Türkiye'de pek çok şeyi eleştirebilirsiniz.. Ama "Türkiye'de dini özgürlük yoktur.. Dini ibadet yapmak çok sıkı şekilde kısıtlanmıştır.. Hükümeti eleştirmek suçtur" diyemezsiniz..
Ama The New York Times gazetesinin muhabiri Douglas Frantz, böyle diyor.. Böyle deyince de, bize, çok ama çok büyük haksızlık ediyor..
Amerikalı gazeteci bunu yazınca ve bu haber gazetesinde çıkınca, okuyan Amerikalılar, Türkiye'de insanların dini ibadetlerini yerine getiremediğini, hükümeti eleştirmenin yasak olduğunu sanıyor..
Size Frantz'ın haberini özetleyelim:
"Amerikan vatandaşı olmuş Aydoğan Fuat isimli Kuzey Kıbrıs'lı bir Türk, kendisine Şeyh Abdül Kerim Fuat diyorlarmış, müritlerine yaptığı bir konuşma nedeniyle, önümüzdeki ay İzmir DGM'de yargılanacakmış. Bu zatın New York'ta birkaç yüz müridi de varmış. Peki ne demiş ki bu adam hakkında soruşturma açılmış? Devlet laiklik istiyor. Laiklik dinsizlik demektir. Ben burayı cennete çevirmek için geldim, demiş.."
Özetle, sonradan olma Amerikan vatandaşı, yani Amerikalı Şeyh, şeriat düzeni getirmek istiyor Türkiye'ye.. Adamın aklından zoru olabilir.. Peki nasıl yapacak bunu? Müridleri sayesinde..
Laiklik dinsizliktir, şeriat gelecek diyen bir adamı ne yapacaktık? Haklısın mı diyecektik hep beraber?
Sonra Amerikalı meslekdaşımız bu adamın yardımcısı olan Meryem Brawley ile de konuşmuş. Adam Amerikan vatandaşı, asistanı da öyle.. Sonra gelecekler Türkiye'ye ve laik düzeni yıkıp, yerine şeriat düzeni kurulması için propaganda yapacak, beyin yıkayacaklar.. Biz de seyredeceğiz öyle mi?
Ben de bundan böyle ABD'de verdiğim konferanslarda, bu ülkedeki düzenin yıkılıp, yerine dine dayalı bir devlet kurulmasını isteyeceğim.. Bunun için müridler bulacağım.. Düzen nasıl değişir? Silah zoruyla değişir.. O zaman benim müridlerim için, düzeni değiştirmek adına, her şey mübâh olacak.. Öyle mi? ABD'li yetkililer oturup beni seyredecekler öyle mi? ABD'de güvenlik güçlerinin tarikatlara neler yaptığını çok iyi biliyoruz..
Meslekdaşımız bununla da kalmamış, Türkiye'de hükümeti eleştirmenin yasa dışı olduğunu da yazmış... En hafif tabiri ile, yani el insaf derler insana..
Sonra yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye'de, dine baskıya örnek olarak da, kamuya açık yerler ve üniversitelerde türban yasağını yazmış..
New York'ta Dünya Ticaret Merkezi'nin bombalanması dün gibi aklımızda.. O örgütün başında da kendise İmam denilen bir adam vardı.. Amerikalı meslekdaşımız Frantz hatırlıyor mu acaba? O İmam da, müridlerine vaaz veriyordu.. Onları öyle ikna etmişti korkunç eyleme..
Türkiye, çok ciddi biçimde, şeriat tehdidinden geçmiş bir ülkedir.. Başta İran olmak üzere, oldukça uğraştırdılar bizi.. ABD'ye kimse kendi rejimini ihraç etmek istemedi. Ama., İran bize, kendi rejimini ihraç etmek için çok uğraştı.. Hâlâ da uğraşmaya devam ediyor..
Bu gerçekleri bilirsek, yazılarımızı doğru yazarız.. Türkiye'deki yasaların değişmesi gerektiğini söylemek başka, ama böylesine karalamak bambaşka bir iş..
Şuraya bakın.. Laik hükümeti eleştirmek bile ülkemizde suçmuş..
Ne diyelim.. Bizim Washington büyükelçiliği umarız gazeteye bir düzeltme gönderir..
Magazin
