kapat

20.03.2001
Anasayfa
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Limasollu
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Türkiye'yi kim batırdı ?
Financial Times gazetesinin "Okur Mektupları" sayfasında son günlerde sıcak bir atışma yaşanıyor.

Konu Türkiye'deki ekonomik kriz... Önce Ercan Kumcu gazeteye gönderdiği yazıda krizin faturasını IMF'ye çıkardı. Sonra Mahfi Eğilmez, Kumcu'ya destek döşenip, IMF politikalarına yüklendi. IMF Avrupa Bölüm Başkanı Michael Deppler'in yanıtı gecikmedi: Hata hükümete aittir. Son noktayı ise John Peta adlı bir yatırımcı koydu: Türkiye kendi kendini batırdı!


İLK MEKTUP EKONOMİST ERCAN KUMCU'DAN:

IMF panik yarattı ekonomimiz çöktü
KUMCU'NUN 13 Mart tarihli mektubu: "IMF 1999 sonunda Türkiye için anti enflasyonist bir istikrar programı hazırladı. Bugün bu program IMF'nin alışılmadık piyasa hareketlerini yanlış değerlendirerek, panik reaksiyonlar göstermesi sonucunda çökmüş durumda. IMF, Güney Doğu Asya ve Latin Amerika'daki bazı piyasa hareketlerini Türkiye ile karşılaştırarak işleri karıştırdı.

Doğru, Şubat krizini Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasındaki tartışma tetikledi. Ancak, IMF bu olaydan sonra da piyasa hareketlerini yine yanlış değerlendirdi. ABD'deki tatil nedeniyle bankacılık sisteminin ertesi gün valörlü 7.5 milyar dolarlık döviz talebini yine TL'ye karşı atak olarak niteledi. Merkez Bankası yine piyasaya likidite vermedi. TL bulamayan bankalar da dövzlerin büyük bölümünü geri satmak zorunda kaldılar. Bu hareketle Merkez bankası rezervlerini korudu, ama ödemeler sistemi çöktü. Hemen ardından hükümet, döviz kurlarını dalgalanmaya bıraktı. TL yüzde 30 devalüe oldu ve program çöktü. Oysa 3-5 milyar dolarlık döviz kaybına razı olunsaydı sorun çözülürdü.

IMF her iki krizde de panikledi. Türk finans piyasalarındaki sert dalgalanmaları yumuşatacak formüller üzerinde çalışmak yerine, döviz rezervlerindeki kayıplardan çekindi. Bunu yaparak, ileride Türkiye'yle sağlamak zorunda kalacağı nakit desteğini azaltmayı amaçladı."

MAHFİ EĞİLMEZ ARKADAŞINI YALNIZ BIRAKMADI

Ercan haklı, IMF yanlış teşhis koydu
MAHFİ Eğilmez'in 15 Mart'ta gönderdiği yazısı: "Ercan Kumcu'nun yazısına tamamen katılmakla birlikte, bazı önemli noktalar eklemek istiyorum. Eylül 2000 sonuna doğru IMF ve Dünya Bankası Türk bankacılık sektörüne hızlı bir değişim geçirmesi için yoğun baskıda bulundu. Ancak sektörle ilgili ayrıntılı bilgisi yoktu. Bunun sonucu olarak bankalar krize girdi ve karşılıklı olarak kredileri kesti. Ciddi likidite sorunları yaşandı. IMF bu durumu "döviz atağı" olarak yorumladı ve Merkez Bankası'na piyasaya TL sürülmemesi tavsiyesinde bulundu. IMF'in koyduğu "currency attack" teşhisi tamamen yanlıştı. Kumcu'nun belirttiği gibi IMF'in yazdığı reçete tedavi için yeterli olmadı. Yanlış teşhisin bedeli faizin fırlamasıyla sonuçlandı. IMF teşhis hatasını Şubat ayında tekrarladı. Krizin patlak vermesinin ardından çözüm olarak döviz sepeti uygulamasından dalgalı kura geçilmesini önerdi bunun sonucunu devalüasyon oldu. Bugün itibarıyla Türkiye milli gelirinin yüzde 20'sini IMF'nin hataları yüzünden kaybetti."

IMF ŞEFİ MICHAEL DEPPLER İTİRAZ ETTİ:

Suçluyu içerde arayın
"Kumcu'uuu teşhislerine katılmıyorum. Kasım krizinin en önemli nedenleri cari işlemler açığı ve siyasi yorgunluk belirtileridir. Bu iki neden, bazı siyasi endişelerle birleşince geçen sonbaharda piyasalar tedirginleşti ve faizler yükseldi. Bazı bankalar krize çok yüksek faiz riskiyle yakalandılar. Burada yapılması gereken, tüm bankacılık sistemi yerine sadece sorunlu bankalara likidite (TL) enjekte edilmesiydi. Kumcu'nun "biraz döviz rezervi kaybetmeye dayanan formülü" büyük rezerv kayıplarına neden olabilirdi. Çünkü, güçlü bankalar ellerine geçen TL'yle döviz alımı yapacaklardı. Kasım sonrasında uygulanan önlemler yerindeydi.

Ne yazık ki, 19 Şubat'taki siyasi kriz, Kasım'daki problemlerin daha yaygın olarak yeniden yaşanmasına yol açtı. IMF, bu noktada dövizin dalgalanmaya bırakılmasını tavsiye etti. Çünkü, sisteme güven sarsılmıştı.

Kumcu'nun görüşlerinin tersine IMF gelişmeler karşısında paniklemedi; hiçbir dayatmada bulunmadı.

VE SON MEKTUP YATIRIMCI JOHN PETA'dan:

Kendiniz battınız!
"IMF'nin Türkiye'de uyguladığı program, Sayın Kumcu belirttiği gibi, Fon'un hatası sonucu başarısız olmamıştır. Program titizlikle hazırlanmış olmasına karşın hükümet temel unsurları uygulama konusunda yeterli olamadı. Özelleştirme alanında işe iyi başlandı ancak sonu bir türlü getirilemedi."


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır