kapat

01.03.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Kurban Bayramı
A. SAVAŞ AKAT(aakat@sabah.com.tr )


Ekonomi yönetimi

Ekonomide yaşanan depremin artçıları devam ediyor. Kur çapasının terkedilmesi enflasyonla mücadele programı açısından büyük bir darbe oldu. Doğallıkla iş orada durmadı.

Hemen ardından, başından beri programı destekleyen ve başarısı için didinen iki bürokrat görevlerinden ayrıldı. Buna karşılık hükümet medyanın baskısına direnme bahanesi ile kabine değişikliğine gitmedi.

Geçmişte Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ve Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp'i çeşitli nedenlerle eleştirdiğimiz oldu. Bazen uyguladıkları politikalara ters düştük.

Ancak, bu zor dönemde fevkalade önemli sorumluluklar yüklenen bu iki arkadaşımızın görevlerini bırakmaları bizi çok üzdü. Geçtiğimiz dönemde sağlanan olumlu sonuçların hepsinin altında imzaları olduğunu düşünüyoruz.

Daha da önemlisi, geçen hafta başında kopan fırtınada hiç taksiratları yoktur. Türkiye'yi bu noktaya siyasi hatalar getirdi. Para ya da maliye politikasında yapılan teknik hatalar getirmedi. Bunu lütfen unutmayalım.

Kendi hisabıma, Erçel ve Demiralp'e teşekkür etmek istiyorum. Herşeye rağmen çok önemli işler yaptılar. Bu kötü günler geçecek. Türkiye enflasyon belasından kurtulacak. Gerçekleştirdikleri o zaman çok daha iyi anlaşılacak.

Zaafiyet nerede
Bir hususun çok iyi bilinmesi gerekiyor. Ekonomi yönetimi dar anlamı ile iktisat tekniklerden ibaret değildir. Teknikler anonimdir. Formülleri herkes öğrenebilir. Ama formüller iyi yönetimi sağlamaya yetmez.

Çünkü neticede iktisat politikasını insanlar yapar. Evet. Piyasalar ve toplum formüllere ya da tekniklere güvenmez. Güvenemez. İnsanlara güvenir. Ya da güvenmez.

O bakıma, iktisat politikası sorumlularının piyasalarla ve ekonomik aktörlerle kurduğu diyalog daima ve her yerde kullanılan teknik aletlerden çok daha önemlidir.

Neredeyse sihirbaz muamelesi yapılan Greenspan'i örnek gösterebiliriz. Başarısında, neyi neden ve nasıl yaptığını sürekli anlatarak ekonomik aktörleri ikna etmesinin payı büyüktür.

Programın en başından beri, Ecevit hükümetinin en ciddi zafiyeti bu olmuştur. Ben ve başka iktisatçılar defalarca hükümeti uyardık. Ekonomiyi gereği gibi temsil edecek bir kişiye acil ihtiyaç duyulduğunu belirttik.

Maalesef hiç bir şey yapılmadı. Erçel sadece para politikasını savunabiliyordu. Demiralp sadece Hazine'nin programlarını açıklayabiliyordu. Ekonominin geri kalanı için ortada vahim bir sessizlik, daha da fenası çelişkili bir çokseslilik vardı.

Türkiye'yi önce Kasım krizine, oradan 19 Şubat'a taşıyan sürece, iktisat politikalarının hem koordinasyonunu hem de sahipliğini taşıyabilecek güçlü bir kişiliğin mevcut olmamasının küçümsenmeyecek etkisi oldu.

Kemal Derviş
Başbakan Ecevit'in iki gün önce Dünya Bankası Başkan Yardımcısı ve sevgili dostum Kemal Derviş'in göreve davet edildiğini açıklamasına bu nedenlerle çok sevindim.

Kemal bugün Ankara'da Başbakan'la görüşecek. Sonucun ne olacağını bilmiyorum. Ancak, bizzat bu teklifin yapılmış olmasını bile hükümetin durumun ciddiyetini kavradığının bir işareti olarak tefsir edebiliriz.

Derviş'in ekonomi yönetiminde görev almayı kabul etmesi hem Türkiye hem de hükümet için büyük bir fırsattır. Siyasetin bu fırsatı küçük hesaplarla kaçırmamasını temenni ediyorum.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır