kapat
23.04.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

Kangurum

Dünyadan
Spor

Limasollu

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

Finansbank

 

İstekler 20 katrilyonu aştı


Kemal Derviş reel sektöre seslenerek, "Kârınızı devlette değil, piyasada arayın" dedi ve ekledi: "Sektörlerin benden istediği kaynak 20 katrilyon lirayı aştı. Böyle bir para yok"
Devlet Bakanı Kemal Derviş, reel sektörün, kârını devletin parasal gücünde değil piyasada araması gerektiğini belirterek, "Programa destek verip rekabetçi olmaya çalışın. Bütün sektörlerin kaynak isteği var. Arkadaşlarımla bir hesap yapalım dedik, 20 katrilyonu aşan ek istek var. Devletten ek kaynak istemeyin, şu anda yok" dedi.

Antalya Kemer'de düzenlenen "Ulusal İstikrar Programı ve 2000'li Yıllarda Tekstilde Dış Rekabet" konulu seminerde konuşan Derviş, şunları söyledi:

"Programın temelini oluşturan 3 temel boyuttan birincisi, devlet giderlerinin azaltılmasıdır. Devletin giderlerinde geçen yıla kıyasla yüzde 9 bir küçülmeyi hedefliyoruz. Programın ilk dayanağı budur. Bunu mutlaka yapmamız lazım. Kamu dengesini çok daha güçlü bir hale getirmemiz lazım. Vergi konusunda da bazı ayarlamalar yapılacak ama yeni büyük bir vergi, külfet getiren bir vergi düşünmüyoruz. Çünkü, büyük vergiler, servete yönelik vergilerle, güveni tesis etmek ve sermaye çekmek zor " dedi.

DIŞ DESTEKTE SON AŞAMA
Programın 2. dayanağının da borçlanmada dikkatli davranmak olduğunu anlatan Derviş, pahalı borçlanmamak için gereken gayretin gösterileceğini söyledi. Derviş, "Dış destek aramamızın nedeni, borçlanma sürecinde en uygun şekilde finansman bulmaktır. IMF, Dünya Bankası ve resmi kaynaklardan aldığımız borç, piyasalardan aldığımız borca kıyasla hem çok daha uzunvadeli, hem de çok daha düşük maliyetlidir. Onun için mutlaka dış desteği arıyoruz. Söz veremeyeceğim, kesin bir şey söyleyemeyeceğim ama son aşamasına geldik. Önemli ölçüde dış destek bulacağız.

GİZLİ BORÇLANMAYA SON
Programın 3. boyutunu da, "Gizli borçlanmaya son vermek"diye açıklayan Derviş, geçmişte oluşan borçların sanki yokmuş gibi göründüğünü anlattı. Kamu bankaları yoluyla gizli borçlanmaya devam edildiğini belirtti. 13 Mart'ta yemin ederek göreve başladığını ve o günlerde Hazine'nin önemli bir borçlanma gereği bulunduğunu hatırlatan Derviş, şöyle devam etti:

"Hazine, Şubat'ta hiç borçlanamamıştı. 21 Mart'ta ihale oldu. 3 katrilyon liraya ihtiyaç vardı, 6-7 katrilyonluk talep geldi. Sadece 3 katrilyonunu kullandık. Bu borçlanmanın maliyeti bileşik faizle yıllık yüzde 193'tü. Geçen haftaki ihalede faiz yüzde 118'e indi. Sanıyorum ki bu piyasalardan programa güvenin yansımasıdır." Derviş, bu oranın da çok yüksek olduğunu belirterek, "En önemli hedefimiz, reel faizi bu yıl yüzde 30'a gelecek yıl da yüzde 15'e indirmek. Yüzde 15'e indirdiğimizde biraz nefes alabileceğiz" dedi.

Siyaset ile ekonomi birbirinden ayrılmalı
Devlet Bakanı Derviş, Türkiye'de siyaset ile ekonominin birbirine çok girdiğini belirterek, "Bunları mutlaka birbirinden ayırmalıyız" dedi. Ulusal İstikrar, programının bir ekonomi programı olması yanında, aynı zamanda yeniden yapılanma programı olduğunu da vurgulayan Derviş, yeniden yapılanma sürecinin temelinin, siyaset ile ekonominin birbirinden ayrılmasını sağlamak olduğunu söyledi. Derviş, şunları şöyle devam etti: "Siyaset ile ekonomi birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye'de de birbirine çok girmiş. Bundan hem siyaset, hem de ekonomi zarar görüyor. Siyasetin ekonomiyi kullanma süreci durmalıdır. "

Derviş, 5.5 saat dert dinledi
SorunlarInI Antalya'da Derviş'e iletme şansı bulan tekstil sanayicileri ne kadar ikna oldu bilinmez ama, kesin olan bir şey var ki kürsü, hem siyasiler, hem işadamları hem de sendikacılar için bir 'serbest kürsü'ye dönüştü. Bir kere Kemal Derviş, saat 09.30'dan 15.00'e kadar konuşmaları dinledi. Hatta bu arada yemek saatinin gelmesine de aldırış edilmedi, yemek yerine kurabiyelerle açlık yatıştırıldı.

Derviş sanayicilere programın detaylarını verirken üstüne basa basa "sihirli değnek yok, mucize beklemeyin" dedi. Tabii Ağustos'tan itibaren ülkenin büyüme trendine gireceğini de konuşmasının sonuna doğru dile getirdi. Ancak bunun da, öldürücü sorunları olduğunu her fırsatta dile getiren tekstil sektörünü pek mutlu etmediği açıktı. Bakan Yaşar Okuyan ve Mehmet Keçeciler ile birlikte önce sanayicileri, ardından da üç büyük sendika başkanını dinleyen Derviş'in, konuşması en çok beğeni toplayan Türk-İş Başkanı Meral'in özellikle bazı cümlelerini coşkuyla alkışlaması da dikkat çekti.

Meydanlarda görüşürüz
İşçi ücretleri konusunda Derviş ile uzlaşamayan Türk-İş Başkanı Meral, "Sadakaya ihtiyacımız yok. Meydanlarda görüşürüz" dedi

Antalya'da düzenlenen toplantı öncesinde Kemal Derviş ile görüşen Türk-İş Başkanı Bayram Meral, toplantıda yaptığı konuşmada bu görüşmeye atıfta bulundu. Meral, "Dün akşam Sayın Derviş ile görüşürken yanımıza genç bir işveren yanaştı ve dedi ki, 'Programınızı çok beğeniyorum, sizi tebrik ederim.' 'Neden' diye sordu bakan, o da dedi ki "İşçi memur bağırıyordu, şimdi biz de bağırıyoruz" diyerek esprili bir giriş yaptı.

Meral, "Sorunların borç alıp verilerek çözülmeyeceği ortada, ancak yeni programın sosyal yönü yok. Üretime yönelik bir program değil. Bu kriz birilerini zengin etti, yatırım yapan battı. Onlarla birlikte işçi de battı" dedi.

Bayram Meral'in birkaç cümlesi vardı ki salonda manidar tebessümlere yol açtı. Örneğin Meral "Gelen vurdu giden vurdu, şimdi sıra size geldi" dedi. Meral'in siyasilerle halkın birbirinden koptuğundan yakınarak "Selçuklu Kalesi gibi surlarla çevrili lojmanlarda oturuyorsunuz. Halk meclise de gelemez. Kimin kapısı açık? Sendikacıların. Akşama kadar anamız ağlıyor" demesi salonu kahkahaya boğdu.

Tekstilciler özetle Derviş'in kendilerini biraz rahatlatmasını, sektöre kaynak ayırmasını istedi. Ancak Derviş programı ayrıntılı anlatarak "Bu şu anda mümkün değil" dedi.

Toplantı sonrasında bakanlarla toplu sözleşme görüşmeleri yapan Meral, çıkışta yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"2001 yılı için sıfır zam öneriyorlarHükümet ilk altı ay için yüzde 18, ikinci altı ay için eşel mobile geçilmesini istiyor. Ama para 2002'de verilecek. Bizim sadakaya ihtiyacımız yok, meydanlarda görüşürüz."

Uslu: Bizi kurtarma ihtimalini sevdim
ToplantIdakİ Hak-İş Başkanı Salim Uslu da ilginç bir konuşma yaptı. Uslu'nun, konuşmasını tamamlarken Yılmaz Erdoğan'ın şiirinden "Ben senin beni sevme ihtimalini sevdim" dizelerini hatırlatarak "Ben de bu programın bizi kurtarma ihtimalini seviyorum" demesi salondakileri gülümsetti.

Okuyan: Bu kadarı Clinton'da yok
ÇalIŞma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın, SSK prim artışının yüzde 48.8'den yüzde 40'a düşürülmesini düzenleyen bir kararname hazırlandığını ve kararnamenin şu anda Bakanlar Kurulu'nda imzada olduğunu bildirmesi de sanayicilere "biraz rahatlayın" mesajı gibiydi. Ama Okuyan'ın konuşmasında en çok ilgi çeken, milletvekillerinin dokunulmazlıklarına ilişkin görüşleriydi. Okuyan, "ABD Başkanı Bush'da, Clinton'da bile olmayan dokunulmazlık bana fazla geliyor" dedi.

Narin: Derviş de Mevlana da yanında
Devlet Bakanı Derviş ile Halit Narin, seminer öncesinde esprili bir sohbete daldılar. Narin, "Önce iş sonra kur" derken, Derviş "Kur iş yaratabilir" yorumunu yaptı. Derviş, Türkiye'nin döviz kuru nedeniyle turizm ve tekstilde daha kolay rekabet edebilir duruma geçeceğini belirtti.

Halin Narin ise, Derviş'in bu sözünü, ''Biz daha orada değiliz ki Sayın Derviş, biz iş peşindeyiz. Kur peşinde değiliz' diye yanıtladı. Derviş'in "Sayın Keçeciler'le kesin birlikteyiz. Bakanlar Kurulu'nda da yanyana oturuyoruz" sözü üzerine Narin, "Öyle mi? (Keçeciler'i kastederek) Mevlana'ya sırtını dayamıştı, sırtı yere gelmez. Bir yanda Derviş var, bir yanda Mevlana var" dedi. Derviş'in "21 Mart'ta biliyorsunuz, Hazine ihalesi yüzde 193'tü. Şimdi yüzde 119. Yine yüksek ama düşüş var" sözleri üzerine de Narin, "Bankalara (Hazine bonosu satmayacağım) desen, yüzde 30'lara nasıl düşüyor. Devlet halka satsın. Bankaları aradan çıkarın" dedi. Derviş de "Bu konuyu kolaylaştıracağız. Halkın doğrudan piyasaya girmesinde büyük yarar var" dedi.

ŞELALE KADAK Erol AKKIR-Ömer MAZİ

 
Gündemi en çok nereden takip ediyorsunuz?

İnternet Haber Portalları
Günlük Gazete
Televizyon
Radyo

 

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır