir şeydir. Benim için de bir işin layık olduğu sonucu alabilmek çok önemlidir. Bu anlamda başarıyı istiyorum. Yoksa hırslı ve iddialı değilim.

AŞK İFADE EDİLEMEZ
*Sizin için de şiir, insanın kendini ifade etmesi konusunda çok önemli bir araç mı?

Söz insanın kendini ifade etmesi için en önemli araç. Ama çoğu zaman sözcükler de yetersiz kalıyor. Çünkü insanın duyguları sınırsız. Gündelik hayatınızı belki 150-200 kelime ile geçiştirebilirsiniz ama biraz derinleştirip de hayatı sorgulamaya başladığınız zaman birdenbire durursunuz. İçinizde bir duygu vardır ama onu ifade edecek sözcükleri bulamazsınız. Aşk buna en güzel örnektir. Bugüne kadar aşkın çok çözümlenememiş olması da zannediyorum ki bundan kaynaklanıyor. Ani olan bir şeydir aşk ve hemen karşılığını bulmak ister. Ve bu karşılığı bulmaya çalışırken, ilkse ya da yaşınız gençse ifade etmekte zorlanırsınız.

ZERRİN ÖZER, KENAN IŞIK'I ANLATTI:
O, sanki bu zamana ait değil

Kenen Bey'i anlatmak için önce nefes almak gerekiyor. Çünkü ben Kenan Bey'in bu zamanın insanı olduğuna inanmıyorum. Onun yüreğini, dostluk anlayışını çok seviyorum. Kendisi her ne kadar ifade edemese de çok duygusal bir insan olduğunu biliyorum. Çok güzel vasıflara sahip. Bu zamanda, bu ortamda görmek isteyip de göremediğimiz ender insanlardan biri. Ama çok duygusal olduğunu söyleyebilirim.

*Şiirleri okurken o duygusallık yansıdı mı Kenan Işık'a?

Son derece başarılı bir insan. İşine ve başarıya aşık. Onun için önemli olan başarılı olabilmek. Çok hassas ve duygularını belli etmeyen bir insan. Ve çok zor beğenen bir insan. Bu kaset 11 ayda bitti, oysa birkaç ayda da bitebilirdi. Ama o içine sinene kadar çalıştı.

Aşkın içine artık ticaret girdi
*'Seni seviyorum' demek çok sıradan mı oldu artık?

Tabii. Çünkü bu sözcük günlük hayatımızda o kadar çok var ki; herkes telefonda birbirine 'aşkım, bir tanem' diyor. İnsan kendini ifade edecek başka kelime bulamıyor. Sevmek sözcüğü artık köreltilmiştir, gerçek anlamından kopmuştur. İşte bu noktada şiir cümlesine başvurursunuz.

*Anlattıklarınızdan kolay kolay 'seni seviyorum' lafını kullanmadığınızı anladım... Doğru mu?

Belki çok genç zamanlarımda söylemişimdir ama belki 20-25 yıldır bu sözcüğü kullanmaktan kaçınıyorum.

*Siz aşkı nasıl tarif ediyorsunuz?

Bakın aslında bu albümde bütün şiirler ayrılığı anlatıyor. Bu bilinçli bir şey değil. Gerçek olan şu ki aşk doğal haliyle yaşanırken pek şiire başvurulmuyor. Ne zaman ki aşk krize giriyor, kurban istiyor. Ve aşkta her zaman bir kurban vardır. Biri terk eder, biri kalır.

*Aşk bencillik midir?

Hayır... Her insanın kendine göredir aşk. Ama sonralarda aşka çekidüzen verildi. İnsanoğlu uygarlaştıkça aşkı bir çerçeve içine aldı. İşin içine ticaret girdi. Eskiden öyle değildi. Aşka bir sistem icat edildi. Aşka çeki düzen vermeye kalkışılınca da aşk bunun altında ezildi.

AŞKLAR ARTIK TEKDÜZE
*Günümüz aşkları çok mu tekdüze?

Evet çünkü özgürlüğü tehdit ediyor. Hayatı duygularınızın emrettiği doğrultuda yaşarsınız ama aşk bütün bu duyguları kapatır, örter. Çünkü o kadar yoğundur ki... Özgürlük duygusunu da kapatır. İnsan gönüllü bir biçimde sinmiş gibi durur. Sonra birdenbire bu durum aşkı kemirmeye başlar. Çünkü aşk kısıtlama getirir birdenbire. Toplumun kural ve kaide haline soktuğu her şey aslında aşka vurulan bir darbedir. Sonunda aşk söner, biter...

Şengül BALIKSIRTI

e-mail: sengulb@sabah.com.tr

www.sigortam.net

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır