Win-Türkçe
ASCII

SÜT DİŞİNİ ATTIYSA!..
... Çocuk terbiyesi ile ilgili olarak Hz. Peygamber (SAV)'in verdiği mühim talimatlardan birisi de, namazın emredilmesiyle ilgilidir. Sebret b. Ma'bed (RA) anlatıyor: Hz. Peygamber (SAV) buyurdular ki; Yedi yaşına geldi mi çocuğa namazı emredin, on yaşına geldi mi kılmadığı takdirde dövün.

Talü, yazısında "diğer bir rivayet"e göre de, Peygamber'in "Çocuk sağını solundan ayırmasını bildi mi ona namazı emredin" buyurduğunu ifade ediyor. Bu hitabın "baba, dede, vasi veya hakim tarafından tayin edilen kayyum" gibi velilere olduğunu söyleyen Talü, "namaza başlama yaşını belirlemenin zor olduğunu, zira her çocukta bunun değişebileceğini, bazılarının 4-5 yaşlarında bile temyize ulaşabilirken, diğer bir kısmının 7-8 yaşlarında bile temyize ulaşamayacağını" kaydediyor ve "temyize ulaşma yaşı" için şu tarifi yapıyor: 20'ye kadar sayma, namazı anlama, süt dişlerini atma (dişeme)...

KAN ÇIKANA KADAR!
Talü, dünkü köşesinde ise "Dini eğitime başlama yaşı (2)" başlıklı yazısında, bu kez ileri gidiyor ve "Namazı zorla kıldırma yaşı: On yaşıdır. Hadiste: Yedi yaşında namazı emredin, on yaşında namaz için dövün buyurulmuştur" diyor. 7 yaşındaki çocuğun "tatlılıkla alıştırılmasını, dövülmemesini" tavsiye ediyor, ama çocuk 10 yaşına geldiyse "icabında dövülür" diyor ve Hadis'e dayanarak, şunları söylüyor: 'On yaşına geldiğinde namaz kılmazsa dövünüz' sözü, büluğa erdikten sonra, bile bile namazı geçirenin cezasının ağırlığına delildir. Binaenaleyh baliğ olmayan çocuk, namazı geçirdiğinde dayağa müstehak olunca, büluğdan sonra çarptırılacağı cezanın daha şiddetli olması gereği açıktır. Bu sebeple: Büluğdan sonra namazı geçiren kimse, büluğdan evvel geçiren kimseden daha şiddetli olarak kan çıkıncaya kadar dövülür ve hapsedilir.

Hoca Milli Gazete Geceleri'nde
Milli Görüş'ün lideri Erbakan, beşinci partinin kuruluşunu yönlendirirken, siyasi yasağını kendi görüşlerini yansıtan Milli Gazete aracılığıyla deliyor. Erbakan, mesajlarını, zaman zaman bu gazetenin birinci sayfasından yayınlatıyor. Çerçeve içine alınan ve imzasız yazıların Erbakan'ın sözü olduğu, yazının altındaki üç yıldız işaretinden anlaşılıyor. Erbakan, bir süredir ise 29'uncu yılını kutlayan Milli Gazete'nin satışını artırmak için Türkiye çapında düzenlenen Milli Gazete gecelerine katılıyor. Erbakan, bu toplantılarda siyasi mesajlar verirken, herkese "Milli Gazete al ve oku" emri veriyor.

Uydurma hadis, cahil yorum
Milli Gazete yazarının tavrı, "çocukları dinden uzaklaştıracak uydurmalar" şeklinde değerlendirildi.

DAYAKLA NAMAZ OLMAZ
İslam dini gibi sevgiyi ön planda tutan bir dinde, ibadetle dayak yan yana gelemez. Dayak, beraberinde şiddeti içerdiği için İslam'dan onay almaz. Çocuğa küçük yaşlardan itibaren namaz kılmayı öğretmek, İslam'ı anlatmak anne ve babanın görevleri arasındadır. Ancak bu öğreti dayakla birlikte olamaz. Korkutma ve tehditle başarı elde etmek mümkün değildir. Bu hayatın her alanında olduğu gibi din için de geçerlidir. (Din İşleri Yüksek Kurulu)

UYDURMA BİR HADİS
Bunlar hurafeleri çocukların yüreklerine ve beyinlerine sokarak sürekli tekrarlıyorlar. Böylece hem insana, hem de İslam dinine zarar veriyorlar. Yazıda verilen isimler, Peygamber'den 250 yıl sonra nasıl olduğu gibi aktarabilirler? Ortada onbinlerce uydurma hadis var, bu da bunlardan biridir. Çocuk, dayakla eğitimden uzaklaşır. Eğer bu din adına yapılırsa, dine karşı alerji duyacak ve soğuk davranacaktır. Bu tür gazetelerde böyle yazılar hep çıkıyor. Diyanet'in yazılar yazması gerekir. (Prof. Zekeriya Beyaz / Marmara İlahiyat Dekanı)

PEYGAMBER BUNU DEMEZ
Eğer nakledilen hadis doğruysa, yanlış yorumluyorlar. İslam'da dayak yoktur. Alim geçinen bazı insanlar anlamadan, bilmeden dini yorum yapıyorlar. Peygamberimizin 'çocuğunuzu dövün' diye bir hadis söylemesi mümkün değil. Dini konuları lütfen uzmanlarına bıraksınlar. (Prof. Bayraktar Bayraklı /Marmara İlahiyat öğretim üyesi)

TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAZ
İslam'da bırakın şiddeti, birini incitmek, rahatsız etmek, hatta arkasından çekiştirmek bile dinin temel amaçlarına ters düşer. Durum böyleyken, insanın kendi çocuğuna din eğitimi açısından şiddetle yaklaşmasından asla bahsedilemez. İslam'da her şey kişinin özel ilgisine bırakılmıştır. Din seçme ve dinin emirlerini yaşama özgürlüğü, aklı baki her bireyin kişisel tercihi olmalıdır. Çocuğu dövmek, psikolojik ve pedagojik açıdan telafisi mümkün olmayan yaralara yol açar. İslam bazı suçlara ceza önerir ama, din eğitiminde dayağı emretmez. (Doç. Hasan Elik /Marmara İlahiyat öğretim üyesi)

EMİR BİLE DEĞİLDİR
HZ. Muhammed, insanlığın tanık olduğu en büyük rehber ve eğitimcidir. Buna rağmen, hadis alimlerinin uydurma olduğunu ifade ettikleri bir iki habere dayanarak, Hz. Peygamber'in çocukların dövülmesini emrettiğini söylemek, Kuran'ı anlamamaktır. "Ehline namazı emret" cümlesindeki 'emr' kökü bütün Sami dillerde söylemek anlamına gelir. (Prof. Salih Akdemir / Ankara İlahiyat öğretim üyesi)